Yıldıray OĞUR
Ferzad Kemanger İranlı bir Kürt öğretmendi. 2007 yılında PJAK üyesi olduğu için tutuklandı. Af Örgütü’nün kayıtlarına da giren işkenceler gördü. İran’ın yakaladığı PJAK üyelerine verdiği ceza belliydi. Ölümü beklerken hapishanede yazdığı son mektubunda organlarını bağışlamayı vasiyet ederken şöyle demişti:
“Hangi dili konuşuyor olursa olsun, kalbimin bir başkasının göğsünde atmasına izin verin. Kalbimin bir çocuğun göğsünde atmasına izin verin ki bir sabah yapabildiğim kadar yüksek sesle ve anadilimde -Kürtçe- haykırabileyim: Bu uçsuz bucaksız dünyanın bütün köşelerine, bütün insanlığı sevme mesajını taşıyan bir rüzgâr olmak istiyorum.”
2010 yılında diğer beş Kürt öğretmenle birlikte idam edildiğinde sadece 34 yaşındaydı.
Bir yıl sonra PJAK İran’daki askerî mücadelesini bitirip, gerillalarını sınır dışına çektiğini açıkladı.
4 yıl sonra ise Kemanger’in adı, vasiyetine çok yakışan bir yere verildi. Diyarbakır Bağlar’da bir ilkokula. Özel Okullar’da Kürtçe eğitime izin veren düzenlemenin ardından Belediye, Kürdi-Der tarafından Kürtçe özel ilkokul izinsiz olduğu için mühürlendi. HDP İl Başkanı öncülüğündeki kalabalık mührü kırıp okula girdi. Bu sahneler üç kez tekrarlandı. Gerilim günlerce sürdü.
Milli Eğitim Bakanlığı, son tarihi 1 Eylül olan okul başvurusu tarihinin geçtiğini, eğer başvuru yapılırsa okula izin verilebileceğini açıkladı. Kürdi-Der öncülüğünde aralarında vekillerin olduğu kalabalık bir grup valiliğe okul için gerekli belgeleri götürdü. İki müfettiş gelip okulu inceledi. Fiziki eksiklikler bildirildi. Sınıf sayısı 3’ten 4’e çıkarıldı. Ve okul önceki gün MEB’e bağlı özel okul statüsünde yeniden açıldı. 1.5 aylık bir gecikmeyle.
100 öğrencisi olan ilkokulda çocuklar okuma-yazma, matematik, hayat bilgisi, resim, müzik derslerini anadilleri olan Kürtçe olarak görecekler.
Tam Ferzad Kemanger’in istediği gibi.
Diyarbakır’da Ferzad Kemanger İlkokulu resmen açılırken, PKK’nın Türkiye’de çözüm sürecini bitirip yeniden savaşın başlayacağı konuşuluyordu. PJAK güçlerini İran’dan çeken Cemil Bayık, okulun açılmasından kısa bir süre önce Türkiye’den çekilen PKK’lıların geri döndüğünü bile açıklamıştı.
Halbuki geri çekilme kararını hükümet ya da Öcalan’dan değil, bundan iki yıl önce Kandil’de Türkiye’den gelmiş yüzlerce gazeteci önünde Bayık’ın selefi Murat Karayılan’dan duymuştuk:
“Devam eden hazırlıklar temelinde geri çekilme, 8 Mayıs 2013 tarihinde başlayacaktır. Geri çekilme, kademeli gruplar halinde planlanmış olup, gerillanın hareket tarzı, gizliliği ve disiplini temelinde mümkün olan en kısa sürede tamamlanması hedeflenecektir.”
Karayılan, çekilirken müdahale edilmemesi dışında hiçbir şart öne sürmeden, süreci başlatacak ilk adım olarak geri çekilmeden bahsettiğini gazetecilerin soruları üzerine teyit etmişti.
Zaten sürecin üç aşamadan oluştuğunu da Türkiye kamuoyu hükümetten ya da Öcalan’dan değil, ilk kez Kandil’den duydu.
Karayılan, birinci aşamayı da bizzat kendisi tarif etmişti: “Uygulanmakta olan ateşkes ve gerilla güçlerimizin başarılı bir biçimde geri çekilmesiyle birlikte birinci aşama sona erecek ve ikinci aşama başlamış olacaktır."
İkinci aşamada ne olacağını da:
“İkinci aşama, sorunun kalıcı çözümü için, daha çok devletin ve hükümetin yükümlülüklerini yerine getireceği aşamadır.”
