Gülay GÖKTÜRK
"Ya başarısız olursa"
12.01.2013
2989
Avrupa Birliği'ne uyum amacıyla art arda reformlar yapıldığı dönemlerde AB karşıtları boyuna "Boşuna uğraşıyorsunuz, bizi nasılsa almayacaklar" deyip dururlardı.
O günlerde bir yazımda "Yani boşuna demokrasi mi demek istiyorsunuz" diye yazdığımı hatırlıyorum. Nitekim bizi AB'ye hâlâ almadılar. Ama o dönemde bir telaş gerçekleştirdiğimiz bütün demokratik hamleler yanımıza kâr kaldı.
Bugün de, İmralı görüşmelerinin başlamasıyla birlikte benzer bir söylemle karşılaşıyoruz. "Nasılsa bir sonuç alınamayacak, neden taviz üstüne taviz verip duruyorsunuz!"
Peki hangi tavizlerden söz ediyor bu itirazı ileri sürenler?
Şu ana kadar ortaya çıkan bilgiler bize Öcalan'ın kendi durumunu gündeme getirmediğini, ayrıca ayrı devlet ya da demokratik özerklik gibi "statü"ye ilişkin meselelerin masada olmadığını gösteriyor.
Geriye kalıyor, PKK'nın lider kadrosunun yurtdışına çıkarılması ve dağdaki militanların adı af olmayan bir afla dağdan indirilip topluma kazanılması...
Evet, bir de Anayasa'daki Türk etnisitesine atıf yapan maddelerin temizlenmesi, anadilde eğitim hakkı, yerel yönetim reformu, valilerin seçimle gelmesi, 4. Yargı paketinin çıkarılarak Terörle Mücadele Yasası'ndaki eylemle fikir arasında ayrım yapmayan maddelerin ayıklanması gibi reformlardan söz ediliyor.
Reformlar zaten hazır
Ama unutmayın ki, bu reformların bir kısmı zaten hazır, bir kısmı için de start çoktan verilmiş durumda. Şu anda en temel konulardan biri olan vatandaşlık tanımı konusunda AK Parti ve CHP anlaşmış; 4. Yargı Paketi ha çıktı ha çıkacak; Büyükşehir Yasası ile il genel meclislerinin kaldırılıp seçilmişlerden oluşan tek meclisli yapıya geçiş kabul edildi, seçilmiş vali meselesini ise Erdoğan bu görüşmelerin başlamasından önce gündeme getirdi. Hükümet cenahında anadilde eğitim konusunda da bazı hazırlıkların yapıldığını; bu konunun bir süredir "mutfakta pişmekte" olduğunu zaten duymaktaydık.
Öcalan, gerçekleşen ve gerçekleşmekte olan bu reformları siyasi talepler olarak masaya getirmekle görünüşü kurtarmaya çalışıyorsa, yani sadece af karşılığında silah bırakmış duruma düşmekten kurtulmaya uğraşıyorsa varsın uğraşsın. Varsın kimileri bu reformların da masada olduğunu düşünsün.
Sonuç olarak, bütün bu reformlar zaten yapılmakta olan ve PKK istese de istemese de yapılması gereken reformlarsa... Görüşme sürecinde artan bir ivmeyle hazırlanıp çıkarsa... Ama yine de görüşmeler başarısızlıkla sonuçlanıp kesilirse... Türkiye bundan zararlı mı çıkar? "Boşu boşuna" demokratikleşmiş mi oluruz?
Tek taviz af
Bu görüşmelerde "taviz" diye nitelenebilecek tek nokta aftır. Evet, bu bir tavizdir ve toplum bu konuda bir karar vermek, barışın karşılığı olarak birtakım insanların suçlarının cezasız kalmasına razı olup olmadığını vicdanında tartmak durumundadır.
Ama unutulmasın ki, af ancak görüşmeler başarı ile sonuçlanıp silahlar bırakılırsa uygulanacaktır; daha önce değil. Yani, "boşu boşuna af" durumu söz konusu olamaz ve dolayısıyla da "Nasılsa bir sonuç alınamayacak, neden taviz üstüne taviz verip duruyorsunuz" itirazının da bir geçerliliği olamaz.
Görüşmelere destek veren bizler, bu işin hiçbir garantisi olmadığını; işlerin her an tersine dönebileceğini çok iyi biliyoruz. Ama ya başarılırsa?
