Doğan AKIN
"Bazen soruyorum kendime; 'Bu ülkede kepaze olmadan yaşlanmak neden mümkün değil' diye..."
Bu satırlar, Markar Esayan'a ait. Yeni Şafak'taki köşesinde "medya eleştirilerinin itibarsız" olduğunu da öne sürdüğü "Medya Şirretliği" başlıklı yazısından.
Ülkeyi bilmem, ama medya seçkinleri için isabet kaydeden bir soru bu; medyada kepaze olmadan yaşlanmak neden mümkün değil?
Ve Markar Esayan'ın hikâyesi, cevap seçenekleri arasında ışıl ışıl parlıyor.
Defalarca niyet edilip vazgeçilmiş bir yazı bu.
Neden, bugün epey uzayan bu yazıdan defalarca vazgeçildi?
Nihayet, "dün neler yazmıştın, bugün neler yapıyorsun" diyecek, yakın zamanlara kadar "aşağılık kompleksli, tek adam zihniyetli, kibirli, totaliter" ve daha bir dizi sıfatla da andığı bir Başbakan için kat ettiği mesafenin karşılığı ne olabilir, sorusunu önüne koyacaktınız. Ama şu kısacık zaman yolculuğunda o kadar çoğaldılar ki, özel olarak hiçbirinin önemi kalmadı.
Doğrusu, cevap arayan bir soru da yoktu ortada. Başbakan için kat edilen mesafenin karşılığı ne olabilir ki? Artık "devlet adamı" gibi konuşmalarla çıkılan malum televizyon kanallarında sürekli ağırlanmak, midenin akla ve vicdana karşı medyada gelenekselleşen zaferi ve belki de kendini Başbakan'la aynı kadrajda gören gelecek hayallerinden başka ne olabilir?
Yanlış anlaşılmasın, Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında iyi düşüncelere sahip olmak değil mesele. Zaten kendisi de bir "koalisyon" olan insan için salt iyi veya salt kötü düşünceler ne kadar sağlıklı olabilir? Ve düşünceler elbette değişir, gelişir.
Mesele, neyi veya kimi savunduğunuz değil, bunu ne için yaptığınız? İşte Esayan da, bu soruyu meşru kılan epey acıklı bir hikâye olarak cereyan ediyor.
'Porno' yalanına tenezzül
AKP üç genel seçim, iki yerel seçim, iki de referandum olmak üzere sandıktan peş peşe yedi zaferle çıkmış, önümüzdeki ilk seçimin de favorisi olan, kudretli bir parti. Ancak meşruiyetini sandıktan alan bu kudretin, Gezi Parkı ve 17 Aralık süreci örneklerinde olduğu gibi birçok meselede "kaba kudret"e de dönüştürüldüğüne tanık oluyoruz.
Bunun son örneğini; interneti, internette haberciliği yürütmenin gözetimi altına almaya yönelen, internet kullanıcılarının trafik bilgilerini yargı kararı olmadan yürütmenin emrine amade eden yasada görüyoruz.
Markar Esayan, geçen hafta bu yasayla ilgili olarak Yeni Şafak'taki köşesinde iki yazı kaleme aldı. Bu yazıya da neden olan iki yazı.
Esayan bu yazıların "Takıntıma dokunma" başlıklı (12 Şubat 2014) ilkinde, kendi ağırlığıyla yuvarlandığı uçurumun en dibine inebildi, kendisinin kullanmayı çok sevdiği ifadeyle en "kepaze" çarpıtmalara tenezzül edebildi.
