Melih ALTINOK
Gizlice kaydedilmiş görüntülere ve ses kayıtlarına ilkesel olarak mesafeli durmaya, üzerlerinde konuşmamaya, yazmamaya çalışıyorum.
Ancak dün Abdullah Öcalan’ın 1999 yılındaki sorgusuna ait olduğu iddia edilen bir görüntünün yayınlanmasıyla, artık bu ilkesel tavırda ısrar edip suskun kalmanın Çözüm Süreci’nin selameti açısından sürdürülemeyecek bir tavır olduğunu düşünüyorum.
O halde başlayalım. Hatırlayacaksınız bundan bir hafta kadar önce internete 'Çözüm Süreci’yle alakalı bir ses kaydı daha düşmüştü. Bu ses kaydında, Cemaatin etkin isimlerinden olduğu iddia edilen bir kişi “ulusalcı” gazetelerden birine “Çözüm Süreci’nin bitmesi ve PKK’nın yeniden silaha sarılması gerektiğini” söylüyordu.
Bunun için izlenecek yol haritası da netti: Kürt siyasal hareketi içinde, çözüm sürecini destekleyen Öcalan’a karşı unsurlar desteklenecek ve bir kongre tertiplenecekti. Bu kongreyle birlikte Öcalan saf dışı bırakılacak, artık tekrar silahlı ve çatışmalı bir döneme girilecek ve “nihayet” Barzani’nin ardından Erdoğan da bertaraf edilecekti.
Korkunç!
Bu gözü dönmüşlerin, karşı tarafta çözümü destekleyen en güçlü irade olan Öcalan’ın Kürt halkı nezdindeki güvenirliliği sarsma çağrısına, dün müttefikleri ulusalcılardan bir ses kaydıyla daha destek geldi.
İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey, Abdullah Öcalan'ın 1999 yılında, Ergenekon davası sanığı Emekli Albay Hasan Atilla Uğur tarafından yapılan sorgusuna ait olduğu iddia edilen görüntüleri açıkladı. Özbey bu görüntülerin ardından "Açılım kapanmıştır, çözüm Türk milletinin eline geçmiştir" dedi.
Mesaj net. Beş benzemezle çözüme ve barışa karşı ittifak kuranlar diyor ki:
“Ey Kürtler, bugün barışı destekleyen Öcalan’a güvenmeyin sizi satıyor! Ey muhafazakârlar, Türkler, Erdoğan’a güvenmeyin Öcalan’la iş tutuyor!”
Çünkü Cumhuriyet tarihi boyunca çoğunluk oldukları halde “çevrede” tutulan reayalar, Kürtler ve muhafazakârlar, Yeni Türkiye’nin yolunu döşeyen barışı inşa ediyor. Ve bu yeni durum, merkeze çöreklenmişlerin, ilişiklerinin ve eski vesayetin yerine talip olanların en büyük kâbusu!
“İşte bunlar hep rastlantı” diyenler söz konusu ilginç ortak kümeye şunları da ekleyebilirler.
Aynı günlerde, Yeni Taraf gazetesinde Selahattin Demirtaş’ın “Süreç Erdoğansız da yürür” şeklindeki talihsiz açıklamalarının “olabildiğince” büyütülmesinin amacı nedir?
Hasan Cemal’in, “Öcalan, Erdoğan ile kendi geleceği ve Kürt hakları ile ilgili uzlaşmaya varıp Türkleri demokrasi konusunda satışa getirebilir mi” diye sorması da tesadüf müdür?
Peki ya, egemen Kürt siyasal hareketinin kompleksli aktörlerini âdeta “esir alan” Nuray Mert’in, bir yılını aşan Çözüm Süreci’nin başarısına ve Öcalan’ın açıklamalarına rağmen, “hükümetin Kürtleri, demokratikleşmeyi ve çözüm sürecini rehin aldığı” tespitini yapması? Ya da Zaman yazarı İhsan Dağı’nın Mert’e aksi seda yazısında “Kürtleri çözüm sürecinin aktörlerine karşı isyana” çağırmasına ne buyurulur?
İktidar karşıtlığını, bir yılı aşkın süredir kazasız belasız devam eden ve tek bir canımızı yitirmememizi sağlayan Çözüm Süreci’ni sabote etmeye kadar vardırmak nasıl bir düşmanlıktır?
Barış umutlarının arttığı bir dönemde, 2009’da, PKK Reşadiye’deki o manidar saldırıyı yapınca eski Taraf’a attığımız şu manşetteki boşluğa, Çözüm Süreci’ne sinsice saldıranların adlarını rahatlıkla yazabiliriz sanırım:
“… İki halkın da düşmanı!”
Ama gözden kaçırdıkları bir şey var. Çözüm Süreci’nin arkasına iradesini koymuş aktörleri, bağlamından koparttığınız ses kayıtlarıyla gerçeği eğip bükerek tabanlarında itibarsızlaştıramazsınız.
Manipülasyonlarınızda başarılı olsanız bile, Barış Süreci bitmez. Çünkü her ne kadar bu aktörlerin haklarını teslim ediyor olsalar da ne Kürtler ne de Türkler barışı başkaları için değil “kendileri” için istiyorlar. Tıpkı barış düşmanlarının, savaşı halkların çıkarı için değil, “kendileri” için istediği gibi.
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019