Etyen MAHÇUPYAN
Hükümetin açıkladığı demokratikleşme paketinin Kürt siyasetini ve yandaşlarını tatmin etmemesi doğal.
Çünkü her siyasi aktör gibi, PKK da sadece temsil ettiğini varsaydığı geniş kesimlerin haklarının elde edilmesinin değil, aynı zamanda kendi siyasi gücünün, etkisinin, giderek hegemonyasının korunmasının ve pekiştirilmesinin peşinde. O nedenle kendisi ile temasa dayanmayan, ya da o teması gerektirmeyen reform adımlarından haz etmiyor. PKK için makbul olan durum, kimliksel hak ve özgürlüklerin hükümetle yapılacak pazarlıklar sonucunda elde edilmesi ve bu arada da örgütün siyaset üzerindeki kuşatıcı etkisini büyütmesi. Eklemek gerek ki bunda yadırgatıcı bir yan yok. PKK'nın yerinde hangi siyasi parti olsa böyle davranırdı. Bırakın ki Kürt siyasetinin talepleri sadece kendisine yontan bir siyaseti de ima etmiyor. Burada PKK lehine altı çizilecek iki unsur var: Birincisi Kürt siyaseti bütün diğer partilere kıyasla en özgürlükçü ve paylaşımcı söyleme ve ideolojik tutuma sahip. Diğer bir deyişle genelde örgütün talepleri sadece Kürtleri değil, Türkler de dahil herkesi içine alıyor. İkinci olarak talepleri pazarlıkçı bir ‘siyasi kapristen' ziyade hukuksuzlukların giderilmesini içeriyor. Örneğin KCK tutukluları içinde yüzlercesinin gülünç gerekçelerle içerde tutulduğu ve ilkel yasalarla bütünleşen garip bir yargılama mantığı sayesinde mahkum edildiği bir sır değil. Kürt siyaseti bu bağlamda TMK ve TCK'nın değişimine yönelik itirazlar seslendirirken, yahut anadilde eğitimi veya AB yerel yönetim şartındaki çekincelerin kaldırılmasını isterken bir lütfu değil, temel bir hakkı talep ediyor.
Dolayısıyla eğer PKK'yı kafamızda bir parça normalleştirebilir, geçmiş dönemde yaratılan şeytanlaştırmanın dışına çıkabilirsek, karşımızda kendi çıkarlarının peşinde olan ama bu arada da Türkiye'nin demokratik anlamda en ileri tasavvurlarından birine sahip bir siyasi hareket olduğunu görebiliriz. Aslında bu bakış çok rahatlatıcı olacak ve Kürtlerin kendi içindeki siyasi dinamizmi de hareketlendirecektir. Çünkü PKK'nın şeytanlaştırılması belki Kürt olmayanlar nezdinde örgütü yabancılaştırdı, ama onu Kürt dünyasında rakipsiz hale getirdi. Örgütle hiçbir ilişkisi, hatta sempatisi olmayan Kürtler bile PKK karşıtı söylemden rahatsız olarak örgütü psikolojik olarak ‘diğerlerine' karşı koruma içgüdüsü geliştirdiler. Oysa Kürt olmayanların zihninde PKK'ya yönelik bir normalleşme en azından Kürt dünyasında örgütün objektif değerlendirilmesinin önünü açacak ve bu arada Kürt olmayanlar da karşılarındakilerin sesini daha doğru haliyle duyabilecekler.
Böyle bir zihinsel kaymanın bugün artık bir zemini var. Demokratikleşme paketinin içindeki anadil, Kürtçe alfabedeki harflerin kullanımı ve köy isimlerinin iadesi tabii ki tüm Kürtleri ilgilendirmekte. Ama teşkilatlanma ve üyelik kolaylıkları, Kürtçe propaganda ve hazine yardımı doğrudan Kürt siyasetine yönelik adımlar. Kısacası hükümet PKK'yı ‘siyasete' davet ediyor ve siyaset alanını hem genişletiyor, hem de önünü açıyor. Bu andan itibaren PKK'nın Türkiye siyaseti bağlamında silaha ihtiyacı yok. Ama bu, örgütün silah bırakacağını ima etmiyor. Çünkü PKK, Ortadoğu'da dört ülkede birden siyaset yapıyor ve oralardaki siyaset halen silahla birlikte yürümekte. Dolayısıyla Türkiye'de çözüm ve barış peşinde olanların ateşkesi kalıcı kılacak bir çerçeve üzerinde durmaları, bunu esas almaları lazım. İlle de silah bırakmış bir PKK hayali, bir süre sonra ateşkesi de zora sokabilir. Öte yandan PKK'nın silah bırakmasını isteyenlerin de Ortadoğu'da kalıcı ve hakkaniyetli bir barışı sağlamak üzere gayret göstermeleri gerekiyor.
Tabii bir de işin örgüt cephesi, PKK'nın önüne açılan yollardan hangisini tercih edeceği meselesi var… Görünen o ki, Rojava'da PYD'nin elde ettiği başarı PKK'da bir tür ‘kimlik' sorunu yaratmış durumda. Suriye'de tutunma ve Kürt coğrafyasının en güçlü aktörü olma fırsatı belki de örgütün Irak'ta başarısız kalmasının da nedeni olabilecek. Bu arada Türkiye'ye verilen çelişkili mesajlar ise örgütü giderek daha da ‘acilci' yapabilecek ve eğer AKP reformları sürerse PKK'yı Türkiye'deki Kürtlerden uzaklaştırabilecek.
Demokratikleşme paketine BDP yetkililerinden gelen yorumlar söz konusu ‘kimlik' sorununun epeyce sıkıntı yarattığını gösteriyor. BDP'liler paketi beğenmemeye o denli kendilerini adamış görünüyorlar ki Kürtlerin gördüğünü görmezlikten gelebiliyorlar. Anayasa ile sağlanabilecek olanın hükümetten beklenmesi veya apaçık ‘iyi' olan bir adıma ille de ‘kötü' deme arzusu, Kürt siyasetinin henüz Türkiye siyasetine hazır olmadığını söylüyor.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları




































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2025
25.10.2025
15.03.2025
20.02.2025
15.10.2024
24.09.2024
19.09.2024
10.09.2024
2.09.2024
13.04.2024