Esayan, yazısında önce, 2011 yılında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nun (BTK) uygulamaya koyduğu internete devlet filtrelerine karşı yapılan protestoları hatırlatıyor ve"ortalığın 'pornoma dokunma'lardan geçilmediğini" öne sürüyor. Oysa, protestoların önemli nedenlerinden birisi, BTK Başkanı Tayfun Acarer'in de kabul ettiği "kararda yanlış anlamalara yol açacak ifadeler"di. Zira, yeni uygulamayla devletin ücretsiz sağlayacağı filtreler sayılırken "çocuk" ve "aile" filtrelerinin yanı sıra bir de "standart" profilden söz ediliyordu. Ancak "standart" profilin, "yeni bir filtre olmadığı, hiçbir filtreyi kullanmak istemeyen kullanıcıların mevcut internet düzenini sürdürmesi anlamını taşıdığı" daha sonra açıklandı. BTK, "standart profil"in yanlış anlamalara yol açan bir isimlendirme olduğunu kabul etti ve zaten daha sonra bu ifade kullanılmadı.
Aynı yazıda "özgürlükleri pornoya indirgeyen bir sığlık sergilendi" ifadesini de kullanabilen Esayan, o sıralarda nerelerde dolaşıyordu da "ortalık pornoma dokunma"lardan geçilmiyordu" acaba?
Porno ve müstehcen içerik yıllardır yasak
Esayan, yazısının devamında aynı "kepaze" çarpıtmayı yeni yasayı savunurken yaptı ve yeni düzenlemeleri eleştirenlerle sözüm ona "Pornomuza' kesinlikle dokunmuyorlar" diye alay etmeye yeltendi.
Peki neden "kepaze" bir çarpıtma?
Birincisi; yeni yasa veya 2011'deki internet filtrelerinden bağımsız olarak pornografik içeriklere Türkiye'den erişim, idare ve yargı tarafından bulunduğu her noktada engellendi, engelleniyor.
İkincisi; Mayıs 2007'de yürürlüğe giren 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun uyarınca, bırakın "pornografik" içeriği, bir yayının "müstehcen" bulunması durumunda bile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB), yargı kararına ihtiyaç duymadan, derhal, doğrudan erişim engellemesi yapabiliyor, yapıyor. Bu tür içerikler için hiçbir yeni yasal düzenlemeye ihtiyaç bulunmuyor.
Yani internette özellikle haberciliğe yargı denetimi dışında kısıtlamalar getirecek bir düzenleme için Markar Esayan ve maiyetteki gazetecilerin divana uzanmış gibi sayıkladıkları "pornografi"nin, ne internet filtreleriyle, ne de yasal düzenlemelerle hiçbir ilgisi yok. Yoksa, tövbe estağfurullah, Başbakan Erdoğan "Deniz Baykal görüntülerini yayından derhal kaldırttığını" ilan ederken yalan söylüyor ya da yasadışı bir iş yaptığını mı itiraf ediyordu! Elbette hayır, sadece 2007'den beri yürürlükte olan yasanın verdiği yetkiler kullanımıştı.
'Pornomuza kesinlikle dokunmuyorlar' alayı
Esayan'ın, yeni yasaya ilişkin önemli bir iddiası var. Kimsenin içerikle ilgilenmediğinden hareketle "Lüzumsuz bir şey yaptım ve yasayı inceledim" diyor. İncelemeden çıkardığı sonuçlardan biri, yukarıdaki "porno" tenezzülü bölümünü de içeriyor, okuyalım:
"Bugünkü internet yasa tasarısına (yasalaştı, D.A) gösterilen tepkinin de nedeni yasanın içeriği değil, şu anki darbe süreci içinde işlevsel bulunmuş olması. Hep aynı üç kişiyle görüşüp açıklama yayınlayan Human Rights Watch (HRW) gibi kurumların açıklama yaparak aynı dalga boyuna düştüğüne bakmayın. Yasada düşünce ve ifade özgürlüklerini paramparça edecek, bizi engizisyon çağına geri götürecek, kız çocuklarını tekrar toprağa gömeceğimiz bir kötücüllük yok. Hele hele 'pornomuza' kesinlikle dokunmuyorlar."