Peki PKK geri çekildi mi? Hayır. Hem de Şengal’de, Maxmur’da, Kobani’de askerî güce ihtiyacı varken. Hatta çekilen güçlerinin geri döndürüldüğünü açıkladı.
Peki neden? Anadil için ya da özerklik için değil, içinde IŞİD, Rojava geçen belirsiz pek çok gerekçe göstererek.
Peki devlet ne yaptı? Devletin yaptıkları biraz Ferzad Kemanger okulunun hikâyesine benziyor. Yavaş, bürokratik ama sonunda atılan adımlarla.
Hazıra konup Cahit Bülent’in Kürdistan’dan Notlar bloğundaki herkese tavsiye Politik Kürtler yazısından bir alıntıyla özetleyelim:
“Hiçbir şey yapmıyor dedikleri hükümet, süreç başladıktan sonra Hatip Dicle dahil olmak üzere, KCK’li siyasi tutsakların serbest bırakılmasını sağladı. Demokratikleşme paketiyle ilkokul çocuklarına zorla okutturulan faşist and kaldırdı. Kürtçe harf yasağını kaldırdı. Bugün Kürdistan’daki bütün belediyelerin üzerinde çift dilli tabelalar var. Adları değiştirilip, Türkçeleştirilen mahalle ve köylerin isimleri Belediye Meclisi kararıyla değiştirilebiliyor. Daha geçen gün Van’da İpekyolu Belediyesi onlarcasının Kürtçe ismini kullanmak için karar çıkardı. Özel okullarda Kürtçe eğitim serbest, ilkokul dördüncü sınıflarda Kürtçe seçmeli ders almak mümkün. Devlet çok çok az sayıda da olsa, Kürtçe öğretmenleri için ilk defa kadro açtı, atama yaptı. Göreve çağrılan 'Seküler Güçlerin' aşiret reisi diye aşağılamaya çalıştıkları Irak Kürdistan Başkanı Mesud Barzani, Şivan Perver’le Diyarbakır’a geldi. Kantar Kavşağı’nda Diyarbakırlılara Kürtçe barışa destek çağrısında bulundu. Çözüm iradesini ortaya koymanın en önemli adımı yasal zemindir diyorlardı. Hükümet barış sürecinin yasal zeminini oluşturdu. Resmî Gazete'de yayınlandı. Öcalan bunu tarihî bir adım olarak karşıladı. Bakanlar kurulu kararı ile süreci yürütecek kurullar tek tek belirlendi. Bütün bunlar olurken Devlet heyeti Öcalan’la görüşmeye devam etti, yol haritası üzerinde çalıştı. HDP’li vekillerden oluşan İmralı heyeti defalarca Kandil’e ve İmralı’ya gidip geldi. TRT Şeş ve yüzlerce öğretmen yetiştiren üniversitelerdeki Enstitülerden bahsetmiyorum bile...”
Bu iki yılda iki tarafın yaptığı en iyi şey ise çatışmaya girmemek, ateşkese saygı duymak oldu. Devlet iki yıldır operasyona çıkmadı.
Ama PKK bu sırada karakolları taciz etmeye, yol kesmeye, mahkeme kurmaya devam etti. Şehirlerde milisler örgütledi. Ve 6/7 Ekim’de bu şehir milislerinin başlattığı olaylar büyük bir felaketle sonuçlandı.
Ardından “Mahkûm değiliz”den, “seküler güçler göreve”ye kadar epey büyük laflar edildi. Ağır sözler söylendi. HDP kapatılacak diye şayialarla ortam zehirlenmeye çalışıldı. Hedef gösterildik lafları havada uçuştu. (Hedef göstermek deyince Kandil’in meşhur isimlerinden biri yıllar önce JİTEM’in vurduğu bir Kürt aydını için lümpenliğin dibine vurup “Bu gibilerin üstüne de halk işeyecektir. Ya canlısının üstüne ya da mezarına!” diye bile yazdı.)
Ama ne söylendiyse söylendi, kimse o son cümleyi kurmadı.
Dün Yeni Şafak’ta Süleyman Seyfi Öğün’ün yazdığı gibi:
“Ama konuşmalarda açık kapı bırakan son vurgu; yâni 'süreci bitiren taraf biz olmayacağız' vurgusu, bana her şeyden daha önemli gözüküyor. Bu vurgu, sürecin her şeye, hattâ tarafların bizzât kendisine karşı da çalıştığını, işlediğini gösteriyor. Yâni, süreç son derecede nesnel bir tabana oturmuş durumda.”
Çözüm süreci büyük bir badireyi daha atlattı. Sürecin üzerine oturduğu o nesnel taban hâlâ yerinde duruyor çünkü.
