Mustafa Karaalioğlu

Mustafa Karaalioğlu
Mustafa Karaalioğlu
Karar gazetesi Tüm Yazıları
‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar?
6.10.2025
104

Dünya, ikinci Trump dönemiyle birlikte tamamen güç ve şahıs merkezli bir oyun planına mı dönüyor? Hem evet hem hayır.

Evet; Trump sıra dışı bir otokrat/egoist ve onun yönetiminde ABD’nin güç kullanımı artıyor.

Hayır; çünkü, dünyada oyun zaten hep güce dayalı oynanıyordu. Şimdi Trump eliyle biraz daha artması, tek başına oyunun değiştiğinin işareti değil.

Dünya, ABD Başkanı’nın hayal ettiği dünya da değil. O, ‘Yeniden Büyük Amerika’ sloganı atarken başkaları zaten büyümeye devam ediyordu. Çin ve Avrupa Birliği gibi…

O zaman şu sorunun cevabını arayalım: Demokrasinin küresel sistemdeki payı böylelikle azalıyor mu?

Hayır. Demokrasi; en yalın haliyle millet iradesi, değil Trump eliyle, onun benzerlerinin hepsi bir araya gelse bir başka güçle değiştirilemeyecek kadar sağlam bir tecrübedir. Kurumları zayıflatılabilir, geriletilebilir veya geçici olarak işlevsiz hale getirilebilir ama temelde meşruiyetin kaynağı olarak millet iradesi tasfiye edilemez. Zayıflatılamaz bile.

Trump’la birlikte esen otokratik rüzgarlar elbette demokratik dünyayı sarsıyor, şoke ediyor ve zora sokuyor. ABD Başkanı’nın sahip olduğu ve şimdi olduğu gibi isterse geniş anlamda yorumlayarak daha da genişleteceği yetkiler, ABD’yi de dünyayı da etkiliyor. O yetkileri kullanım şeklinin benzer liderlere sağladığı referans da bir başka zehir. ABD Başkanı’nın yönetme biçimi “ABD’de bile böyle oluyorsa, bizde haydi haydi olur” dedirten bir pratik üretiyor. Kesinlikle, onun gibi olmak isteyip cesaret bulamayanlar için berbat bir örnek oluşturuyor. Demokrasi ve hukuk devletini yenecek gücü olmasa da bunlara karşı bir tehdit ve kötü bir örnek olduğu görülüyor.

Bununla birlikte güç oyunun dış politika karnesi tahminlerin dışında ve başka bir hatta seyrediyor.

Trump’ın efelenmesi, küçük veya ekonomisi zayıf ülkelere söküyor olsa da mesela Çin, Rusya ve hatta AB karşısında işe yaramıyor. Bu iki ülke ve bloka karşı ağır tehditleri işe yaramadı ve ABD’nin gücü değil gücünün sınırları görüldü. Amerikan kudretinin limitsiz olmadığı anlaşıldı. Ne Çin’e ne AB’ye gümrük silahı işe yaradı ne de yakın dostu Putin’e yaptığı Ukrayna tehdidi… Şimdi, karizmasını kurtarmak için Çin’le görüşmek istiyor. Putin’e lafını dinlemediği için küstü ve Ukrayna politikasını tamamen değiştirdi. AB ile ilişkiler Biden döneminden pek farklı sayılmaz.

Kendi gücünün sınırlarını da ülkesinin sınırlarını da yaşayarak gördü. (Şimdi elinde bütün atıp tutmalarını unutturacak değerli bir fırsat var ve umarız Gazze’deki soykırımı durduracak adil bir barışa aracılık edebilir.)

Küresel güç dengesinde görüldüğü gibi aynı şekilde ‘Trumpizm’in gücünün demokrasi karşısında da bir sınırı var. Hem seçmen iradesi hem o iradeye dayanan kurumlar dört yılın dolmasını bekleyebilecek dirence sahiptir. Şimdi bile aldığı birçok karar, sıradan mahkemeler tarafından veto ediliyor. Demokrasi ve hukuk, otokrasi ve şarlatanlığa karşı gücünü koruyor. Çünkü millet idaresi bir köşede tebessümle bekliyor ve sandıkta son kararın kendisinde olduğunu hatırlatıyor. Kim olursa olsun herkesin itaat etmek zorunda olduğu bir irade…

Trump’ın estirdiği rüzgarların etkilediği veya etkilenmeyi uman demokrasileri bağlayan kural ve onları tutan sınır da en nihayet millet iradesidir. Dünya; toplumların, seçmenlerin, insanların kendi kaderleri hakkında verecekleri kararları hiçe sayacak kadar kendini kaybetmedi.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar