Sezin ÖNEY
Rusya ve Türkiye, bugünlerde, ekonomik krizlerin, popülist- otoriter liderlerin iktidarını etkileyip etkilemediği konusunda bir deney sahasına döndü.
Ekonomik sorunlar, henüz Türkiye ve Rusya’da kendini bir kriz şeklinde hissettirmiyor. Doların, ruble ve lira karşısında değer kazanması, ilk panik dalgası dışında, bir anda “dev bir kriz” olarak adlandıracak bir sarsıcı etki yaratmıyor. Buna karşılık, örneğin, 144 milyon Rusyalı tüketici, geçen haftaya oranla, yüzde 20-30 daha fazla para harcamak durumunda.
Ve Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Rusya’ya karşı yeni ambargolar uygulanmasına dün onaylandı. Yeni ambargolarla beraber, Rusya’nın “modernleşmesi” resmen duruyor. Çünkü Batı teknolojisine erişimi sona eriyor. Batı teknolojisine erişim olmazsa da, ne ordu modernleşebilir, ne doğal kaynaklarını çıkartmak, işlemek için teknolojisini değiştirebilir, geliştirebilir.
Gerek Putin, gerekse de Erdoğan, ülkelerinin sembol liderleri olarak, kendilerinin dibe çakılan güvenilirlikleri ile beraber, ülkelerininkini de dibe çekmeye başladılar. Oysa bu liderlerin “efsanesinin” belkemiğinde, “uluslararası politikacılar”, “dünya liderleri” oldukları imgesi var. “Dünya” olmasa, ne Putin, Putin, ne de Erdoğan, Erdoğan olurdu.
Rusya ve Türkiye’nin, eski imparatorluk ülkeleri olarak, yüzyıllardan bu yana biriken “psikolojik yükleri” var. İki ülkenin toplumlarının sinir uçlarına kadar inen, en hassas noktalarından biri “Batı” ile olan ilişkiler, hesaplaşma, Batı kompleksi ve Batı’nın karşısında güç olarak yükselme kaygısı.
Erdoğan ve Putin de, popülist liderler olarak, muhatap oldukları halkın bu hassasiyeti ile oynamasını iyi bildi.
Mesela Erdoğan’ın, Davos’ta “One Minute” ile başlayan çıkışından bugüne artan dozda kullandığı maske, yani “Batı’ya kafa tutan lider imajı”, sonunda önceki gün, Avrupa Birliği ile ilişkileri bitirmeyi riske ettiği, “AB, aklını kendine saklasın” noktasına geldi.
Oysa, son anketlere göre, Türkiye’de AB üyeliğine destek artıyor. Hattâ, 2010’dan bu yana, AB üyeliğine destek ilk kez yüzde 50’nin üzerine çıktı. Transatlantic Trends’in araştırmasına göre, bir yılda 10 puan yükselen destek, 2014’te, yüzde 53 oldu. Bununla beraber, “Türkiye’nin tek başına hareket etmemesi gerektiğini” düşünenlerin oranı da yükseliyor.
Avrupa ile ilişkiler, AB üyelik süreci ile başlamadı. “Ecdat” Osmanlı’nın, kuruluşundan beri açık bir Avrupa yönelimi vardı; ancak ondan önce de, sadece Türkler değil, bugünkü Türkiye coğrafyasının tüm halklarının Avrupa ile bağları, bağlantıları oldu. Yüzlerce yılarda oluşan, kültürel, siyasi, sosyal hayat damarlarından bağlarından bahsediyoruz.
Avrupa, fıtratımızda var.
Avrupa Birliği ile ilişkiler de, onlarca yıllık geçmişe sahip.
Ya Erdoğan; onun toplam kaç yıllık siyasi geçmişi, kaç yıllık başbakanlığı, kaç günlük cumhurbaşkanlığı var?
“Milli İrade” ise mesele, çoğunluk AB üyeliğini destekliyor.
O adamın gölgesinde bir bakan, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ile ilgili alenen yalan söylüyor; hem de başka bir dışişleri bakanı, Norveçli Borge Brende’nin yanında, basın toplantısında…
Olayı haberleştiren internet sitesi Diken’de şöyle yazıyordu:
“Çavuşoğlu, AGİT’i mektubu basına sızdırmakla suçladı. Hâlbuki Çavuşoğlu’nun ‘sızdırıldığını’ iddia ettiği mektubu AGİT kendi sitesinden basın bülteniyle ‘ayan beyan’ duyurmuştu.
AGİT’in… Medya Özgürlüğü Temsilcisi Dunja Mijatovic’in Çavuşoğlu’na gazetecilerin derhal serbest bırakılması için çağrı yapan bir mektup yazdığı ifade edilmişti.”
Türkiye’de böyle bir popülist oyun dönerken, paralel evren Rusya’da, 1 milyon kadar satan Moskovskij Komsomolets gazetesi dün şöyle yazıyordu: “Putin’in her şeyi kontrol eden bir büyücü olduğu hissini yitirdik.”
Yalancının mumu mu desek?
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024