Mehmet ALTAN
2024 yılı da geride kalıyor.
Bu da zaten bu yılın son yazısı.
Yıl, Emevî Cami, Emevî Camii'nde kılınan ve kılınacak olan namazlar, HTŞ Lideriyle yakınlık, içerde ve dışarda Kürtleri tanzim etme projeleri etrafında bitiyor.
Bu bağlamda süreci canı gönülden destekleyen tecrübeli bir Türkiye Cumhuriyet'i vatandaşı olarak İmralı görüşmesi sonrası açıklamalardaki "demokratik dönüşüm", "barış, demokrasi ve kardeşlik" vurgularının anayasayı yok sayan bir zihniyet tarafından nasıl gerçekleştirileceğini de çok merak ediyorum.
Temkinli bir iyimserlikle olayları izlerken, belli ki bunlar seçim yatırımının en temel gıdası ve gelecek yılın da siyasal menüsü olacak.
xxxxxxxx
101 Yıllık Cumhuriyet'in en sık tekrarlanan hedefi "muasır medeniyet'ti.
"Muasır medeniyeti" hiçbir zaman yakalayamadık ama AKP iktidarı ülkenin "muasır medeniyet" ile ilişkisini tümüyle keserek Türkiye'yi tam anlamıyla Orta Doğululaştırdı.
xxxxxxxx
Muasır medeniyetten uzaklaşma, ileri teknolojiden de iyice kopma anlamına geliyor tabii.
İhracat içindeki ileri teknolojik mal payı yüzde 3 civarında çakılı kalmaktan kurtulamıyor.
Sefalet ücretine dönüşen asgari geçim ücreti de yedi düvele nizam vermeye kalkan ama sürekli artan yumurta fiyatıyla başa çıkamayan bir yönetim anlayışı da dünyadaki gelişmelerden kopmanın sonucu.
xxxxxxx
İleri teknoloji, bunu kullanan ülkelerin refahını katlıyor.
İleri teknolojinin beynini de çip üretimi oluşturuyor.
Birkaç gün önce Anadolu Ajansı "Küresel çip sektöründeki büyümenin yapay zekâ etkisiyle devam etmesi bekleniyor" başlıklı bir haber geçti:
"Elektrik akımlarını kontrol etme ve veri saklama gibi getirdiği teknolojik yeniliklerin yanı sıra ekonomik büyümeyi de destekleyen yarı iletkenler, 2024'te de sektörel bazda önemli gelişmelere sahne olurken, piyasa büyüklüğünün 600 milyar doları geçtiği tahmin ediliyor.
Uluslararası danışmanlık şirketi PwC'nin 'Yarı iletken endüstrisinin durumu' başlıklı raporunda, küresel çip ve yarı iletken sektör büyüklüğünün 2030'a kadar 1 trilyon doların üzerine çıkacağı öngörüsüne yer verildi.
Doğu ve Güney Çin Denizi arasında bulunan ada ülkesi Tayvan, ABD ve Çin arasındaki jeopolitik rekabetle gelişmelerin odağında bulunurken, özellikle dünyada 7 nanometrenin altındaki gelişmiş çiplerin yaklaşık yüzde 60'ı burada üretiliyor.
Uluslararası Data Şirketi'nin (International Data Corporation-IDC) yayımladığı 'Küresel Yarı İletken Teknolojisi Tedarik Zinciri' başlıklı raporuna göre, yarı iletken sektörü, yapay zekâ ve yüksek performanslı bilgisayarlara yönelik taleple birlikte büyümeye devam ediyor.
Küresel yarı iletken sektörünün 2025'te yüzde 15 büyümesinin beklendiğine işaret edilen raporda, 'Bulut veri merkezlerinden, belirli endüstri alanlarına kadar değişen büyük uygulama pazarlarının, yarı iletken endüstrisi için yeni bir patlamanın habercisi olan güncellemelerden geçmesi bekleniyor' ifadesine yer verildi.
