Yıldıray OĞUR
Evet, belki tarih 1992 değil, 2012. Yer, Diyarbakır değil İzmir. Ama geri kalan her şey aynı.
7 Ağustos 2012 günü saat 17:00. İzmir’in Menemen ilçesine bağlı Maltepe Köyü’nde yaşayan 59 yaşındaki çiftçi Yusuf Kafalı, yanında şoför olarak çalışan 55 yaşındaki Zekariya Toksuz’u da alarak 35 MMR 19 plakalı kamyonetleriyle tarlalarını sulamak için yola çıktı.
Karanlık çökmesine rağmen geri dönmeyen iki çiftçi telefonlarına da cevap vermiyordu. Çocukları jandarmaya başvurdu. Gece yarılarına kadar süren aramada kamyonetleri terk edilmiş hâlde bulundu.
Aynı akşam jandarmaya başka bir kayıp çiftçi ihbarı da gelmişti. Yakınlardaki Foça’ya bağlı Yeni Bağarası Köyü’nden 46 yaşındaki Bahri Şirin de öğleden sonra tarlasını sulamak için evden çıkmış ve bir daha da kendisinden haber alınamamıştı.
Jandarma aramalara sabahın ilk ışıklarıyla devam etti. Saat 11:00 sularında Yusuf Kafalı ve Zekariya Toksuz’un cesetleri tarlalarına su taşıyan sulama kanalında bulundu. Enselerinden ve sırtlarından vurulmuş olarak.
Aramalarını sürdüren jandarma 500 metre ileride aynı sulama kanalında Bahri Şirin’in de cesedine ulaştı. Başından vurulmuş olarak.
Köylüler etraflarında çok sevilen, halis muhlis insanlardı. Düşmanları, arazi kavgaları yoktu. Farklı köylerden olan Yusuf Kavalı- Zekariya Toksuz ile Bahri Şirin arasında husumet bir yana bir tanışıklık bile yoktu. Herkes şoktaydı. Aileler perişan olmuştu. Ne bir şüpheli bulunabildi, ne de 500 metre arayla üç çiftçinin cinayetini birbirine bağlayacak herhangi bir karine. Haber ulusal basının bölge, toplum yaşam, cinayet sayfalarında “sır cinayetler” başlıklarıyla verildi.
Cinayetlerin üzerinden 48 saatten geçmişti ki 9 ağustos günü saat: 08:07’de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı‘na bağlı Foça Deniz Üs Komutanlığı Amfibi Görev Grup Komutanlığı’na ait servis otobüsü çiftçilerin cesetlerin bulunduğu yerin yakınlarından geçerken iki ayrı patlama meydana geldi. Saldırıda iki asker hayatını kaybetti, 12 memur yaralandı.
Patlamanın ardından bölgede arama yapan polis patlamayan bir bombanın pilleri üzerinde parmak izi buldu. Parmak izleri polisi 2 eylül günü Urfa Viranşehir’e kadar götürdü. Çıkan çatışmada PKK üyesi “Ahmet Bal” sahte kimlikli Burhan Bozkurt öldürüldü, Yunus Çiçek de yaralı olarak yakalandı. İki kişi Foça’daki saldırının failleriydi. Ama sadece onun değil. Polis, Yunus Çiçek’le birlikte yakalanan silahlarda yapılan balistik incelemeler sonucunda silahlardan birinin patlamadan iki gün önce su kanalında başlarından vurulmuş olarak cesetleri bulunan İzmirli üç köylüyü vuran silah olduğunu tesbit etti. Polise göre PKK’lılar bölgede keşif yaptıkları sırada kendilerini fark eden üç köylüyü deşifre olmamak için öldürmüş, cesetlerini de sulama kanalına atmıştı. Cinayetlerin aydınlatılmasıyla ilgili haberlerin üzerinden bir hafta geçti, cinayetlerden sonra sessiz kalan PKK’dan benzer sivil ölümlerden sonra gelen alışılmış bir “biz yapmadık, TAK yaptı” açıklaması bile gelmedi.
Başından vurulup bir sulama kanalına atılmak. Neredeyse 90’ların tüm faili meçhul cinayetleri böyle bitiyordu. 20 yıl önce Vedat Aydın’ı, Savaş Buldan’ı, Behçet Cantürk’ü, Hasan Ocak’ı başlarından vuranlar, cesetleri bazen bir kimsesizler mezarlığına, bazen metruk bir araziye atmışlardı.
20 yıl sonra değişmeyen sadece katillerin huyları olsaydı keşke. 20 yıl önce devletin faili meçhulleri Türklerin umurunda olmuyordu, 20 yıl sonra PKK’nın faili meçhulleri Kürtlerin umurunda değil. 20 yıl önce İnsan Hakları Dernekleri, solcu-demokrat çevreler dışında devletin faili meçhullerine kimse ses çıkarmıyordu, 20 yıl sonra PKK üç İzmirli köylüyü başlarından vurunca bu kez o insan hakları örgütlerinin, her iki lafından biri barış olan aktivistlerin, âkil adam listelerinde hep başa oynayan aydınların sesi çıkmıyor.
