Fehim TAŞTEKİN
İsrail’in perde arkasında yönlendirici, ABD’nin garantör rol oynadığı Ortadoğu oyununda Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) senaryosu tökezliyor.
Irak ve Suriye’deki savaşların bıraktığı sonuçlar ile Katar, Lübnan ve Filistin’de sahnelenen müdahaleleri birbirinden bağımsız düşünmek zor.
“Irak’ta IŞİD, ABD’nin iktidarı Şiilere bırakmasına yanıtımızdır” diyen Suudi siyasal aklı, Irak ve Suriye’de istediği sonucu alamayınca kayıpları telafi etmek ve bölgesel liderliğini geri kazanmak için ise sahneyi yeniden kurmakla başladı. “Oyun kurguluyor” derken bunun sadece onun başının altından çıktığını söylemiyorum. Suud maskesi diğer iki buçuk aktörün de yüzünü perdeliyor; ABD, İsrail ve BAE.
Son bölgesel müdahalelerin çoğu İran’ın nüfuz alanını daraltma bahanesiyle düzenlendi. Temel mesele birbiriyle uzlaşmaz iki ana eksen arasındaki statik dengenin bozulmasıdır.
Muhammed bin Selman’ın veliaht prensliğe terfi ettirilmesiyle başlayıp Batıda etkili gazetelerde “reformcu müstakbel kral” diye pazarlanması ve rakip prenslerin tutuklanmasına varan operasyon da Suudi Arabistan’ın iç çeperleriyle sınırlı değil.
Irak ve Suriye’de kaybedip Yemen’de bataklığa saplanan Suudi koalisyonun sıçramaya ve bir çıkış kapısı bulmaya ihtiyacı vardı. 32 yaşındaki Muhammed bin Selman ile birlikte Suudiler tekrar ‘bölgesel ağabeylik’ rolüne dönebilirlerdi. Kurgu buydu. Bunun için Katar dosta düşmana ayarların çekileceği, Yemen ve Lübnan altın vuruşların yapılacağı, Filistin ise dizginlerin ele alındığı yer olacaktı.
***
Bu senaryoya uygun olarak Donald Trump’ın mayıstaki Riyad ziyaretinin ardından ateşin cürmünden çok yer yaktığı gelişmeler yaşandı:
– Önce “Vira Bismillah Katar” denildi. Malum abluka ve yaptırımlarla Katar Emiri Şeyh Temim’e karşı içerden bir darbe mekanizmasını harekete geçirme planı tutmadı.
– Katar etrafında sular durulmaya yüz tutarken bu kez Lübnan Başbakanı Saad el Hariri sokaktan adam alır gibi Riyad’a çağrılıp İran ve Hizbullah’a meydan okuyan bir istifa metni okutturuldu. Güya İran, Lübnan’dan vurulacaktı. Siyasal parodide perde, oyunun yazarlarını madara edecek şekilde kapandı. Beyrut’ta Sünnilerin yoğun olduğu bölgelerde direklere “Hepimiz Hariri’yiz” yazılı afişleri asanlar bizzat Hariri’nin savaş açtığı Lübnanlı taraflardı.
Yani Lübnan’ın iç savaş geçirmiş siyasal aklı, kimsenin kestiremediği bir taktikle Suud müdahalesini boşa çıkarttı. Sonunda Hariri, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un devreye girmesiyle rehin tutulduğu Riyad’dan önce Paris’e, ardından Beyrut’a dönüp ‘direniş ekseni’nin ortak olduğu koalisyonda başbakan olarak kalmaya karar verdi.
– Yemen’de ise bu ülkeyi cehenneme çeviren iki yıllık askeri müdahaleyle Mansur Hadi’yi başkanlık koltuğuna döndürmeyi başaramayan Suudiler ‘itibarlı’ bir kaçış yolu arıyordu. Bulunan formül Husilerle ortak hareket eden devrik Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih’i ayartıp ‘direniş’ koalisyonunu parçalamaktan geçiyordu. İddiaya göre Salih, adının uluslararası yaptırımlar listesinden silinmesi, yeni Yemen’de söz sahibi olması, ailesine güvence verilmesi ve mali taleplerinin karşılanması şartıyla Suudi-Emirlikler koalisyonu ile çalışmaya razı oldu. Bir başka iddiaya göre ise Husilere karşı ihanetin yolunu açan şey, BEA’nin Salih’in oğlunu müstakbel devlet başkanı yapmayı ve Salih’in bu ülkedeki 25 milyar dolarlık servetinin iade edilmesini içeren teklifiydi. Teklifi getiren Selman’ın baş suflörü Ebu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid el Nahyan idi. Koalisyonun Hadi’nin üzerini çizdiği yeni süreçte Salih, savaşı bitiren ve ülkeyi ‘İran’ın vekili’ olarak görülen Husilerden kurtaran kahraman olarak sunulacaktı.