Yasadan çıkardığı diğer sonuçları ikinci yazısında anlatıyor. "Algıları Ayarlama Merkezi'nden İnternete: Ya Benimsin ya da Kara Toprağın" başlıklı bu yazı (13 Şubat 2014) şu satırlarla başlıyor:
"Ve pek tabii ki, internet yasa tartışmalarını, içinde bulunduğumuz 17 Aralık ve seçim sürecinden ayrı düşünmeyeceğiz. Dün özetlediğim 'Düşman ne yaparsa karşı çık' şablonu dışında, İnternet Yasası'ndaki değişikliklere bu şiddetli itirazın ve Sayın Gül'e tam saha presin stratejik bir anlamı var."
'Totaliter Erdoğan'ın supabı vesayet'
Esayan'ın yazısındaki bu pozisyon tarifinden sonra, sıra yasaya itiraz edenlerin "zekâ"larına "ağlak kampanyaları"na geliyor. Okuyalım:
"Şimdi de, Sayın Gül üzerinden ağlak bir kampanya var yasanın veto edilmesi için. Hani o kadar zekâ ile dolular ki, arka planı bir kendilerinin gördüğünü düşünüyor olmalılar ya da çaresiz... Sanki Cumhurbaşkanı Gül, yasanın içeriğini anlamaktan, değişikliğin üzerine oturduğu siyasi bağlamı fark etmekten aciz..."
Esayan, yeni internet yasasına muhalefet ve veto talebini, "Gül'ün yasayı anlamaktan aciz olduğu varsayımına" tercüme ediyor.
İddianın tuhaflığı bir yana, kendisi bu çizgide biri mi peki?
Esayan'ın tenezzül ettiği lisanla, araya "parça" atalım. Şu satırlar, "Esayan'ın Taraf versiyonu"ndan, tarih 6 Ağustos 2012:
"Gül, Erdoğan’ın ustalık döneminden hiç memnun değil. Kibirli ve özgüven patlaması hâlindeki totaliter tavır ve tercihleriyle, AK Parti’nin reformcu misyonunu kaybettiğini, pek çok fırsatın kaçırıldığını, özellikle şike, Uludere, kürtaj vs. gibi konularda ciddi hatalar yapıldığını düşünüyor. Erdoğan’a içten içe çok kızdığına eminim doğrusu.
(...)
Vesayet baskısı Erdoğan’ın totaliter yönünü kontrol altında tutan bir emniyet supabıydı. O dönem ile bu dönem arasında vefanın yorumlanmasını sağlayacak şartlar da tamamen farklı."
Bu mazi artığı da ne böyle! Daha dünkü Esayan, bugünkü Esayan'a ne yapmaya çalışıyor? Sanki Gül kendisini ifade etmekten "acizmiş" gibi onun düşüncelerini yazmış, Erdoğan "totalitermiş" ve "vesayet baskısı" Erdoğan totaliterizmine karşı bir "supap"mış!
Yasanın en önemli sorunu yazıda yok
"Bir-iki sıkıntı olduğunu, incelemeyi sürdürdüğünü" söyleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den farklı olarak Esayan yasada hiçbir sorun görmüyor. Yasanın öngördüğü şekilde kişilik hakları ve özel hayat ihlallerinin sanal alemde engellenmesinden daha doğal ne olabileceğini söylüyor. İhlal varsa elbette engellenmeli. Ama kim engelleyecek? Bir hukuk devletinde yargı dışında bir ifade özgürlüğü denetimi olabilir mi?
Yasa tam da bu noktada sorunlu. Ve tam da bu nokta, "yasayı incelediğini" öne süren Esayan'ın yazısında yok! Yani yasayla getirilen, "özel hayat ihlali olduğu düşünülen ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Telekomünikasyon İletişim Başkanı'nın emriyle doğrudan ve derhal içerik çıkarma yetkisi", yasayı eleştirenlerin zekâlarıyla sözüm ona alay eden Esayan'ın incelemesine takılmamış.
