Figen Çalıkuşu
Ekim ayı da yola çıktı.
TBMM büyük bir gürültüyle açıldı, bu salı da Grup toplantıları başladı.
Hem de ne başlama…
Daha “vira bismillah” demeden CHP ile MHP birbirlerini yolsuzlukla, cinayetle suçladılar.
Ekim ayı bir yandan da Nobel Ödüllerinin verildiği ay… Siyasete bir adım uzaktan bakarken Türkiye’yi, Nobel Ödüllerine bakarken dünyanın yürüyüşünü görüyorsunuz.
Salı günü siyaset hararetlenmişken alt yazılarda Nobel Fizik Ödülünün verildiğini gördüm.
2025 Nobel Fizik Ödülü, ‘elektrik devresinde makroskopik kuantum mekanik tünelleme ve enerji kuantizasyonunun keşfi’ nedeniyle İngiliz John Clarke, Fransız Michel Devoret ve ABD’li John Martinis’e verildi.
Üçlü, yaptıkları bir dizi deneyle kuantum dünyasının garip özelliklerinin elde tutulabilecek kadar büyük bir sistemde somut olarak gözlemlenebileceğini göstermiş.
Geliştirdikleri sistemle, kuantum mekaniğinin tıpkı öngörüldüğü şekilde enerjiyi belirli miktarlarda emip yaydığını kanıtlamışlar.
2024 Nobel Fizik Ödülü de “yapay sinir ağlarıyla makine öğrenimini sağlayan çalışmalar”ı nedeniyle ABD’li John Hopfield ve İngiliz asıllı Kanada vatandaşı ‘yapay zekanın babası’ olarak bilinen Geoffrey Hinton'a verilmişti.
Dünya nerede, bizim siyaset nerede derken CHP Genel Başkanı’nın yana yakıla “nadir elementlerden” söz ettiğini duydum.
Özgür Özel batarya, akıllı telefonlar, lazer tribünü gibi bütün ileri teknolojik üretimin girdisi olan nadir elementleri, Türkiye’nin geleceğini derinden etkileyecek bu altın tavuğu, Erdoğan’ın kendi siyasal ikbali için adeta iki yumurta karşılığında ABD’ye vereceğini söyleyerek, bunun önlenmesi için tüm topluma çağrıda bulunuyordu.
“Yerli ve milli” uçak olarak takdim edilen KAAN uçağının motorunun Amerika’dan alınacağından ve yaptırımlar sebebi ile de motorsuz kalındığından Hakan Fidan sayesinde haberdar olduk.
85 milyonluk kamuoyu, meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, Hakan Fidan açıklamasa KAAN uçağının motorunun ABD’de üretildiğinden haberdar değildi.
Özgür Özel “nadir elementler” çığlığı atmasa o konuda da uyumaya devam edecektik.
Bu çok garip değil mi?
Hele hele nadir elementler sayesinde akıllı telefon üreten Apple’ın yıllık ihracatının Türkiye’nin yıllık toplam icraatından fazla olmasını yeniden duymak başka soruların da kapısını açıyordu.
Apple’ın yıllık ihracatı 391 milyar dolar, Türkiye’nin yıllık toplam ihracatı ise 262 milyar dolar.
Neden tek bir şirket kadar bile ihracat yapamayan bir ülkeyiz?
Neden ülke refah üretemiyor, toplum buna göre şekillenemiyor?
Dünyanın en çok nadir elementlerine sahip ilk 5 ülkeden biri isek bunun çoktan girişimcilerin dikkatini çekmesi, toplumsal zenginliğin örgütlenmesinin harekete geçmesi gerekmez miydi?
Halimize bakın, Trump’ın dünyanın her yerinde peşinde olduğu nadir element zengini ülkeyiz ama nadir elementleri işleyecek ne teknolojimiz var ne de kullanacağımız sanayimiz.
İstanbul Sanayi Odası, her yıl sanayinin en büyük şirketlerini açıklar. Aslında sıralama pek değişmez. Ama esas can yakıcı olan gerçek, aralarında ileri teknoloji üretimi yapan hiçbir şirketin olmamasıdır.
Bunun en başta TÜSİAD olmak üzere tüm girişimcileri ilgilendirmesi ve toplumun da neden nadir element kaynağı zengin ama üretimi geçen çağda kalmış bir ülke olduğumuzu sorgulaması gerekmez mi?
Aslında bu sorular toplumsal üretimi ileri düzeyde örgütleyecek bir girişimci sınıfın olmadığını, toplumun sürekli daha ileri bir refah için yollar aramadığını ortaya koyuyor.
O zaman geriye kamu kaynaklarından geçinmek kalıyor.
Hazine kalıyor.
Siyaset, Kamu İhale Yasası’nı değiştirmeden hazineden yararlanırken, insanlar da kamuda var olmak için torpil peşinde koşuyor. Rekabet ve yarışma, sürekli durumunu daha iyi hale getirecek dinamik ve olumlu bir değişim peşinde koşmuyor.
Galiba bu nedenlerle çok siyasileşmiş bir ülkeyiz ve her sarsıcı gerçekten ancak siyaset ifade eder ise haberdar olabiliyoruz.
Toplum da siyasetin peşinde…
Çünkü siyaset kurumu içindeki iktidar kavgasının yolu Hazine’ye çıkıyor.
Koca ülkenin Apple kadar ihracat yapamaması başka nasıl açıklanabilir?
Varsa bu konuda daha değişik bir cevabınız, bunu duymak benim için de öğretici olacaktır.
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTPrusias ad Hypium’den Akçakoca cezaevine… 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni sürecin ilk büyük krizi: CHP’nin İmralı kararı 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDeepfake mi? 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilDevlet Bahçeli, MHP ve Kürt Sorunu: Çelişkiler, strateji ve olasılıklar 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan artık masada 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasÖcalan ziyaretinin kilitlediği çözüm 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolSıra Mansur Yavaş’ta mı? 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAdaya da gidildi; peki bundan sonraki hamle ne? 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAİmralı’ya Gidiş; Tarihsel Bir Eşik ve Yeni Dönemin Habercisi... 25.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluCHP’siz İmralı olur ama çözüm süreci olmaz 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİBB İDDİANAMESİ… 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciZindan yetmedi bir de ‘Açlık Cezası…’ 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEİmralı konusu 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin toplumsal trendleri: Eriyen orta sınıf, sosyal gettolar, anlık tatmin ekonomisi ve gelec 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÖrgütüne silah bıraktırırken Öcalan’ın “teröristbaşı” olduğunu hatırlayanlar…. 24.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP'ye haksızlık ediliyor 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYDünya gündemi ve Türkiye'de barış sureci 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist stratejiye dair hayati tartışmalar 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANİmralı ziyareti fırtınası 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezİBB iddianamesi: İslamî kesimden örnek yorum 22.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBravo CHP’ye!!! 22.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanCHP’nin kendi geleceği ile büyük Kürt imtihanı 21.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen Çalıkuşuİmralı’ya gidilsin mi gidilmesin mi… 21.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMeclis komisyonu İmralı’ya gidecek ama nasıl… 21.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİthal eti kimler paylaşıyor? halktv.com.tr şirket şirket ortaya çıkardı 20.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDünya değişirken İBB İddianamesi! 20.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli’nin dediği olursa 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBahçeli neden “gerekirse ben giderim” dedi? 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.11.2025
7.11.2025
31.10.2025
17.10.2025
10.10.2025
3.10.2025
26.09.2025
19.09.2025
12.09.2025
5.09.2025