Atılan yemin cinsi her ne ise Salih, Husilerle ortaklığı bozup Suudilerle birlikte çalışmaya karar verdikten sonra çatışmalar çıktı, iki gün sonra başkentten kaçmaya çalışırken öldürüldü.
Böylece Suud-Emirlikler planı elde patlamış oldu. Suudiler Salih’in intikamı için Arap ruhuna hitap eden isyan çağrıları da yaptı ama umulan dalga yaratılamadı. Suudilerin ‘Şii Arap’ Husilere karşı yaptıkları “Araplık İntifadası” çağrısı sadece etnik aidiyeti mezhebi aidiyetin karşısına diken bir cinlik değil büyük bir hayal kırıklığının da dışavurumuydu. “Her şey zıddıyla kaimdir” der eskiler. “Araplık İntifadası” ifadesindeki zıtlık düz bir mantıkla Farslıktır. Bu bir Arap’a karşı söyleniyorsa, hedef dillendirilmeyen aidiyettir yani Şiiliktir. Filistin’de Kudüs için “Arap İntifadası” olmasın diye titizlenenler sadece Yemen değil Irak’ta da ‘siyasal Şiiliğe’ karşı Arap İntifadası’ndan medet umar hale geldi. Suudilerin vurgu yaptığı Araplığın mevcut siyasal krizlere yanıt olma keyfiyeti elbette yok.
– Son müdahale mekanizması Filistin’de devreye sokuldu. Donald Trump’ın yeni barış paketinin kabul göreceği zemini hazırlamak Suudilerin işiydi. Muhammed bin Selman, Filistin lideri Mahmud Abbas’ı ayağına çağırıp Doğu Kudüs’ün Filistin’in başkenti olması ve Filistinlilerin geri dönüşü hayalini unutmalarını söyleyip, “Kabul etmezseniz yardımı keser yerine de başkasını buluruz” mealinde bir şantaj yaptı. Bunu Trump’ın Amerikan elçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararı izledi. (Bu konuyu önceki yazımda detaylı yazmıştım.)
Büyük bir öfke birikmişken Suud’un Abbas’ın üstünü çizip Muhammed Dahlan ya da başka biriyle yola devam etme ve bu şekilde Filistinlileri Trump’ın paketine razı etme planı öncekiler gibi elinde patlayabilir.
Bir başka müdahale alanı haline gelen Mısır’a da bir parantez açalım. Suudiler Kızıldeniz’deki adaların kontrolünün devri konusunda elde ettikleri tavizin dışında Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi’yi kendi dümen suyuna çekemedi. Sisi ülkesini Yemen savaşına sokmadığı gibi Suriye’de Rusya ile saf tutmayı tercih etti.
***
Müdahalelere rağmen elde ne var? Yemen’de Hizbullah’ın ikizi Ensarullah askeri müdahalelerden ve oyunlardan daha da güçlenerek çıktı. Irak-Suriye krizlerinin hasılatı da Suud-Amerikan-İsrail cephesi için pek kaygı verici.
Şöyle ki, Trump’ın dağılmasını istediği Irak’taki Haşd el Şaabi güçleri paydos etmek bir yana IŞİD’in yenilgisinin ardından Suriye’ye de el attı. Eğer haberler doğruysa Haşd’ın bazı unsurları halihazırda Deyr el Zor’da Suriye ordusuyla birlikte operasyonlara katılıyor. ABD ve İsrail açısından Lübnan-Suriye aksında sadece Hizbullah dert iken İran’ın formatladığı başka örgütler de Suriye krizinden sonra bölgenin müzmin meselelerinde yeni ağırlık unsurları olarak denkleme girecek gibi duruyor. Yani kestirmeden söylersek Golan ve Şebaa gibi işgal altındaki yerler ile Filistin meselesi Irak-Suriye sahnesindeki yeni örgütlerin sıradaki hedefi.