Hükümetin atadığı bir bürokrat, yargının bile on yıllardır üzerinde standart içtihatlar geliştirmekte zorlandığı özel hayatın sınırlarını, bu sınırların kim için nerede başylayacağını, özel hayat ihlali yapılıp yapılmadığını nasıl belirleyecek? Örneğin yasal telefon dinlemesiyle hükümet üyesi babasına "Evde üç beş kuruş var, yani 1 trilyon" diyen bir tutukluya ilişkin haberler "özel hayat ihlali" sayılacak mı, sayılmayacak mı?
Elbette sayılacak. Zaten mevcut halde bazı yayın yasaklarına ilişkin yargı kararlarında bile bu içerikler "özel hayat" sayılıyor.
Bir yazıda saklanan ikinci büyük sorun
Esayan, yasadaki bu bölümü bilerek atladığını belli eden bir çarpıtma da yapıyor. Yazısının sonunda, "Acil durumlarda Adalet Bakanı'nın erişim engelleme yetkisi isabetli bir kararla tasarıdan çıkarılmış durumda" diyor. Bakanın erişim engelleme yetkisi isabetsizse, bakan emrindeki bürokratın engelleme yetkisi de isabetsiz olmalı değil mi? Ama Esayan, cümlesini orada bırakıyor ve TİB Başkanı'nın doğrudan engelleme yetkisini yazısından esirgiyor.
Bu ayıklamaya rağmen Esayan'ın "yürütmenin doğrudan içerik engelleme yetkisinin isabetsiz olduğu" tespiti yerinde. Ve aklıyla vicdanını kiraya vermemiş hiç kimse için bu tespit, yani itiraz "pornomu engelleyecekler" gibi gizlenmiş bir niyetin işaretini taşımıyor!
Esayan, "incelediği" yasanın en sorunlu ikinci bölümünü de atlamış. Diyor ki,
"İnternet trafiğindeki kişisel verilerin 6 ay ile 2 yıl arasında saklanması ise, AB'nin konuyla ilgili direktifinin birebir aynısı, pek çok Batılı ülkede bu süreler çok daha uzun."
İki yıla kadar veri saklama mevcut yasada da var. Ancak yeni yasada bütün internet kullanıcılarının trafik bilgilerinin; yani hangi siteyi ziyaret ettiklerinin, o sitelerde ne kadar kaldıklarının ve internette kimlerle temasta olduklarının bilgilerinin istemesi halinde "yargı kararı olmadan" TİB'e, yani idareye teslim edilmesi öngörülüyor. Bir hukuk devletinde, idarenin, nüfusun tamamına yakınının özel bilgilerine doğrudan sahip olması kabul edilebilir mi?
Mevcut yasadaki hükmü yeni yasanın AB paralelindeki düzenlemesiymiş gibi tekrar eden Esayan'ın yazısında bu "yargıdan kaçırma" meselesi yok.
Esayan'ın özenle atladığı bu nokta önemli. Zira yasanın en büyük çifte standardı burada. Bir yandan idareye yargı kararı olmadan içerik çıkartma yetkisi "özel hayat ihlallerini engelleme" gerekçesine dayandırılırken, diğer yandan on milyonlarca insanın trafik bilgilerinin idareye teslim edilmesi gibi kabul edilemeyecek bir kitlesel özel hayat ihlali düzeni getiriliyor.
Başbakan'a MİT sorusunu sorabildi mi?
