Sezin ÖNEY
Başlıca akademik ilgi alanlarımdan biri aşırı sağ ve son yıllarda, Avrupa’da aşırı sağ partilerin/ hareketlerin yükselişi üzerine düşünür, yazarken, hep aklımın köşesinde şu soru vardı; Türkiye’de, Avrupa’dakilere muadil bir aşırı sağ akım gelişmemesinin nedeni nedir?
MHP, aşırı sağın “yeni yüzünün” bir örneği değil.
Türkiye’de, “aşırı milliyetçi” olarak nitelenen, etnik düşmanlık-nefret kusan gruplar da, yeni aşırı sağ örneklerinden değiller.
Avrupa’daki yeni aşırı sağ da, “neo-naziler” veya ırkçılığını ayan beyan sergileyen hareketler de.
Yeni aşırı sağ, son derece “normal”.
Aşırı sağ üzerine çalışan başlıca akademisyenlerden Cas Mudde’ın deyimiyle, “popülist radikal sağ”, “normal bir patoloji”.
Alenen ayrımcılık ve ırkçılık yapmayan, dışlayıcılığını “insan haklarına gerçek sahip çıkan taraf” olma iddiasıyla maskeleyen, sol siyasete düşmanlık güdüp bir yandan da sloganlarını (içini boşaltarak) gasp eden, “hem halkçı, hem de beyaz yakalı” bir çizgide yeni aşırı sağ.
Yeni aşırı sağ;
• “Yerlilik” iddiası; yerel değerlere, yani halkın özündeki değerlere “asıl sahip çıkan kesim” olma iddiasında;
• Kendi siyasi çizgisinin otoriterliğine onay veriyor ve hatta şefkat duyuyor... Başka otoriterliklere veya kendine yönelik “baskı” algısına tepkiye karşılık, kendi siyasetinin otoriterliğini “doğal tepki”, “kötülere karşı kendini koruma tedbiri” olarak niteliyor veya görmezden geliyor;
• Toplumu, “saf ve temiz iyiler” (aşırı sağın kendisi) ve “yolsuzluğa batmış, kötü seçkinler” gibi iki kutba ayırıyor; “kötü ve köhne” olana karşı, “halkın iradesini temsil eden yeniler, gençler, enerjikler/diriler” gibi bir ikilikle, bir düşmana karşı savaş verdiği algısı yaratıyor. Ve tabii, bu sayede “kahraman” rolüne soyunuyor.
AKP’de ön plana çıkan siyasetçiler, son yıllardaki egemen söylem ve tavırlarıyla, bu tarife uyan bazı çağrışımlar yapıyor. Ancak, Kürt Sorunu gibi bir ağır problem var oldukça, AKP’nin tam manasıyla bir “yeni aşırı sağ” partiye dönüşmesi mümkün olamaz. Kaldı ki, AKP hâlâ, kendi içinde “çok parçalı bir bütün” olmayı, Türkiye’nin farklılıklarından izdüşümler taşımayı sürdüren bir parti. Üstelik de, bir kitle partisi.
AKP, son zamanlarda artan biçimde, 1970’lerin Türk-İslam sentezi düşünce akımlarından motiflerle, “sağın aşırısı” çizgisine demir atıyor. Zaten, yaş itibariyle de, bugünkü egemen kadrolarının aşina olduğu, adeta içine doğduğu “öz çizgi” bu.
Devletçiliğiyle, Kemalizm’le de barışık bir Türk-İslam sentezi söyleminin ön plana çıkmasıyla, 1970’lerdekine benzer bir sağ-sol kutuplaşmasının toplumda yeniden (ancak düşük yoğunluklu olarak) başgöstermesine şaşmamak lazım.
Peki, Türkiye’nin aşırı sağı kim?
Çok da sürpriz bir şekilde, kanımca, Türkiye’nin “yeni aşırı sağ partisi”, “yeni Türkiye medyasının” ta kendisi.
Twitter fenomenleri, aşırı medyatik bazı genç “yazarlar”, “gazeteciler”... Bu yeni kitle, “neo-medya eliti”, Avrupa’da yeni aşırı sağ partilerin işlevini görüyor-merkez sağı ve solu da “aşırıya kaçırıyor”.
Patolojik bir normallik, “anormalin normal olduğu” yeni bir toplumsal algı boyutu yaratma rolünü üstleniyor.
Aşırı sağ, yeni bir ideoloji ile ortaya çıkmıyor; var olan ideolojilerin, geleneksel siyasi partilerin, kendisi dışında kalan politikanın tümüne karşı bir savaş yürütüyor. Halkı, “hainlerden”, “sapkınlardan” kurtarma misyonu üstleniyor; yeni, temiz, beyaz, “saflaştırılmış” bir düzenin hayalini sunuyor.
“Erdem yumağı” neo-medya örneklerine bakarken (veya bakakalırken), basit bir fırsatçılık vakası ile karşı karşıya olunmadığını görmek gerek.
Bugün, AKP “partileşmemiş bir aşırı sağın” medyadaki desteğinden hoşnut olabilir, bu destek işine de yarayabilir; ama uzun vadede, aşırı sağdan tarihte kimseye fayda gelmediği görülmüştür...
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBir hegemonya diyarı olarak Türkiye… 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYapıyorlar, oluyor ve bir şey de olmuyor 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANCHP operasyonlarında yeni eşik 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Yargıya güvenin’ 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUABD Büyükelçisi bir şeyler söylüyor da, ne diyor? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRCHP'YE YAPILAN OPERASYONLARA KARŞI NE YAPMALI? 6.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBahçeli’nin jeopolitik sorumluluğu 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBenimki bir valiz hikayesi… 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİklim adıyla sınai kirletmenin ticareti 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞYangınlar yeniden başladı, Orman Bakanı ne yapacak ve George Orwell 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKafkasya ötesinde kanlı satranç 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciŞimşek görmüyor mu? 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “Kürt Sorununda atılacak ‘hayal gibi’ 9 adım…” 4.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSıcak bir yaz, serin bir sonbahar ve belirsiz bir kış 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİİnsan yerin yüzüdür 1.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanÜç liderin 12 Gün Savaşı’nda karşılaştırmalı performansı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEButlan 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti, kendi eseri olan bu Türkiye fotoğrafına daha dikkatli bakmalı 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAToplumsal Muhalefetten Demokratik Topluma: Halkların, İnançların ve Özgürlük Güçlerinin Birleşik Müc 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞELLİ MİLYAR DOLAR DÜNYADAKİ AÇLIĞI ÇÖZÜYOR… 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURDemek ki “ideolojiler” henüz ölmemiş 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye, sıcak savaşlara evrilen küresel paylaşım savaşının hem sahnesi hem öznesi 30.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset ırmağı kirlenirken… 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENOrtadoğu ve Kürtler CHP’yi Çağırıyor 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAdalet ve Kalkınma Partisi’nin Ön Tarihinden 29.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNBarışı savunmayayım da ne yapayım! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanŞaka değil, Kılıçdaroğlu sahiden gelip CHP’nin başında kalmak istiyor! 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024