Hüseyin SARIBAŞ

Hüseyin SARIBAŞ
Hüseyin SARIBAŞ
Tüm Yazıları
KENT KONSEYLERİNİ TARTIŞALIM !
26.12.2011
4086

 İster özerk yönetimlerle, yerel yönetimler veya kent konseyleri merkezi yönetimlerin tıkanması sonucu tartışılan, yaşama geçmesi için mücadele edilen, süreç içinde farklı yerellerde farklı uygulamaları olan yönetişimlere tanık oluyoruz. Seçim ve siyaset hegemonyasına teslim olmadan sorunların bilimsel analizini bilim üreten alanlara güvenerek (üniversiteler )okuya bilirsek çözüme katkıda bulunmuş oluruz. Öncelikle Düzce’de yaşadığımıza göre tartışma alanlarımıza (sorunlar ve çözümler) çevremizden bakarsak daha sağlıklı sorumluluk alabiliriz. Doğal olarak Düzce Türkiye’den, Türkiye Dünyadan bağımsız bir yapılanma içinde olmadığı gibi gelecekte var olan bu süreçlerle birlikte değişecek. Başta küresel kapitalizmin neoliberal politikalarının yerellere yansımasının, Pazar, rekabet ve sömürü ilişkileri ile görmek gerekiyor. Eğitimden, salığa, yaşanılabilir bir çevre ve doğayı sahiplenmeye, konut hakkından ulaşıma, arkeolojik ve doğal varlıkların korunması, dünya iklim değişikliği , yeniden kentsel yapılanma gibi ağır sorunlar çözüm bekliyor. Özgür, eşit yaşamı güvenceye alacak , katılımcı, çoğulcu, şeffaf anlayışlara (siyasetlere) ihtiyaç olduğu görülüyor ki yeni anayasa çalışmaların da uzlaşma sağlanamıyor. Yolsuzluk davalarında yasa ve hukuka güvensizlik yerel yönetimler sisteminin tıkanıklığını gösteriyor. Zengin, yoksul ayrışması, geleneksel partizanlık ve rant anlayışı (özelleştirme, taşeronlaştırma) sosyal yardım adı altında insan onurunu zedeleyen, üretmeyen bireyleri oy hesabıyla yöneten siyasetlerin sömürü sisteminin devamı olduğunu söyleye biliriz. Yöneten, yönetilen ilişkileri açısından bakınca kentlerde temsili demokrasinin işlemediği, kurumlarda egemen siyasetin yani sitatikonun devam ettiğini farkında olanlar görebiliyor. Kent konseylerinden işlevsel yaptırım çıkmıyor. Vitrin olmanın görsellikten başka özelliği yok. Belediyeler ticaret hane vatandaşın müşteri anlayışı yerine kamusal alan, en temel yaşam haklarının parasız güvenceye kavuşması, valinin, em. Müdürünün, savcının ve tüm yöneticilerin seçimle iş başına gelmesi ile doğrudan demokrasinin işlevliğini görürüz. Seçilenlerin geri çağırılması demokratik işleyişin ana yöntemi. Kısaca yerel yönetimlere demokratik hayatın temeli yapmak, yerinden güçlendirmek, merkezi vesayete son verilerek özerklik sağlanabilir. Esas olan normlar, haklar, özgürlükler, sorumluluklar ekseninde kurularak yurttaşların birlikte yaşama mekânı olarak tanımlana bilecek anlayışı egemen kılmaktır. Alternatif yaşam var olan yaşam biçimini değiştirmekle olur. Bizlerde değişime yönelik somut önerilerimizle Düzce’de, Akçakoca’da, Yığılca’da, Gümüşova’da, Konuralp’de vd örgütlenmemiz gerekiyor. 20 Aralık 2011 Salı gününki Radikal gazetesinde Ahmet İNSEL’den örnek bir alıntıyı okuyucularımızla paylaşmakta yarar var. “ Sakin kent hareketi Türkiye’de. İtalya’da uygulanmaya başlayan hareket bu gün yirmi dört ülkede yüzkır yedi kentin üye olduğu bir yerel yaşam ve kalkınma hareketini ifade ediyor. Türkiye’de de seferi hisar, BLD Başkanı Tunç Soyer’in girişimi ile üye olduğu ve başını çektiği Citta Slov hareketi giderek yayılıyor. Seferi hisar- İzmir, Gökçe ada – Çanakkale, Akyaka-Muğla, Yenipazar-Aydın, Taraklı-Sakarya; üye başvuruları inceleme aşamasında olan belediyeler Yalvaç-Isparta, Vize-Kırklareli, Perşembe-Ordu yer alıyor. Başlangıçta Yavaş Kent olarak hareket daha  sonra Sakin Kent tabirini kullanıyorlar. Kısaca; sakin, huzurlu, keyifli, insanın ve insani ilişkilerin önde olduğu , çevreyle uyumlu kent örgütlenmesi ve yaşama amaçlanan hareketin Türkiye’de ilk bilimsel komite toplantısı 17 Aralıkta İzmir’de Yaşar üniversitesinde toplandı. Rektör ve yukarıda sayılan kentlerin bld. Başkanlarının yanında yirmiye yakın bilim insanı, birkaç uzman gazeteci, doğa derneği, Trakya kalkınma ajansı uzmanlarının katıldığı bu ilk toplantıda hareketin geleceği değerlendirildi.”

Varmısınız Düzceliler!

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar