Aydın Ünal
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin en bariz özelliği istikrar. 24 Haziran akşamı sandıklar açıldığında ve adaylardan biri yüzde 50’yi aştığında Türkiye’yi 5 yıl boyunca idare edecek hükümet de belirlenmiş olacak.
Eski sistemde cumhurbaşkanının görevlendirmesi, hükümetin kurulması, cumhurbaşkanının onaylaması, TBMM’de hükümet programının okunması, güvenoyu derken haftalar geçiyordu. Bir de sandıktan koalisyon çıktıysa hükümet kurulması bazen aylar alıyor; hükümet kurulsa bile ömrü birkaç yılı geçemiyordu.
Yeni sistemde istikrarı sadece parlamento ile cumhurbaşkanı arasındaki uyumsuzluk bozabilir. Hem cumhurbaşkanının, hem de parlamentonun ülkeyi seçime götürme yetkisi var. Parlamentoda cumhurbaşkanı karşıtı bir çoğunluğun oluşması ülkenin tekrar seçim yaşamasına, istikrarın bozulmasına yol açabilir.
Yeni sistemde istikrarı hedef alabilecek tek risk olan parlamento-cumhurbaşkanı uyumsuzluğunu gidermek için, cumhurbaşkanının mensubu olduğu partinin parlamentoda çoğunluğu elinde bulundurması hayati önem arz ediyor.
24 Haziran seçimlerinde önümüzde 2 pusula olacak. Birinci pusulada cumhurbaşkanını, ikinci pusulada parlamentoyu seçeceğiz.
Muhalefet daha şimdiden, 2 pusula üzerinden propagandaya başladı. Önümüzdeki 2 ay boyunca, cumhurbaşkanı ve mensubu olduğu partiyi ayrıştırmak adına açık ve gizli epeyce propaganda yapılacağı görülüyor.
“Cumhurbaşkanlığında Recep Tayyip Erdoğan’a verebilirsiniz; ama diğer pusulada şu partiye, bu partiye verin” gibisinden bir propaganda hem istikrara, hem de AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’a kurulan açık bir tuzaktır.
Ne AK Parti’yi Recep Tayyip Erdoğan’dan, ne de Recep Tayyip Erdoğan’ı AK Parti’den ayrı düşünmek mümkün değildir.
“Cumhurbaşkanlığında zaten AK Parti’nin Genel Başkanı Erdoğan’a oyumu verdim; diğer pusulada da başka partiyi sevindireyim” şeklindeki bir yaklaşımın yaygınlaşması, yani seçmenin ayrıştırma tuzağına düşmesi, hem Meclis’in çalışmalarını kilitler, hem de cumhurbaşkanının çalışmalarını yavaşlatır. Bu tuzak, ülkeyi yeniden seçime bile taşıyabilir.
24 Haziran seçimlerinde ilk pusulada mührü Recep Tayyip Erdoğan’ın isminin ve resminin bulunduğu bölüme; ikinci pusulada ise, ittifak alanının içindeki AK Parti bölümüne basacağız.
24 Haziran’a kadar AK Parti’nin sahada en fazla üzerinde durması gereken konu da esasen budur. Pusulaları ayrıştırmaya yönelik başlatılan gizli ve açık propagandanın önüne geçmek için, bu tuzağı bozmak için, bugünden çalışmalara başlamak gerekiyor.
24 Haziran akşamı inşallah Recep Tayyip Erdoğan’ın zaferiyle birlikte AK Parti’nin parlamento zaferini de kutlayacağız.
- Mizah o mizah!
- Seçim öncelerinde ortaya çıkan ve yaptıklarıyla kendilerini küçük düşüren aday adayı tiplemelerini kaleme aldığım önceki yazım epeyce istismar edildi. Bir yazar için en büyük talihsizlik, yazdığı mizah yazısının mizah olduğunu açıklamak zorunda kalması olsa gerek. Sol muhalefetin ve FETÖ’cülerin yazıyı sanki ciddiymiş gibi çarpıtmalarını anlamak mümkün, karakterleri bu; ancak, AK Parti’ye sonradan tutunmuş ve ne yazık ki siyaseti içerden kemirmeye çalışan ahlaksız trol güruhu, sanki AK Parti böyle aday adaylarını aday yaparmış gibi yazımı ifşa, itiraf, özeleştiri gibi yansıtma hafifliğine düştüler. Kendileriyle dalga geçtiğim aday adayı tipi eski siyasette kaldı. Şimdi değil AK Parti, diğer partiler bile bu aday adayı tiplerini yanlarına yaklaştırmıyorlar. Kısacası, mizahtı o yazı, mizah!
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.11.2024
16.04.2024
6.01.2020
10.12.2019
21.01.2019
10.01.2019
3.02.2019
31.12.2018
27.12.2018