Fehmi KORU
Benim -muhtemelen sizlerin de- hiçbir zaman göz atmayacağım videolar üreten, değişik sosyal medya platformlarında paylaştıkları fotoğraflar veya komikliklerle arkasına milyonlarca takipçi takan ‘sosyal medya fenomeni’ diye anılan tipler var.
İnternetin kapılarına kadar taşıdığı fırsatlar sayesinde dolar cinsinden milyonlar kazanabiliyor bu tipler…
Hiçbirinin yaşı 30’u bulmuyor, bazısı daha henüz 20 yaşına bile ulaşmamış genç insanlar…
Anlamakta zorlanılan yeni bir durum bu.
Yakın geçmişte isimleri neredeyse her gün bizim medya organları tarafından da haber konusu yapılan Paris Hilton‘un kimliğinde temsil ettiği tipleri anlayamamıştım. Şimdilerde hayatlarını sürekli kameralar önünde tutarak dünya çapında şöhret kazanmayı başarmış Kardashian ailesinin fertlerinin global çapta neden dikkate alındıklarını da anlayamadığım gibi…
Kendilerine ait sözü edilmeye değer tek bir özellikleri bulunmayan insanlar ve buna rağmen hem şöhretler hem de müthiş paralar kazanıyorlar…
YouTuber adıyla anılan ve internet için video üreten bizde de gençler var.
Google‘da yaptığım kısa bir taramadan herbiri 1 milyon ile 5 milyon arasında takipçi sayısına ulaşmış bizden Youtuberler’in oturdukları yerden hiç kımıldamadan ürettikleri videolar sayesinde her ay aklımızın kolay alamayacağı türden gelirlere sahip hale geldiklerini öğrendim.
“Ne yapıyorlar?” diye sormayın. Kiminin yaptığı resmen gevezelik. Kimi ise çocuklara hitabeden görüntülü anlatımlar üretiyor. Kadın fenomenler makyaj teknikleri anlatıyor takipçilerine.
Eskiler “Hap yap, para kap” derlerdi, bunların yaptığı tam da o; videolu içerikler üretip para kazanıyorlar.
Oyun oynayarak ayda 500 bin dolar kazanmak
Bütün gün bilgisayar başında oturup oyun oynayarak akıl almaz rakamlarda gelire kavuşmuş insanlar olduğunu ise birkaç gün öncesine kadar işitmemiştim.
Öyleleri de varmış.
En meşhurlarından biri olan ‘Ninja’ lakaplı Tyler Blevins‘in aylık gelirinin 500 bin doların üzerinde olduğunu okuduğumda yerimden fırladığımı itiraf ederim.
‘Ninja’ diye bilinen Tyler Blevins henüz 20’li yaşlarında bir genç. İnternette tutulan ‘Fortnite’adlı bir oyunun tutkunu. Oyunda 100 kadar oyuncu bir adaya düşüyor, aralarından sadece birinin hayatta kaldığı ölümcül bir kavga veriyorlar.
Şikago’daki evinde oturup dünyanın çeşitli köşelerinden bu oyuna katılanlarla günde 10 saat ayakta kalma mücadelesi veriyormuş Ninja ve tabii sonunda oyunda ayakta kalan hep o oluyormuş.
Fortnite oyunu galiba Amazon‘un satın aldığı ‘Twitch’ adlı bir platformda oynanıyormuş. Ninja orada tam 12 milyon takipçi edinmiş. Bir o kadar da Instagram‘da takipçisi varmış. Twitter‘da attığı tek paragraflık mesajları okumak için de 4 milyon kişi arkasına takılmış…
Konuyu işleyen New York Times gazetesi, “Siz duymamış olabilirsiniz, ama onun ismini tanıdığınız 12 yaşında herhangi bir çocuğa sorun, hemen gözlerinin ışıldadığını göreceksiniz”diyor.
Evinden çıkmadan her ay 500 bin dolar kazanç…
Zaten halkın önünde gerçekleşen turnuvalara katılmak veya herhangi başka bir amaçla evinden çıktığında, ‘Ninja’, hem para hem de anında binlerce takipçi kaybediyormuş…
“Sizinle şu konuşmayı karşınıza oturmuş yapıyorum ya, bu da bana binlerce takipçiye mal oluyor” demiş övünerek Ninja.
Üstelik Ninja‘dan da daha iyi oyuncu ve daha fazla kazanan üç kişi daha varmış bu piyasada…
Oyun büyük bir sektör internet alanında. Apple Store ve Google Play için oyun üreten 200’e yakın yayıncı var ve bunlardan biri, Strike Force adlı oyunu üreten Marvel, bu yıl 15 milyon dolar gelir kaydetmiş durumda.
Dünün dünyası, bugünün dünyası…
Video üreterek dolar cinsinden binler kazanan sosyal medya fenomenleri… Ne yaptıkları merak edildiği için hayatlarını kameralar önünde geçirerek para kazanan tipler… Ve en son olarak da evinden çıkmadan rakipleriyle oyun platformlarında karşılaşarak aylık gelirini 500 bin dolardan aşağıya düşürmeyen ‘Ninja’ gibiler…
Bunlar günümüz dünyasının realiteleri…
Tabii onları takipleri altında tutan milyonlarca genç insanı da bu hesaba dahil etmemiz gerekiyor.
Konu neden benim ilgi alanıma girdi, onu da aktarayım: Bugünün dünyasının dünden farklı olduğunu yaşayarak görüyoruz. Düne kadar üzerinde titizlenilen ‘demokrasi’ yerini otoriterliği yol seçmiş yeni liderlerin hakim olduğu sistemlere bırakıyor. Geçmişte askeri müdahalelerin ürünü olan diktatörler günümüzde artık seçim sandığından çıkıyor.
Medyada da tek seslilik hakim hale geliyor ve farklı görüş sahiplerine bırakılan tek yol internet üzerinden okurlarına ulaşmak…
Gerçeklerin yalanla karıştırıldığı bir iletişim alanı söz konusu.
İtibar toplum için önemli bir şeyler yapmış insanlara iken, bugünlerde bu değerler sistemi de yerini oturduğu yerden sabun köpüğünden farksız gevezelikler üreten, her şeyini kameralar önünde herkesle paylaşan veya ölümcül oyunlardaki maharetiyle şöhret olan tiplere bırakıyor.
Atlanacak bir durum mu bu?
Sizler de atlamayın istedim.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025