Taraf gazetesi yazar ve yöneticileriyle birlikte telefonlarının "sahte isimle" dinlendiği ortaya çıktığında ne yazmıştı Esayan, hatırlıyor musunuz? 9 Şubat 2012 tarihli Taraf'taki yazısından hatırlayalım:
"Taraf’tan Ahmet Altan, Yasemin Çongar, ben ve o zaman Taraf yazarı olan arkadaşımız Amberin Zaman ile birlikte Mehmet Altan da kod isimlerle, yani isimlerimiz saklanarak çıkartılan mahkeme kararlarıyla MİT tarafından dinlenmiş. 2008 ve 2009 yıllarına ait dinleme kararları 11. ve 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş. Benim kod ismim Vahan ve Hossain Seyfullah... MİT bizleri yabancı casuslar gibi gösterip yasadışı dinleme yapmış, bu dinlemeler daha sonra da devam etmiş olmalı. Mahkeme aşamasında dinlemeleri kimin talep ettiği, müsebbipleri ve ayrıntıları ortaya çıkar nasıl olsa. Reformlar konusunda patinaj yapan, devletin sadece asker değil, her kurumuyla temizlenmesi, derinlerinden boşanması konusunda tereddütlü davranan ve böyle bir devlete sahip çıkan hükümet de, umarım, yaptığımız eleştirilerin haklılığını kabul eder ve gereklerini yapar."
Malum, Erdoğan, sahte isimlerle dinleme yapan MİT mensupları hakkında "yargıyı yanıltmak, görevi kötüye kullanmak, evrakta sahtecilik" iddialarıyla takibat yapmak isteyen savcılığa "soruşturma izni" vermedi. Ancak bu sırada, Taraf'tayken "bu devlete sahip çıkma" diyen Esayan Yeni Şafak'a geçmiş, "Türkiye'nin Erdoğan ile 10 yıldır mucize yaşadığını" yazmaya başlamıştı. Nitekim Esayan, 4 Ocak'ta Dolmabahçe'de yüzyüze geldiği Erdoğan'a, kendisini sahte isimle dinleyenler için neden soruşturma izni vermediğini ihtimal sormadı, soramadı. Zira bu konuda hiçbir şey yazmadı. Ama Başbakan'la kendisinin de aralarında bulunduğu gazetecilerin 4 Ocak buluşmasını anlatırken "basına kapalı toplantı" gibi tuhaf ifadeler de kullandığı yazısında "devlet ciddiyeti" övgüsü vardı:
"Sorulara verilen cevaplar itibarıyla, panikle hareket eden değil, hükümet etmenin ve devlet olmanın ciddiyetine bağlı bir görüntünün ortaya çıktığını söyleyebilirim."
Taraf'taki 'kahraman' Yeni Şafak'ta 'darbeci' oldu
"Taraf'taki Esayan" 31 Mart 2011'de, Ergenekon dosyasından alınmasının ardından"Teşekkürler Savcı Öz" başlıklı yazısında "Ahmet Şık depreminin Zekeriya Öz'ü tasfiye ettirdiğini" öne sürmüş ve şöyle bağlamıştı:
"Savcı Zekeriya Öz'e milletçe büyük bir teşekkür borçluyuz.
(...)
Kim bilir, gün gelir devran döner, Öz'ü İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcısı olarak da görürüz.
Adalet varsa!"
Malum, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunu yönetmesinin ardından Öz, Başsavcıvekilliği'nden düz savcılığa indirilerek Bolu'ya sürüldü.
Ve yayımlanmamış kitabı yüzünden tutuklanan gazeteci Ahmet Şık'a yaptığı operasyon için Zekeriya Öz'ü göklere çıkaran Esayan, şimdilerde Öz'ün başlattığı yolsuzluk operasyonunun "bir komplo", "bir darbe girişimi" olduğunu savunabiliyor.
O kadar çok şey var ki bu tırtıklama peşindeki acıklı, bu bulantı veren, bu "kaza namazı" dolu hikâyede, ama artık yeter.
Yeni yılın ilk yazısında, demiş ki; "insan bir zaman kumbarası gibidir..."
Kumbaranda başka şeyler de olmalı Markar Esayan.
Bir insan kendi kendisine bu kadar mağlup olmayı göze almışsa, başka şeyler de olmalı.
Ne dersiniz; kepaze olmadan yaşlanmak neden mümkün değilmiş?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtTüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.09.2020
2.04.2020
28.10.2019
2.02.2018
20.06.2018
1.02.2018
5.02.2018
24.04.2018
19.02.2018
24.01.2018