Yakaladığı Kürt öğretmenleri idam eden İran’da silahlı mücadeleyi bitirip, gerillalarını çeken PKK’nın, o öğretmenin adıyla Kürtçe okul açılan (1.5 ay gecikmeyle de olsa) Türkiye’de savaşı başlatmasının bir nesnel tabanı yok çünkü.
Hükümetin de bunca badireden, politik riskten sonra, dün Al Jazeera’dan Sümeyye Ertekin’in nabzını tuttuğu Trabzon’da bir ayakkabı boyacısına "Akan kan dinecekse, Öcalan’ı evimde de misafir ederim” dedirten toplumsal destek, her şeye rağmen sürerken süreci bitirmesi nesnel değil. Ama AKP muhalifliğinden savaş kışkırtıcılığına kadar gelen bir grubun hayallerini süslediği kesin.
Dün Cemil Bayık da tonunu yumuşattı ve AKP’yi “halkın umuduyla oynamakla” suçladı. Bu kadarlık romantik bir sitemi kaldırabilir süreç.
40 bin insandan sonra son düzlükte, 50 insan daha kaybettik. Boşu boşuna, hunharca işlenmiş cinayetlerle.
Ama çözüm süreci devam ediyor. Belki Ferzad Kemanger İlkokulu’nda okuyan çocuklar, Yasin Börü Lisesi’ne gider. Sonra da Musa Anter Üniversitesi’ne…
Ferzad Kemanger idam edilmeden önce yazdığı mektuba Samed Behrengi'nin Küçük Kara Balık’ından bir alıntıyla başlamıştı. Onunla bitirelim:
“Bir zamanlar annesiyle ırmakta yaşayan küçük bir kara balık vardı. Annesinin bıraktığı on bin yumurtadan bir tek bu yavru balık kalmıştı. Küçük Kara Balık bir gün annesini uyandırdı: 'Buralardan gitmeliyim.' Annesi sordu: 'Nereye gideceksin?' 'Gidip ırmağın sonunu görmek istiyorum'...”
Yazarlar
-
Taha AkyolDemirtaş’a tahliye 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAAİHM Kararı Kesinleşti; Demirtaş’ın Özgürlüğü, Demokratik Cumhuriyetin Vicdanıdır... 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanDemirtaş kararı sonrasında iktidar ‘Terörsüz Türkiye’ sınavında… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSırada Nijerya mı var? 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'nin doldurduğu öbür boşluk 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBahçeli haklı: Ok yaydan çıktı bir kere… 5.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSiyasetin altın kuralını unutanlara hatırlatırım 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Öcalan misyonu” 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTYüzde altmış, üç yüz kişi mi? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciFiyatı zengin siyaseti de fakir belirliyor 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜREmniyet’in yazısı ortaya çıktı! Bahis baronu nasıl kaçtı? 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENTam 16 yıldır beklenen samimiyet! 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZHak, özgürlük mücadelesi – Devletin güvenliği siyaseti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUZombileşmiş bir toplum 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRYapay zekâya yatırım yapılıyor, ekonomiyi değiştiriyor ama insanlar neden daha yalnız hissediyor? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEGemi batarken… 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞEnflasyonun maliyeti daima enflasyonla mücadele maliyetinden büyüktür 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞMUHALEFETTE “DEĞİŞİMCİ”, 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMünfesih terör örgütü 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLU31 Mart’tan 19 Mart’a neler değişti? 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt siyasetinin eleştirisi: Pragmatizm ve “kutsal liderlik” arasında sıkışmak 1.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYa casus ya kayyım… 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİAkademi hakikatin peşinde midir? 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraAmalı Fakatlı 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERMea Culpa 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkan'Casusluk' dosyasında ne var? 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCumhuriyet 'ilan' ve 'inşa' edilen bir devlet şeklidir 30.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBu bir haber değildir: Türkiye, doğal alan kaybında birinci 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm süreci… Yüzlerde hâlâ niye kaygı ifadesi var? 27.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHukuk binasını yıkmayın efendiler 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalProtestolar Amerika’yı sallıyor (mu?) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTKürt siyasi temsili sorunu 19.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar dışarıda güvercin içeride şahin: Neden? 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAMilli takım ışık saçtı: Maçın kahramanını açıkladı 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları






















































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.11.2025
29.10.2025
27.10.2025
21.10.2025
18.10.2025
13.10.2025
11.10.2025
8.10.2025
6.10.2025
4.10.2025