İbrahim Karagül
İran, ilk kez ülkeden ülkeye balistik füze gönderiyor. Tahran saldırısından sorumlu olduğunu iddia ettiği Suriye’de bir hedefi vuruyor. Daha önce Yemen’de destek verdikleri Husiler’in Mekke’yi, Riyad’ı hedef alan balistik füzeleri gibi!
ABD güçleri, bir Suriye savaş uçağını düşürüyor. Şam yönetimi doğruluyor. Hemen ardından Rusya, ABD ile Suriye hava sahasındaki mutabakatı, işbirliğini sona erdirdiğini açıklıyor. Bu iptal, bundan sonra ABD uçaklarını Rus hava güçleri için bir hedef aline getiriyor. Olası “kaza”ların ne tür sonuçları olacağını varın siz tahmin edin.
ABD-DEAŞ-PKK ortaklığı bir Atlantikçi harita planı!
Şam yönetimi, PKK/PYD ile çatışmalara girerken DEAŞ meselesi bir tiyatroya, Rakka operasyonu bir şaibeye dönüşüyor. ABD-DEAŞ-PKK (PYD) ortaklığı bir Atlantikçi harita çalışmasına dönüşüyor. Öyle “terör”, “terörle mücadele” gibi kavramların bölgemize, ülkelerimize, topraklarımıza, zihinlerimize yönelik bir örtük müdahale, saldırı olduğu daha bir belirginleşiyor.
ABD’nin PKK ile birlikte yürüttüğü plan Suriye’nin kuzeyinde, özellikle Türkiye’nin yakın tehditler hissettiği bölgede yoğunlaşıyor. İran-Akdeniz bağlantı çalışması daha güneye kayarken ABD’nin, terör örgütleriyle birlikte Türkiye’yi sınır boyunca sıkıştıracağı, bu “çevreleme” üzerinden bir harita çalışıldığı, “harita”nın aynı zamanda bir “iç politik iktidar haritası” da içerdiği
artık aşikârdır.
İran’a bağır, Türkiye’ye vur
Trump yönetiminin, “İran’ı sıkıştırma, tehdit etme, cezalandırma” söylemleri devam ederken “sıkıştırılan ülke” nedense Türkiye oluyor. Washington’daki iktidar kurucuların, bütün güvenlik örgütleri ve terör örgütleriyle birlikte yoğun bir Türkiye mesaisi olduğunu biliyoruz.
Bu, geçmişte de böyle olmuştur. ABD yönetimi, Cumhuriyetçiler dahil, sürekli İran’ı tehdit etmiş, İran da İsrail’le kriz süreci işletmiştir. Ama son otuz yılda kaybeden “ABD müttefiki” Araplar, kazanan hep “ABD ile çatışan” İran olmuştur. Bu sefer de, “İran’ı gösterip başka ülkeyi hedef alma” gibi bir durum olur mu, olur! Otuz yıl, örnek, ibret almak için çok şey sunuyor bize.
Katar krizi fitili ateşledi
Bu yüzden bölgemizde her söz, söylem, hareket olağanüstü bir dikkatlilikle izlenmelidir. ABD-PKK ilişkisi, İran’ın bölgedeki örgütlerle ilişkisi, Rusya’nın Atlantikçi güçlerle Suriye mesaisi, Türkiye’nin bölgeye yönelik hassasiyetine verilen reaksiyonlar gibi..
Kriz alanı hep genişliyor. Irak iken Suriye oldu, Suriye’den hemen sonra Basra Körfezi yeni kriz alanı olarak önce çıkmaya başladı. Yemen’de İran ile savaşan S. Arabistan, Körfez İşbirliği Konseyi üyesi Katar’a ağır bir abluka başlattı. İşte bu abluka hep endişe içinde sözünü ettiğim Büyük Körfez Savaşları’nın habercisi, işaret fişeğidir.
Katar krizi ne kadar sakinleşirse sakinleşsin, bir sonraki adım bu kriz üzerinden devam edecek her adım o büyük çatışmayı daha da yakınlaştıracaktır. Çünkü öyle kurgulanmıştır!
