Mehmet ALTAN

Mehmet ALTAN
Mehmet ALTAN
Tüm Yazıları
Basın Tarihi: “Al sana misilleme”…
17.09.2025
39
17 Eylül 2013… 17 Eylül 2025… 12 Yıl önceki 17 Eylül Salı’ya geliyormuş, bugün Çarşamba…

Basın Tarihi’nin peşinde koşmasam tam 12 yıl önceki 17 Eylül günü gazete manşetlerinde düşürdüğümüz Suriye helikopterinin yer aldığını muhtemelen anımsamayacaktım.

Eğitim-öğrenim yılının bir gün önce açıldığını da…

Acaba 12 yıl önce ilkokula başlayanlar ya da liseyi bitirenler şimdi ne durumdalar?

Gençlerin neredeyse dörtte birinin hem okumadığını hem de çalışmadığını bilince insan bu sorunun cevabını daha fazla merak ediyor.

***

Tam 12 yıl önce bugün manşet altına “15 ay önce F-4’ümüzü düşüren Beşer Esad’a anladığı dilden cevap verdik: Hava sahamızı ihlal ederek Yayladağı’na kadar gelen Suriye helikopterini iki F-16 ile düşürdük” spotunu yerleştiren Sabah Gazetesi’nin manşeti de “Esad, Al Sana Misilleme”.

Gazetelerin çoğunluğu düşürülen Suriye helikopterini manşet yapmış.

Gene bütün gazetelerde dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin el sıkıştığı bir fotoğraf var.

Suriye’nin kimyasal silahlardan temizlenmesiyle ilgili anlaşmanın ardından BM Güvenlik Konseyi Daimi Üyesi ABD, İngiltere, Fransa ile Türkiye’nin Dışişleri Bakanları P3+1 formatında bir araya gelmiş.

Yandaş bir gazete de bu el sıkışma resminin üzerine “Esad’ın burnunu iyice sürtecekler” cümlesini kondurmuş.

***

O zaman da çözüm süreci gündemdeymiş…

Suriye helikopterinin düşürülmesine ilk sayfada yer açmayan ulusalcı bir gazete, tüm birinci sayfayı “Apo doymuyor” başlığına göre şekillendirmiş.

12 yıl sonra da aynı konu etrafında farklı siyasal danslarla Eylül geçmekte.

***

Birinci sayfalarda tek tük başka haberler de var… Tek ders affı, “eşini kaynar suyla haşlayan kocaya” müebbet istenmesi gibi…

Bunlar o günkü Türkiye manzaraları…

Ancak bir de görünmeyen siyasal iklimle ilgili bir haber var ama ona sadece Hürriyet Gazetesi’nde rastladım.

Bir de BBC Türkçe’de…

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a elden ulaştırdığı mektupta, Türkiye’de süren basın özgürlüğü krizinden kaygılı olduğunu belirtiyordu.

Tam 12 yıl önce.

***

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) kaygılarını şöyle sıralıyordu:

“– Gazetecilerin işlerini yapmaları karşılığında hapsedilmesi ve hükümet politikalarını sorgulayan haberlerin terörle ilişkilendirilmesi

 — İktidarın en üst düzey isimlerinin basın karşıtı söylemlerinin, hevesli savcıları eleştirel yaklaşıma sahip olanların peşine düşme konusunda cesaretlendirmesi ve gergin medya kuruluşu sahiplerinin işlerini korumak için haber merkezlerini bağımsız seslerden arındırmasına neden olması.

— Hassas başlıklar ve haberlerin hükümetin hamlesiyle sansürlenmesi.

 Türkiye’nin bağımsız ve muhalif seslerinin canlı bir buluşma yeri olan sosyal medyanın kısıtlanmasına dair resmi ağızlardan tehditler

— Sosyal medyanın bir kamu yetkilisi tarafından en az bir bağımsız gazeteciyi karalamak için kullanılması.

 Gezi Parkı eylemlerini bağımsız ya da muhalif bir şekilde aktaran gazeteciler ve medya kuruluşlarına baskı yapılması.”

***

Ayrıca, mektup “Türkiye’nin 1 Aralık 2012’de yayımlanan hapisteki gazeteciler raporunda, hapisteki 49 gazeteciyle dünya birincisi olduğunu” hatırlatıyor.

CPJ, bunun ardından Ocak ayında 11 gazetecinin daha illegal örgüt üyesi olma suçlamasıyla gözaltına alındığını söylüyor.

CPJ, “Kısıtlayıcı yasalar ve kovuşturmalar kadar, üst düzey hükümet yetkililerinin yarattığı atmosfer de Türkiye’deki medya krizinde önemli rol oynuyor. Üst düzey yetkililerin eleştirel gazeteciler için ‘terörist’ demesi, diğerlerinin harekete geçmesine neden olabilecek rahatsız edici bir mesaj yolluyor” diye de ekliyor.

***

17 Eylül 2013…

17 Eylül 2025…

12 Yıl önceki 17 Eylül Salı’ya geliyormuş, bugün Çarşamba…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar