Ayhan AKTAR
Eski Dışişleri Bakanlarından rahmetli Turan Güneş, yıllar önce “Avrupa Birliği, bir Briç Kulübü gibidir. Oraya briç oynamayı bilmeyen giremez. Briç Kulübü’nde, pişpirik oynayacağım diye tutturmanın âlemi yoktur” demişti.
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Gül’ün sulandırılmış hâli ile şike yasasını onaylayacağı açıklamasından sonra mahkeme şikeden tutuklu bazı futbolcu ve yöneticileri salıverdi. Amigolar cezaevinin önünde sevinç gösterileri yaptılar, bazı kulüp başkanları kararı alkışladılar. Oysa 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nin tahliye kararları, kendi iradesinin altına dinamit koyan TBMM’ye verilmiş bir cevap gibiydi. Düşünün, nisan ayında bir yasa çıkıyor. Savcı olarak siz bu yasaya uygun soruşturmaları yürütüp iddianame hazırlıyorsunuz. Bazı kulüp yöneticilerini ve futbolcuları şikeden tutukluyorsunuz. Kısacası, “kötü adam” oluyorsunuz. Sonra siyasi irade baskılara boyun eğiyor ve bence “kendi ayağına ateş ederek” yasayı değiştiriyor. Kendinizi, “aldatılmış gibi” hissetmez misiniz? Artık şike soruşturmasını yürüten savcılığın ve 16. Ağır Ceza’nın büyük ölçüde etkisiz hâle getirildiğini söyleyebiliriz.
Şimdi etkisizleştirme operasyonunun ikinci adımı olarak UEFA hedef alınıyor. Dikkat ederseniz, şike iddianamesi açıklandıktan sonra herkes suspus oldu. Basındaki değerlendirmeler iki gün sonra bitti. Çünkü iddianame iyi yazılmış ve hukuken sağlam duruyor. TBMM’de yapılan değişikliklerle delinse bile, UEFA nezdinde iddianame ciddiyetini koruyor.
Türkiye’yi yöneten kadroların en önemli korkularından birisi “ecnebiler ne der?” korkusudur. Bizimkiler, uluslararası kuruluşların kararlarından çok çekinirler. Şike konusunda çıkacak UEFA kararı, bazılarının korkulu rüyası oldu. Bu nedenle, futbol mafyası basındaki işbirlikçileri ile birlikte UEFA’nın şike konusunda yetkiyi bizim federasyona bıraktığı palavrasını yaygınlaştırıyor. Yâni Avrupa’da futbolun kurallarını en ince ayrıntısına kadar belirleyen UEFA, şike konusunda işi bizim federasyona mı bırakacak? Buna inanmak mümkün mü?
Efendim, sözde bir UEFA yetkilisi şöyle demiş: “Türkiye Futbol Federasyonu’nun kendi içinde alacağı kararlar UEFA’yı ilgilendirmez. Ancak UEFA’yı ilgilendiren konuların başında, UEFA’nın tertip ettiği müsabakalar vardır. Örneğin, Avrupa kupalarında yapılan şike kokan maçlar ya da oyuncuların dopingli çıkması. Bizi bunlar ilgilendiriyor. TFF’nin aldığı kararlar ve içerdiği konular onları ilgilendirir. Küme düşürülüp düşürülmeyeceği de TFF’nin kararıdır” (haber7.com, 12 aralık).
Yâni bu palavra habere göre, UEFA yetkilisi “Türkler, kendi liglerinde kafalarına göre takılabilirler. Şike falan da yaparlar. Ama Avrupa’da böyle şeyler olmaz” demiş. Kısacası, psikolojik operasyon tam gaz gidiyor.
Kulüpler Birliği toplantısında, Fenerbahçe’nin Başkan Vekili Nihat Özdemir sulandırılmış şike yasasının bile kendilerini tatmin etmediğinden dem vurarak şunları söylemiş: “Eski yasa ile yeni yasa arasında fazla bir değişiklik olduğunu düşünmüyoruz. Bizleri temsil eden Futbol Federasyonu’ndan şunu rica ediyoruz; küme düşme kaldırılsın. Fenerbahçe’siz Süper Lig ağır darbe alır. Bu konuda anlayış bekliyoruz” (Hürriyet, 10 aralık).
Sn. Özdemir’in bahsettiği “ligin ağır darbe alması” meselesi, herhalde yayıncı kuruluşun Federasyon’a ve oradan da kulüplere verdiği paranın azalması demek oluyor. Nihat Özdemir, futbolseverlere aslında şunu söylüyor: “Fenerbahçe ve diğer yedi takım küme düşürülür ise ligin değeri düşer. Futbol ekonomisi yara alır. Bu nedenle, şaibeli futbola aynen devam edelim ve UEFA da buna karışmasın. Bizeannemizin ligi yeter. Zaten bu kafa ile Avrupa liglerinde başarı umudumuz yok. Aman, ekmeğimizle oynamayın!”
Basında sürdürülen psikolojik operasyon UEFA’nın da kulağına gitmiş olmalı ki, meslekten hukukçu olan UEFA Genel Sekreteri Gianni Infantino’nun Anadolu Ajansı’na verdiği demeç şöyle:
“İddianameyi inceliyoruz ve Türkiye Futbol Federasyonu ile istişare halindeyiz... Bu mesele çok ciddi görünüyor ve gerçekten çok mühim. Çözülmesi gerekiyor, çünkü böyle icraatlar futbolun içinde olamaz... Eminim, TFF ne yapması gerektiğini bilecektir.” Süreci izleyerek, UEFA olarak kendi yollarını çizeceklerini anlatan Infantino, iddianame hakkında ön bilgiler aldıklarını ve İngilizceye tercümesinin devam ettiğini dile getirmiş (t24.com, 16 aralık).
Anlaşılan, UEFA palavralara pabuç bırakmıyor! UEFA’ya “Şike konusunda bizi idare edin” demek, bence “Bizim mahallede futbolunda üç korner, bir penaltı ederdi. Bırakın, biz böyle oynayalım” demekten farksızdır. UEFA, Briç Kulübünde pişpirik oynamak isteyenlere kapıyı gösterecektir. Hiç merak etmeyin!
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.02.2016
25.01.2015
3.01.2015
19.03.2014
30.11.2012
29.11.2012
28.11.2012
30.04.2012
16.04.2012
9.04.2012