Sezin ÖNEY
2 Haziran 1989.
Tiananmen, dünyanın dördüncü en büyük meydanı. Çin’in başkenti Pekin’in merkezinde yer alıyor. 1989 Nisan’ında beri Tiananmen’de gösteriler başlamış. Eski Komünist Parti Genel Sekreteri Hu Yaobang’ın ölümünden sonra başlamış gösteriler bunlar; Hu, liberal bir reformcu. Siyasi ve ekonomik reformlar için nasıl bir yol haritası geliştirileceği konusundaki parti içi çekişmeyi kaybetmiş ve görevden uzaklaşmak zorunda kalmış. Üniversite öğrencileri de, Hu’nun yası için Tiananmen’de toplanıyor.
Hu’nun sembolik önemiyse, yolsuzluğa, kayırmacılığa da karşı çıkmasıydı. Gösteri yapanlar, son 10 yılda Çin’de yaşanan büyük ekonomik gelişim ve dönüşümün, toplumda ve siyasetteki olumsuz yansımalarına itiraz ediyorlardı.
Evet, 1978’de Deng Xiaoping’in, Çin’in lideri olmasının ardından, ülke çok kısa zamanda, kapitalizme yönelmiş ve zenginleşmişti. Ancak, artan refah sadece belli bir kesime yansıyor ve Komünist Parti’nin üst düzeyi ile bürokratlardan oluşan bir yeni seçkinler grubu oluşuyordu. 1988’de, serbest piyasaya doğru bir adım daha atılması ve fiyat kontrollerinin gevşetilmesi, dengeleri altüst etti ve bu uygulamadan hemen cayıldı. Ne var ki, o arada enflasyon birden fırlamıştı. Ekonominin dalgalaması, sosyal güvenlik kesintilerini beraberinde getirdi.
Bu arada, eğitimli kesim, ülkedeki ekonomik reformlarda hiçbir söz sahibi olamamaktan şikâyetçiydi. Üniversite eğitimi alanların sayısı artıyor; buna karşılık, mezunların çoğu iş bulamıyordu. Az sayıdaki yeni iş imkânlarına da, “tanıdıkları olanlar” erişebiliyordu. Sosyal huzursuzluklar, özellikle Pekin üniversitelerinde, “Demokrasi Salonu” gibi adlar alan grupların sohbet toplantılarının yayılmasına neden oldu.
1986’da Princeton Üniversitesi’ndeki görevinden bir süreliğine uzaklaşarak Çin’e gelen astrofizik profesörü Fang Lizhi’nin insan hakları üzerine konuşmalarının kayıtları elden ele dolaşmaya başladı. 1991’de cesaretle insan haklarını savunan isimlere verilen Robert F. Kennedy Ödülü’nü de alacak olan Fang, kaydedilen konferanslarında, demokrasinin temellerini, kuvvetler ayrılığının önemini anlatıyordu.
Bu kayıtlar ve benzer yayınlarla insanlara ulaşan, toplumsal adaletsizlikler ve sosyal eşitsizliği eleştiren düşünceler, öğrenciler ve eğitimli kesimin kaygılarını ve hassasiyetlerini yansıtıyordu. Hırsın, yeteneği gölgelediği ve “doğruları” sadece bir avuç parti seçkininin tanımladığı sisteme tahammül edemeyenlerin sayısı hızla artıyordu.
1986’da ilk gösteriler başlamıştı. Dönemin Parti Genel Sekreteri Hu, gösterilere müsamaha göstermekle suçlanıyor ve parti içinde baskı görüyordu.
Hu görevini bıraktıktan sonra, Parti içinde, insan haklarını “komplo” olarak gören “Batı karşıtı” söylem güçlendi. 1989’da, Doğu Avrupa’da Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle, özgürlük hareketlerinin rejim değişikliğine doğru ilerlemesi de, Çin’de yakından izleniyordu. Siyasi tansiyon yükseliyordu.
O dönem 15 yaşında olan, bugünün insan hakları aktivisti Hu Jia, okuldan arta kalan zamanını Tiananmen’de geçirdiği çocukluk günlerini özlemle anıyor. Ev hapsinde yaşayan Hu, gösterilere gidenlerden otobüs bileti istenmediğini, ülkenin dört bir yanından göstericilere yiyecek ve içecek yollandığını söylüyor.
Halkın şefkatle ve şevkle desteklediği gösteriler, Tiananmen’den tüm ülkeye yayılmaya da başlamıştı.
2 Haziran 1989’daysa, Çin Komünist Partisi’nin üst düzey dokuz ismi biraraya geldi.
Bir gün önce, Pekin Parti Komitesi, Politbüro’nun tüm üyelerine, “Karmaşanın Gerçek Doğası Üzerine” başlıklı bir rapor yollanmıştı. Bu rapor, “Batı tarafından desteklenen teröristlerin sokak gösterileriyle Parti’yi devirmeye çalıştığını” öne sürüyordu.
2 Haziran’da, “Tiananmen’i temizleme” kararı aldı.
4 Haziran’da da, “Cennet Barışı” anlamına gelen Tiananmen’e tanklar girdi.
Ve Çin, hâlâ 4 Haziran’ın ağırlığını yaşıyor. Ve o Meydan, çekilen bunca acı, ölen bu kadar insandan sonra, hiç “temizlenmeyecek”.
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTOysa Her Şey Çok Farklı Olabilirdi… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuTürkiye neden bu kadar siyasi? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTrump Nobel'i alıp barıştan kaçarsa 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm sürecinde bazı işaretler 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENYargıda “Kin” motivasyonu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUUyuşturucu kullanımı ortaokullara kadar indiyse… 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTutuklama tutkusu 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBorsada vurgun nasıl yapılır? 10.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAÖzgür Önderlikten , Özgür Topluma; 9 Ekim Komplosuna Karşı Halkların Demokratik Direnişi... 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENSadece DEM mi, ya CHP'nin ettikleri? 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilAteş hattında bir ülke: Suriye sahnesinde Türkiye 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRTürkiye yeniden karanlık film günlerine mi dönüyor? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin geleceği giderek daha az tartışılırken… 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman ülkelerde adalet yok ama adalet masalları çok güzel! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaYPG silah bırakır mı? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDevletin sahipleri ve DEM Parti! 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyon, bir temel hak olan mülkiyet hakkının ihlali ve öneriler 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇEREkonomide akıldışılık sona erdi mi? 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÇözümde tümseklere rağmen tekerlek dönüyor 8.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezFenerbahçe'nin Yeni Yönetimine İlk Açık Mektup 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2025
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024