Biz sadece küçük de olsa, barış ihtimaline bir şans vermek istiyoruz. Şu anda karlı dağ tepelerinde ölümle burun buruna PKK'lı takibi yapan askerlere de, sığındıkları mağaralarda titreyerek ölümü bekleyen 13-14 yaşındaki Kürt gençlere de bir yaşama şansı vermek için..
.
Bugün de, İmralı görüşmelerinin başlamasıyla birlikte benzer bir söylemle karşılaşıyoruz. "Nasılsa bir sonuç alınamayacak, neden taviz üstüne taviz verip duruyorsunuz!"
Peki hangi tavizlerden söz ediyor bu itirazı ileri sürenler?
Şu ana kadar ortaya çıkan bilgiler bize Öcalan'ın kendi durumunu gündeme getirmediğini, ayrıca ayrı devlet ya da demokratik özerklik gibi "statü"ye ilişkin meselelerin masada olmadığını gösteriyor.
Geriye kalıyor, PKK'nın lider kadrosunun yurtdışına çıkarılması ve dağdaki militanların adı af olmayan bir afla dağdan indirilip topluma kazanılması...
Evet, bir de Anayasa'daki Türk etnisitesine atıf yapan maddelerin temizlenmesi, anadilde eğitim hakkı, yerel yönetim reformu, valilerin seçimle gelmesi, 4. Yargı paketinin çıkarılarak Terörle Mücadele Yasası'ndaki eylemle fikir arasında ayrım yapmayan maddelerin ayıklanması gibi reformlardan söz ediliyor.
Reformlar zaten hazır
Ama unutmayın ki, bu reformların bir kısmı zaten hazır, bir kısmı için de start çoktan verilmiş durumda. Şu anda en temel konulardan biri olan vatandaşlık tanımı konusunda AK Parti ve CHP anlaşmış; 4. Yargı Paketi ha çıktı ha çıkacak; Büyükşehir Yasası ile il genel meclislerinin kaldırılıp seçilmişlerden oluşan tek meclisli yapıya geçiş kabul edildi, seçilmiş vali meselesini ise Erdoğan bu görüşmelerin başlamasından önce gündeme getirdi. Hükümet cenahında anadilde eğitim konusunda da bazı hazırlıkların yapıldığını; bu konunun bir süredir "mutfakta pişmekte" olduğunu zaten duymaktaydık.
Öcalan, gerçekleşen ve gerçekleşmekte olan bu reformları siyasi talepler olarak masaya getirmekle görünüşü kurtarmaya çalışıyorsa, yani sadece af karşılığında silah bırakmış duruma düşmekten kurtulmaya uğraşıyorsa varsın uğraşsın. Varsın kimileri bu reformların da masada olduğunu düşünsün.
Sonuç olarak, bütün bu reformlar zaten yapılmakta olan ve PKK istese de istemese de yapılması gereken reformlarsa... Görüşme sürecinde artan bir ivmeyle hazırlanıp çıkarsa... Ama yine de görüşmeler başarısızlıkla sonuçlanıp kesilirse... Türkiye bundan zararlı mı çıkar? "Boşu boşuna" demokratikleşmiş mi oluruz?
Tek taviz af
Bu görüşmelerde "taviz" diye nitelenebilecek tek nokta aftır. Evet, bu bir tavizdir ve toplum bu konuda bir karar vermek, barışın karşılığı olarak birtakım insanların suçlarının cezasız kalmasına razı olup olmadığını vicdanında tartmak durumundadır.
Ama unutulmasın ki, af ancak görüşmeler başarı ile sonuçlanıp silahlar bırakılırsa uygulanacaktır; daha önce değil. Yani, "boşu boşuna af" durumu söz konusu olamaz ve dolayısıyla da "Nasılsa bir sonuç alınamayacak, neden taviz üstüne taviz verip duruyorsunuz" itirazının da bir geçerliliği olamaz.
Görüşmelere destek veren bizler, bu işin hiçbir garantisi olmadığını; işlerin her an tersine dönebileceğini çok iyi biliyoruz. Ama ya başarılırsa?
Biz sadece küçük de olsa, barış ihtimaline bir şans vermek istiyoruz. Şu anda karlı dağ tepelerinde ölümle burun buruna PKK'lı takibi yapan askerlere de, sığındıkları mağaralarda titreyerek ölümü bekleyen 13-14 yaşındaki Kürt gençlere de bir yaşama şansı vermek için..
.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2016
8.02.2016
3.02.2016
31.12.2015
29.12.2015
27.12.2015
25.12.2015
22.12.2015
21.12.2015
18.12.2015