Roni MARGULIES
Adamın kafayı yiyor olması anlaşılır bir şey.
Bir düşünün. Daha on iki ay önce önü tamamen açıktı, kendisi cumhurbaşkanı olacaktı, partisi için 2023 planları yapıyordu, Ortadoğu'da kraldı, filan. Ve üstelik hepsi de gerçekçi görünüyordu bunların. Herkes biliyordu, adam aday olduğu taktirde halk onu cumhurbaçkanı seçer ve partisi de daha birkaç seçimi rahatlıkla kazanır.
Sonra Gezi direnişi patlak verdi. Arkasından 17 Aralık ve yolsuzluk dosyaları. Sonra Berkin Elvan'ın ölümü ve cenazesi. Ve şimdi de Soma!
Ve artık geçmiş olsun.
Gezi'yi, 17 Aralık'ı, Berkin'i zor bela atlattı. Darbe girişimi dedi, faiz lobisi dedi, Amerika, İsrail filan dedi ve atlattı. Kendi tabanını ikna etti, taban gerçekten de gayrımeşru darbe girişimleri olduğuna inandı ve hükümete sahip çıktı. Kendi hükümeti olarak gördüğü bu hükümetin devrilmesine izin vermemeyi o kadar önemsedi ki taban, gencecik insanların öldürülmesine de, milyarlarca dolarlık yolsuzluklara da göz yummayı tercih etti. Görmediği, bilmediği için değil, hükümetin yaşamasını daha önemli bulduğu için.
Bütün bunların ardından, 30 Mart'ta düze çıktığını düşündü Başbakan. Rahat bir nefes aldı, oğlunu bile balkona çıkardı. "Heheeyt," diye düşündü, "karada ölüm yok artık bana." Ve gerçekten de öyle görünüyordu doğrusu.
Şimdi çıldırıyordur!
Gündüzleri karşısına çıkanları tokatlamak bir yana, geceleri yatak odasında duvarları yumrukluyordur. Şiddete başvurmadığı anlarda ise, "Şimdi kimi suçlayacağım! Şimdi kimi suçlayacağım!" diye tepiniyordur. Kafa patlatıyordur sürekli: "Bu sefer darbe girişimi diye kimi işaret edebilirim? Hangi paralel yapıyı suçlu gösterebilirim? Kazaya Cemaat sebep oldu desem yutturabilir miyim acaba?"
Ne yalan söyleyeyim, bu sefer hiç böyle bir şansı yok diye düşünüyordum. Kimse yemez sanıyordum.
Bir yerde karşıma çıksa, "Soma'da da mı darbe girişimi var!" veya "Ya bu sefer kim devirmeye çalışıyor seni!" diye bağırırım, apışıp kalır diye düşünüyordum.
Halkımızın yaratıcılığını azımsamışım.
Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu'nun basın açıklamasını okuyunca fark ettim azımsadığımı. Açıklamayı İnsan Hakları Savunucuları Derneği'nin bir üyesi okumuş. Şöyle deniliyor:
"Amerika ve İsrail dünya üzerinde kendine ters düşen tüm iktidarları bir şekilde ortadan kaldırmaktadır... 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat, Gezi olayları, 17 Aralık Fethullah darbe girişimi hep Amerika'nın tezgâhıdır. Bu maden faciasından sonra Amerikan ve İsrail piyonlarının 'istifa' naralarıyla sokaklara dökülmesi, bu maden faciasının, halkın özgür iradesi ile seçtiği insanları devirmek için tasarlanmış bir sabotaj olabileceği ihtimalini akıllara getirmektedir."
"Artık her şey apaçık ortaya çıkmıştır. Amerika, İsrail güdümlü şer güçler, kapitalist sermaye çevreleri, halkın sandıktaki seçimini tanımayıp, bu tür tezgâhlarla akla hayale gelemeyecek her türlü senaryoyu bundan sonra devreye sokacaklardır. Herkes hazırlıklı olsun, Gezi, 17 Aralık, Soma son olmayacak ve bu kirli senaryolar devam edecektir... Bunlar halkın doğal tepkisi olmayıp 'istifa' naraları Amerikan piyonu Atatürkçülerin haince bir provokasyonudur."
Gerçekten hayranlık duydum! Böylesine ihtilaçlı bir beyin! Böylesine bir hezeyan!
Ama bu sefer o kadar kolay olmayacak. Bu sefer yolun sonu görünmeye başladı sanırım.
Roni Margulies
(İlk olarak Sosyalist İşçi'de yayımlanmıştır.)
Yazarlar
-
Akif BEKİKimmiş bakalım devlete saldıran? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBüyük eşik atlandı, sıra mayınlı alanda… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasPara vermeden diploma alanlarımız da bunlar 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.03.2023
13.03.2023
27.02.2023
20.02.2023
13.02.2023
6.02.2023
29.01.2023
21.01.2023
15.01.2023
15.01.2023