Türkiye varken bu savaş olmaz!
Çok büyük bir felakete sürüklemeye çalışıyorlar bölgeyi. Ayakta sağlam bir devlet kalamayacak şekilde, bütün bir ülke kalamayacak şekilde. Güçlü bir siyasi ve askeri irade olamayacak şekilde çözmeye çalışıyorlar. Türkiye, bölgede en güçlü ülke ve büyük felaketin önündeki en güçlü direnç hattı.
15 Temmuz’da, 17 Aralık’ta, Gezi’de işte bu hattı yarmaya, kırmaya çalışmaların nedeni bu; Büyük bölgesel savaş.. Türkiye varsa bunun zor olacağın biliyorlar. Bölgeyi kolay gaza getiremeyeceklerini biliyorlar. Sadece iktidarda tuttuklarıyla bu senaryoyu devreye alamayacaklarını biliyorlar.
Türkiye varsa büyük bölge savaşını çıkaramazlar. Öyleyse Türkiye’yi vuralım, alanını daraltalım, çevreleyelim, ilişkilerini bozalım, dostlarını azaltalım. Yaptıkları hep bu… Suriye’de önümüzü kesmeleri, Irak’la ilişkilerimizi bozmaları, AB ile köprüleri atmaları, ABD ile örtülü bir saldırganlığa maruz bırakmaları bundandır.
Gözünüzü önce ülkenize çevirin!
Şimdi Suriye’de yeni bir denge kuruluyor. Örgütlerden sonra devletler kendileri harekete geçti. Bütün bölgede yeni bir oyun kuruluyor. Arap-Fars savaşının, İran-Suudi Savaşının, Şii-Sünni savaşının son hazırlıkları, son tahrikleri yapılıyor. Ülkelerin pozisyonları ölçülüyor, bu pozisyonlara göre ceza ve ödüller hazırlanıyor.
Suriye’deki son kamplaşma, İran’ın balistik füzeleri, Türkiye’nin Katar’dan sonra Suriye’deki yeni duruma bakışı çok şeyi etkiler. Düğüm Türkiye üzerinde düğümleniyor sanki. Onun duruşu pozisyon alışı birçok şeyi belirliyor.
Bu yüzden siz “Suriye’de yeni oyun kuruluyor” dendiğinde hemen Türkiye’ye bakın. Katar krizi patladığında, İran balistik füzeleri Arap topraklarını vurduğunda, Rusya-ABD Suriye’de ayrıştığında gözlerinizi Türkiye’ye çevirin.
Yeni yeni FETÖ’ler aramaya koyuldular
Bugünlerde yeni bir dalganın hazırlıklarını hissediyorum. Bölgeden, içeriden, FETÖ’den, FETÖ yerine ikame edilmeye çalışılan çevrelerden, yepyeni bir tehdit dönemine girdiğimizi görüyorum. Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşünden, yürüyüş cephesini genişletmeye dönük arayışlardan, mağduriyetler üzerinden yürütülen psikolojik operasyonlardan, 15 Temmuz’un arkasındaki güçlerin, finansörlerin hareketliliğinden “bir şeylerin yaklaşmakta olduğunu” hissediyorum.
Sanırım bir çoğumuz bunu görüyoruz..
Onlar; “Türkiye cephesi düşmezse bölgenin tamamına yönelik planları hiçbir zaman uygulayamayız” ön kabulüyle hareket ettikleri için bölgedeki her yeni durumun ucu Türkiye’ye dokunacaktır. Şimdilerde yeni FETÖ’ler aramaya koyulmuşlar sanki. Hem dışarıdan, bölgeden hem içeriden yeni bir tezgah hazırlanıyor. Hepinizi dikkatli olmaya çağırıyorum!
Varmak istediğim nokta şu: Bölgede yeni ve çok vahşi bir oyunkuruluyor. Buna bağlı olarak 15 Temmuz’un patronları içeride ve dışarıda hareketlendi. Bir şeyler çeviriyor bunlar! Yine rezil olacaklar, endişe etmeyin. Sadece dikkatli olun!
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021