Raporda, özellikle 2 nanometre çip üretiminin 2025'e damga vurmasının beklendiğini kaydedilirken, Taiwan Semiconductor (TSMC), Samsung ve Intel'in bu alandaki rekabetinin kızışacağı belirtildi."
xxxxxx
Tabii "çip" deyince asıl adres, "dünyada 7 nanometrenin altındaki gelişmiş çiplerin yaklaşık yüzde 60'ının" üretildiği Tayvan.
Öyle ki Tayvan'da çip üretiminin durma ihtimali, küresel bir üretim krizine neden olabilir.
Daha önce de vurgulamıştım:
"Bilgisayarlardan akıllı telefonlara, uçaklardan elektrikli araçlara kadar birçok aygıtın ve teknolojinin temelini oluşturan mikroçiplerin 3'te 2'sinden fazlasını üreten Tayvan, dünya ekonomisi açısından hayati bir işlevi üstleniyor.
Örneğin, Tayvan şirketi TSMC (Tayvan Yarı İletken İmalat Şirketi), küresel üretimdeki yüzde 56'lık payıyla 'dünyanın en büyük üreticisi' olarak sektörün lokomotifi konumunda.
Türkiye'nin ihraç ettiği malların ortalama kilosu 1,4 dolar iken, Tayvan'ın ihraç mallarının ortalama kilosu 5 dolar..."
xxxxxxxx
Ankara siyasal ve toplumsal geleceğini Emevî Camii'nde namaz üzerinden tasarlarken, 106 trilyon dolarlık dünya gayri safi yurt içi hasılası (GSYİH)'nin 27 trilyonunu tek başına üreten ABD de kendi geleceğini çip üzerinden Arizona'da üretme planları yapıyor.
Çin'in giderek artan işgal tehditti altında bunalan Tayvan'daki en gelişmiş yatırımlarını Arizona'ya çekiyor.
Nasıl mı?
Milyarlarca doları bu alana yatırıp Tayvanlı şirketleri Amerika'ya getirerek.
"TSMC, Phoenix'te 2025 ve 2028'de üretime başlaması beklenen iki tesise ek olarak üçüncü bir fabrika inşa edecek.
TSMC'nin üçüncü üretim tesisi ya da fabrikası, yeni nesil 2 nanometre (nm) süreç teknolojisine dayanacak ve 2030'dan önce faaliyete geçmesi planlanıyor.
ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo, 2nm çiplerin yapay zekâ da dahil olmak üzere gelişmekte olan teknolojilerin yanı sıra ordu için de gerekli olduğunu söyledi.
Raimondo, duyuru öncesinde gazetecilere verilen brifingde, 'İlk kez gezegendeki en gelişmiş yarı iletken çipleri burada, Amerika Birleşik Devletleri'nde ve Amerikalı işçilerle üreteceğiz' ifadelerini kullandı."
Bütün bu raporlardan, açıklamalardan, haberlerden anlaşılıyor ki 2025'in en önemli gelişmelerinden biri "2 nanometrelik" çip olacak.
"Nanometre" bir metrenin milyarda birine deniyor.
xxxxxxxx
Gelişmeler, üç dört yıl içinde gelişmiş dünyanın teknolojide "yepyeni bir aşamaya" geçeceğini gösteriyor.
Büyük bir sıçrama, büyük bir değişim olacak.
Birçok toplum kendini bu yeni sıçramaya hazırlıyor.
Türkiye Cumhuriyeti ise bu yeni gelişmelere, aynı Osmanlı'nın "sanayi devrimine" baktığı gibi bakıyor...
Yani bir kör gibi...
Olup biteni, nasıl geride kaldığını, bunun bedelinin ne olacağını görmüyor.
Bu toplum, aynı çukura bir daha düşecek mi?
Kimse, "hayır düşmeyecek" diye iddiaya girmez, bunu hepimiz biliyoruz.
Herkese iyi bir yıl diliyorum.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.09.2025
10.09.2025
4.09.2025
28.08.2025
22.08.2025
14.08.2025
7.08.2025
1.08.2025
23.07.2025
17.07.2025