Filistin’de Hamas’ın kulağını çekmenin yolu Türkiye ve Katar üzerinden bir şekilde bulunurdu ama Suudi-Amerikan aksının Kudüs Gücü’nün kopyası olan bu örgütlere ulaşma ve etki etme şansları sıfır.
***
Manzara kabaca böyle. Trump, Ortadoğu planlarını bol keseden kredi açtığı Muhammed bin Selman üzerinden daha ne kadar yürütebilir? Denemelerden elde ettikleri sonuç hezimet. Bir şeyler başarmak bir yana ABD, süreçleri yönlendirme açısından Ortadoğu’da ciddi bir gerileme yaşıyor. ABD, Irak, Suriye, Yemen ve Lübnan’da İran’ın vekil örgütleri diye gördüğü güçleri geriletemediği gibi siyasal zeminde de inisiyatifi Rusya’ya kaptırıyor. Yeni Cumhurbaşkanı Macron ile birlikte Fransa da Hariri’nin Riyad’ın elinden kurtarılması operasyonunda olduğu gibi Ortadoğu’da önüne gelen topları değerlendiriyor. Şu sıralar yolu Elysee Sarayı’ndan geçenlerin listesine baktığımızda Fransa’nın inisiyatif alma çabasının arttığı görülüyor. Macron’un son ağırladıkları arasında Kürdistan Başbakanı Neçirvan Barzani ve İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da vardı.
Fakat 30 Eylül 2015’te Suriye’deki savaşa müdahil olup Ortadoğu’ya döndüğünden bu yana Vladimir Putin oyun kuruculukta hepsinden açık ara önde gidiyor. Putin’in dün Suriye’de Rus askerlerinin üslendiği Hmeymim Üssü’nden başlayıp Mısır ve Türkiye ile devam eden son bölge turu final koşusunu andırıyor.
Hama kırsalı ve İdlib’de operasyonlar sürse de Rus ordusunun Suriye’den çekilme sürecini başlatması, Kürtlerle ilgili ayrılığa rağmen Türkiye’yi Rus çizgisine daha da yakınlaştırması, Mısır’la nükleer anlaşma imzalayıp Suriye politikasına tam destek alması, bunlara paralel olarak ABD ile koordinasyon halinde kalması, İsrail’in kaygılarına hitap etmesi, Suudi Arabistan’la farklı alanlarda ortaklığı ilerletmesi, Suud-Amerikan eksenindeki Ürdün’le Suriye gündemini paralelleştirmesi ve Irak’ta ayağına yer açması Putin’in oyunculuk kalibresini sergiliyor.
***
İş bu aşamaya geldikten sonra İran unsurlarının bölgeden çekilmesi ya da geriletilmesi konusunda da ABD, İsrail ve Suud’un son çaresi Rusya olabilir. Bu tür bir rol beklentisi etkinlik gücünü artıracağı için Rusya’nın da işine gelebilir. Ancak bu meseleler Putin’in, Türk dış politikasında son yıllarda şahit olduğumuz türden bir çıkışla “Bu iş bende” diyerek hemen üzerine atlayabileceği kadar basit değil.
Kendisinden çok şey beklenen Rusya’nın da yapacakları sınırlı. Bu konuda İsrail’in Golan etrafında tampon bölge oluşturma talebiyle ilgili pazarlıklar azcık fikir verebilir. İsrail, Rusya’dan İran bağlantılı güçleri sınırdan 40 km uzakta tutmasını istiyordu. Rusya ile ABD’nin çatışmasızlık bölgesi formülü 4 kilometre mesafeyle sınırlı kaldı.
Rusya köşeli ilişkiler yerine rakip güçler arasında dolaşma imkânı veren esnek taahhütlerle Ortadoğu sokaklarında ilerliyor. Rusya’nın bu süreçte yaptığı en iyi şey, rakiplerinin hata ve başarısızlıklarını onları işbirliğine zorlayacak şekilde kullanması oldu. Putin’in beklediği açık pozisyon. Trump ve yereldeki avenelerinin Putin’e verebileceği açıktan bol ne var!
Yazarlar
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.07.2025
21.07.2025
13.07.2025
9.07.2025
23.06.2025
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025