Hasan Bülent KAHRAMAN
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı adayı olmasında şaşırtıcı bir durum yok. Beklenen cereyan etti ve Erdoğan yıllardır hazırlandığı o makama şimdi aday. Erdoğan'ın aday ilan edildiği toplantı ise birkaç bakımdan önemliydi.
***
Her şeyden önce toplantı Cumhurbaşkanlığı konusunda referandumla gerçekleştirilen anayasa değişikliğinin anlamını somutlaştırdı. Bazı çevreler sandı ki, değişiklik sadece Cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle sınırlıdır. Adaylık açıklaması ise o referandumla sistem değişikliği yapıldığını gösterdi. Bir kere Erdoğan, parti- aday bütünleşmesini ortaya koydu. Cumhurbaşkanının bundan böyle kesinkes siyasal bir kimlik olacağını Erdoğan perçinledi. Toplantının hazırlanışı, sunuluşu tamamen bu manayı taşıyordu.
Erdoğan'ın konuşmasında daha fazlası da vardı. Erdoğan, "her an yeni bir başlangıçtır" dedi, adaylığını "bir hatime değil bir fatiha" diye nitelendirdi ve böylece yeni dönemin anlamını belirtti. "Hükümet ve Cumhurbaşkanı uyum içinde çalışacak" demek suretiyle bu yaklaşımın pratik ve gündelik siyasete ait kısmını dile getirdi.
Konuşmanın "politika beyanı" kısmında ise Erdoğan bugün Türkiye'de önemli olan, gündemde olan tüm sorunları teker teker saydı. Yeni dönemde bunların çok daha iyi noktaya taşınacağını söyledi. Böylece bundan sonra Cumhurbaşkanlığında da bir siyasetçi olarak çalışacağını işaret etti.
***
Konuşmanın bu beklenen özelliğini bir adım ileriye taşıyınca ortaya Ak Parti restorasyonu dediğim durum çıkıyor. Kuşkusuz popülist yanı ağır basan bir yöntem kullandı ama on iki yıldır Ak Parti kitleleri politik planda hareketlendirmeyi de başardı. Gücünü yaratan en önemli husus budur.
Erdoğan'ın konuşması iki nedenden ötürü bu pozisyonu içeriyordu ve kapsıyordu.
Bir yandan, açık açık politika yapacağını söyleyen Erdoğan bu yaklaşımıyla asıl halkın siyaset yapacağını dile getirdi. Cumhurbaşkanını halk seçtiğine göre, siyaset yapan cumhurbaşkanı halkın siyasallaşmasındaki son evreyi temsil ediyor Başbakana göre. Bütün konuşma bu mantığa yaslanıyordu. Öte yanda da bizatihi siyasetin kendisi var: Erdoğan kendisini, apaçık bir biçimde, siyaseten o makama gelen birisi olarak konumlandırdı. İnönü anıştırmaları, Gürsel dokundurmalarıyla Erdoğan politik cumhurbaşkanı kavramının içini doldurmak istedi. Öylece de adını hiç anmadan Ekmeleddin İhsanoğlu'na ve CHP-MHP pozisyonuna şiddetli ve sert bir eleştiri getirdi.
Kısacası ortada politik bir pozisyonla apolitik bir pozisyon arasındaki fark var. Bu fark hem adayların kişiliklerinde hem de Cumhurbaşkanlığını ele alış ve değerlendirişlerinde ortaya çıkıyor.
***
Tüm bunlar her şeye rağmen işin bilinen, tahmin edilebilen yanları. Asıl meçhul olan ve heyecan uyandıran nokta ise, daha önce değindiğim husus: Erdoğan sonrası Ak Parti. Herkes aynı hassasiyete sahip olduğundan Erdoğan da konuşmasında bu konuyu ele aldı ve geleneğin geleceği kurabileceğini belirtti ama bu iş, daha önce de yazmıştım, kolay değil. Hele Erdoğan gibi karizmatik siyasetçilere alışmış partilerde bu iş daha da zordur. Bu ancak gene güçlü ve bana göre siyasal vizyonu ve entelektüel kapasitesi yüksek birisi olmalıdır.
Erdoğan'ın adaylığı gerçekten de bir dönemeç, daha çok konuşacağız...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.05.2025
5.05.2025
6.03.2025
26.02.2025
13.02.2025
6.01.2025
18.11.2024
31.10.2024
23.10.2024
8.10.2024