Mehmet Acet
Kayserili tüccara “İki kere iki kaç eder” diye sormuşlar.
“Alırken mi, satarken mi” diye karşı bir soru ile cevap vermiş.
31 Mart yolunda bu soru şimdi siyasetçilerin diline düşmüş durumda.
İttifaklarla gidilen seçimlerde iki ile ikiyi çarpınca kaç çıkacak?
Beş mi? Dört mü? Üç mü?
Yoksa iki bile etmeyecek mi?
Kanaatimce, bu çarpmayı yaptıktan sonra üçün biraz üstüne çıkabilen seçimlerin de galibi olacak.
Geçen hafta içerisinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli arasında yapılan zirvenin sonuncusundan, sadece 30 büyükşehir ile yetinilmeyip, durumu kritik olan illerde de ortaklık kurulması fikri çıktı.
Kaynaklardan aldığımız bilgiye göre, 18 il yeniden masaya yatırılacak.
Erdoğan Ak Parti’ye, Bahçeli de MHP’li kurmaylarına bu 18 ilde kamuoyu araştırması yapmaları yönünde talimat verdi.
18 İLİN DURUMU YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLİYOR
Mevcut haliyle seçimlere gidilmesi halinde, kritik durumda olduğu düşünülen bu 18 ilde anket sonuçları da benzer bir sonuç verirse, ittifak alanının genişletilmesine karar verilecek.
Ak Parti yönetiminde sandalye sahibi olan bir isimle konuşurken, Iğdır’da HDP riskinden söz etti.
Yapılan çalışmalar sonrasında, MHP’nin o bölgede güçlü olduğu tek il olan Iğdır’daki Ak Parti adayının çekilmesi ve MHP’ye destek verilmesi gibi bir karar çıkabilir.
Diğer yandan, Kars, Burdur, Isparta, Çanakkale gibi 18’in içinde yer alan illerin durumuna da yapılan kamuoyu araştırmalarına bakılarak bir karar verilecek.
Önceki gün bir açıklama yapan, Bahçeli’nin sağ kolu olarak bildiğimiz Semih Yalçın’ın işaret ettiği nokta burası.
Yalçın, “Bugüne kadar yaptığımız uzlaşmayı bu hafta iki parti yetkilileri tekrar ele alacak. Şer ittifakının ön plana çıktığı her ili, her noktayı tekrar değerlendireceğiz” dedi.
Bu durumda iki partinin de saha çalışmalarını bitirmesi ile bu 18 ilin tamamı ya da, bir bölümünün ittifak kapsamına alınmasını bekleyebiliriz.
BEKA TARTIŞMALARINA BİR DE BURADAN BAKMALI
31 Mart seçimlerinin ‘Mottosu’ ne olacak?
Ya da ne olmalı?
Önceki birkaç seçimde olduğu gibi Türkiye’nin bekasını ilgilendiren bir iklimde mi ilerliyoruz?
Yoksa nasılsa iktidar değişikliği olmayacak, o nedenle yerel seçimlere olduğundan fazla anlam yüklememek gerekir diye mi düşünmeliyiz?
Ben de hala bu sorular üzerinde kafa yormaya devam ettiğim için, Ak Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un fikrini merak ettim.
Numan Bey, bugüne kadar pek kimsenin dillendirmediği bir noktadan hareketle soruma yanıt verdi.
“Türkiye için beka tehdidi üretenlerin siyaset içinden de destek aldıklarını, yerel seçimlerle beka meselesinin bu noktada kesiştiğini” söyledi.
Bu yaklaşımı yabana atmak mümkün değil.
Beka başlığının içini, PKK ve FETÖ üzerinden dolduracak olursak, PKK ile ilişkisini gizlemeyen bir HDP ile 15 Temmuz için ‘Kontrollü darbe’ diyen bir CHP’nin seçim zaferi elde etmesinin yerel seçimleri kazanmanın ötesinde anlamlar içereceğini düşünmemek bir hayli zorlaşıyor.
POZİTİF SİYASET DİLİNİN ÖNEMİ
Madalyonun bir de tabi öteki yüzü var.
‘Beka tehdidi’ uyanık olmak, farkında olmak, gaflete düşmemek gibi anlamlar içerse de, korku ve endişe psikolojisini tetikleyici bir iklimin de önünü açabilir.
Yerel seçim sonuçlarının Cumhur ittifakı açısından yenilgiyle bitmesi halinde, bunun Türkiye’ye dönük beka tehdidi üreten çevrelere ve bu çevrelerin siyasetteki ortaklarına cesaret vermesi gibi bir ihtimal ve risk söz konusu.
Ancak, bu yaklaşım tek ayaklı olarak kalır ve ‘Korku pompalama’ biçiminde algılanırsa, istenilenin tersi yönde sonuçlar üretmesi de mukadder hale gelebilir.
Ak Parti Türkiye’nin tek merkez partisi.
Bütün bölgelerden yüksek oranda oy alabilen tek parti de diyebiliriz buna.
Önceki seçimlerin her birinde, partinin stratejisini belirleyen ekip içinden “Pozitif kampanya yapacağız” cümlesini sıklıkla duymuşluğumuz var.
Buradan bakıldığında, 31 Mart’a gidilirken bütün odaklanma ‘Beka tehdidi’ üzerinde olursa, merkezdeki seçmenin bir bölümü ‘Ya davulcuya, ya zurnacıya’ yönelebilir.
O nedenle beka kavramını dozajında tutmak, bunu Türkiye’nin başka reel sorunlarının kamuflajı olarak sunmamak, bir başka deyişle pozitif dili daha ön planda tutmak yararlı olabilir.
Yazarlar
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020