Ömer Ahmet ÖZEREN
1976 Haziranında 17 yaşımda Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu BURÇELİK Fabrikası’nda bir yakınım aracılığı ile işe alındım. Meslek lisesi elektrik bölümü mezunu olmam dolayısıyla fabrikanın bakım bölümü elemanıydım artık. Çalışma yaşamımın bu ilk gününde tarafıma verilen çelik burunlu ayakkabıları burun bükerek giymemiş yerine çok havalı bulduğum Adidas ayakkabılarım ile dökümhaneye adım atmıştım. Ki; adım “sorunların efendisi” tanımıyla anılmaya adaydı ve ilk 1. saatte ayağıma batan metal çubuk nedeniyle tetanozdaydım zaten.
“Zaman ne kadar çabuk geçiyor” denir ya, evet. Sanırım yaklaşık altı ay çalıştığım bu işyerinde yıllar boyu çalışanlara taş çıkartacak deneyim(!) elde ettim.
İşte bir bölümü…
Üçlü vardiya elemanı olmuştum bile. Bana güvenip de -yalnız ve deneyimsiz- gece vardiyasına sorumlu bakımcı olarak bırakmaları gurur veriyordu tabii. Ya bu gurur fazlaydı, ya da cesaretim.
Mesela kontrol kalemi sorunumuz vardı. Ambar sorumlusu fazla kontrol kalemi kullandığımıza hükmettiği için ihtiyacımız olduğunda tekrar vermezdi. Yine bir vardiya gecesi taşlama motoru arızalanmıştı ve ben sorumlu bakımcı olarak sorunu çözerek üretimin devamını sağlamalıydım ama kontrol kalemim yoktu tabii. Yeni mezun olmanın avantajlarını kullanmaya karar vererek bize okulda zor durumlar için öğretilen sıcak bilgileri uygulamalıydım. Sol elimi cebime sıkıca soktum, -ayağımda kauçuk ayakkabılar var- sağ elimle trifaze prizin tek tek fazlarını kontrol ettim sırayla. İlk prizde üç faz da sağlam çıktı. Her titreyişim sigortanın sağlam olduğu anlamına geliyordu. İkinci prizde bir faz beni titretmemişti, sorunu bulmuştum, demek ki sigortanın biri atıktı. (O zamanlar buşon tip sigortalar vardı.) Derhal gidererek üretimin devamını sağlamanın mutluğunu yaşamıştım.
Bu işletmede iki ustam vardı, Şaban ve Nezih isimlerinde. Bakım Müdürü’müz de Turan BİLİKTÜ idi.- ATOM TİCARET’in de sahibi. (Yıllar sonra da yanında Satış Müdürü olarak çalışacaktım.)
Bir vardiya gecesinde yine: Bakıma ait depo, Taşlama çalışanlarının yanında bulunuyordu. İhtiyacımız olan üstüpüleri (pamuklu iplik tomarı) çuvallarla depoya taşımış ve dışarıya çıkmıştım. (Son partide taşlamadan çıkan kıvılcımlar üstüpüye denk gelmiş sanırım -benim tahminim- halen bilindiğini sanmıyorum) 3-5 dakika sonra Taşlama’da çalışanlardan birkaçı koşarak yanıma gelmiş ve depodan dumanlar çıktığı haberini vermişti. Depoya geldiğimde daha da yoğunlaşan dumanla karşılaşmıştım. Ne yapacağımı şaşırmış durumda bendeki tek anahtarla depo kapısını açtım, açmaz olaydım; hızla yüzüme gelen alevlerin etkisiyle kendimi geriye attım ve beni sırtımdan tutup hızla geri çekenler sayesinde facianın eşiğinden de dönmüş olduk. Kısa sürede de kontrol altına alınan bu sorun çabucak unutuluverdi…
Ve hala vardiya tutmaya devam ediyorum. Bu yaşananlar, hiç kimseye yansıtılmıyor çünkü.
12.00-08.00 vardiyası…
Kurutma Fırını’nın nasıl çalıştırılması ve sonlandırılması gerektiği anlatılmıştı. (O zamanlar iyi ki doğalgaz yok.) Fuel-oil ile çalışıyor sistem. Ama sorun oluştuğunda ne yapmam gerektiğini anlatmak kimsenin aklına gelmemiş. Bana verilen değerlerle fırın çalıştırılmış ve diğer işlere yönelinmişti ki dışarıdan bekçi koşarak geldi: “Bacamızdan kıvılcımlar çıkıyor, ne yapacağız?” dedi. Hemen koşarak dışarıdan baktım ki evet, hem de artarak devam ediyor. Koşarak içeri fırının başına geldim. Hava klapasını kısayım dedim, kıstım… Birkaç saniye sonra iki adım alttaki kumanda alanından dört adım üstte maçaların üzerinde buldum kendimi simsiyah bir suratla. Bacadaki kıvılcım ve yangın riski son bulmuştu ve yangınsız bir geceyi daha atlatmıştık.
O gün bugündür hala bilmez BURÇELİK’ten kimse bu yaşananları, yaşayanlar dışında…
Yazarlar
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANDavalar, mahkemeler ve siyasi dizayn 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet, nasıl “devletimiz” olur? 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci2014 sonrası ülkenin tüm ayarları bozuldu 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolMHP umut olabilir mi? 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMahkeme kararından bir parti ve bir iktidar çıkabilir 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluTonlarca hurdanın akıbeti belirsiz, ihaleler tartışmalı, işlem yok: Karayolları kimleri zengin ediyo 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKülliye ve mirasta eşit paylaşım… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKABD’nin “özeleştiri” yapacağı günlerden korkalım 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKurultay kararı öncesi CHP… 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİOtoriterlik ve Medya 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2021
16.06.2021
18.04.2021
5.09.2020
2.02.2020
10.12.2019
20.12.2018
18.09.2018
9.02.2018