• 20 yılda silahı tutan eller, mağduru görmeyen gözler dışında değişen hiçbir şey yokken “barış niye gelmiyor” diye şaşırmamak gerek. Barış gelmiyor, çünkü milyonlar bu savaşın bir cephesinin arkasında saf tutmuş büyük bir soğukkanlılıkla ölümleri izliyor. Barış gelmiyor çünkü kimse katillere karşı da, mağdurlara karşı da adaletli davranmıyor. Barış gelmiyor çünkü, Demirtaş’ın “Devlet operasyon yapamıyor” diye gerim gerim gerildiği, PKK’nın her gün operasyona çıktığı günlerde İzmirli 50’li yaşlarda üç köylünün başlarından infazı bile PKK’nın şiddetini anlamaktan vazgeçmeye, mahkûm etmeye yetmiyor. Uludere için, askerî operasyonlar sırasında AKP’ye yükselmesi gereken sesler, İzmir için, devrimci halk savaşı operasyonları için PKK’ya yükselmiyor. •
PKK operasyondan operasyona koşarken, Başbakan hâlâ “Kendilerini değiştirmezlerse operasyonlara devam ederiz” diyerek tüm kapıları kapatmıyorken, bozuk plaklar hâlâ “AKP savaş diline teslim oldu” nakaratını çalıyor. Bu hükümet Oslo’da Kandil’le görüşürken de, İmralı’da Öcalan’la anlaşırken de aynı bozuk plak “AKP savaş diline teslim oldu”, “Başbakan milliyetçiliğe oynuyor” şarkısını çalıyordu.
İşte bu adaletsizlik, işte bu katiller ve mağdurlar arasında seçme yapan vicdansız algı seçicilik, işte bu hiç de ikna edici olmayan Erdoğan-Çiller benzetmeleri, PKK’nın resmî efsanelerine teşne gönüllü aptallıklar, barış kelimesini aşırı anlam kaybından öldürmekle kalmadı, barış isteyenlerin seslerini de hükümsüzleştirdi. Söylenecek şey basitti hâlbuki:
Bu da PKK’nın Uludere’si. Hem de sınırda kaçakçılık yaparken değil, tarlasını sulamaya giderken vuruldu köylüler. Türk uçakları, köylüleri, “Ahmet’i, Mehmet’i seçemeyip” vurmuştu, PKK’nın militanları kendilerini seçecek diye 50’li yaşlarda üç İzmirli çiftçiyi seçerek, bilerek, başlarından vurdu.
Eğer PKK’nın, tesadüfen önüne çıkmış bu üç İzmirli köylüyü ezip geçmesi bile sizi dehşete düşürmüyorsa, hâlâ “PKK’nın da tabii son dönem stratejisi çözümün önünü kapatıyor” gibi kan dondurucu soğukkanlı analizlerle, “Ama Kürt sorununu çözmezsen olur bunlar”la avunabiliyorsanız, PKK’nın sizin haklarınız için üç beş yaşlı çiftçiyi 90’ların JİTEM’i misali infaz etmesi bile sizde bir mide bulantısı hissi yaratmıyorsa barış için, çözüm için yapabileceğiniz tek hayırlı şey kalmış demektir: Susmak.
Belki sessizliğiniz, bu gürültünüzden daha adaletli gelir kulaklara.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış, Demokratik Toplum ve Demokratik Sosyalizmin İnşası.. 31.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKızışan Ortadoğu ve Amerikan sağında ihtilaflar 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUBir uğraktır sevgili… Bir durak olsa bile! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÇözüm Süreci’nin künhüne vakıf kaç kişi var? 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİPlazma Toplumu: Bir sinyal okyanusunda yüzen balıklar gibiyiz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan çok beğenmiştir… 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasLiderleri neden ‘insan üstü’ gibi görüyoruz 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRAktaş serbest, Özer niye tutuklu? İşte skandalın kanıtı 3 rapor 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSurvivor entelektüel! 30.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRCezaevinden yükselen çığlık: Yaşamak istiyorum! 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuAnkara neden huzursuz? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANSiyaset kulislerinde konuşulan baskın seçim senaryosu… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın kaçınılmazlığı… 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSıfır oranlı gelir vergisi neden uygulanmıyor? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokratların çilesi 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYATürk futbolunun acı gerçeği: Kendimiz çalıp kendimiz oynuyoruz 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBüyük hesaplaşmaya doğru 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİTasarruf edilecek makam aracı bulunamamış mı yani? 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon yol temizliği için harekete geçmeli 29.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluGerçekten “adrese teslim” kadro ilanı, memurken başka yerde okuma rahatlığı ve yandaş medyanın “ezbe 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİR"KILIÇ KININDAN ÇIKARSA!" 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Baba Evi’nde Yarenlik… 28.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgünİsrail hedefine ulaşırken… 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden çürüyor ve çürüme neden durdurulamıyor? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: İtalya-Güney Tirol Özerk Bölgesi 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciTefeci faizi gerçek ama nedeni ne? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİslam ülkelerinin liderleri de acaba bir gün utanır mı? 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNHepimize Yetecek Evrensel Bir Utanç 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKKM kasıtlı bir uygulamaydı, kastı da zengine servet transfer etmekti 27.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNAK Parti’den yeni tarzı siyaset: seçmeni kazanamıyorsan seçileni kazan 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. Yılmazİpe un serme komisyonu mu? 21.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu17 Ağustos ve 6 Şubat niye akılları başa getirmedi? 18.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçDiyanet anayasaya aykırı bir hukuk rejimi öğütleyemez! 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANBitmeyen CHP tartışmaları (II): Yelin kayadan toz koparması 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayEnflasyon raporu: Faiz, fiyatlar, sofradan eksilen tabaklar 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.08.2025
23.08.2025
20.08.2025
18.08.2025
16.08.2025
13.08.2025
11.08.2025
9.08.2025
4.08.2025
2.08.2025