Mehmet Ocaktan
Tarihin ilk dönemlerinden bu yana farklı toplumlarda iş başına geçen firavunların, sultanların, kralların, diktatörlerin, padişahların yönetimi altında yaşamış olan insanların tecrübeleri aklın ve bilimin rehberliği ile buluşarak fikirlerin ve malların serbestçe dolaşımını sağlayan demokrasiyi ortaya çıkarmıştır.
Özü itibariyle özgürlükler ve insan hakları temeline dayalı olan demokratik sistemin sürdürülebilir kılınması için, her zaman serbest tartışmaya, itirazlara ve eleştiriye açık bir ortama ihtiyacı vardır. Bu öylesine bir ihtiyaçtır ki, eğer sistemin kapılarını eleştirel düşünceye kapatırsanız adı ister parlamenter, isterse başkanlık olsun sonunda kurduğunuz bu sistemin, geçmişteki kralları ve diktatörleri bile aratacak bir seçilmişler despotizmi olması kaçınılmaz hale gelebilir.
Tarihin farklı toplumlarında mutlakıyet rejimlerinden özgür düşünceye ve hukukun üstünlüğüne geçiş sürecinde yaşanan tecrübeler göstermiştir ki, sistemin özünü oluşturan temel evrensel değerler kadar “emir kulu” olmayan, bağımsız düşünmeyi becerebilen, yani “sürüden ayrılma”yı göze alabilenler sayesinde güçlü bir demokrasi inşa edilebilmektedir.
Biliyoruz ki gerek tarihsel süreçte, gerekse günümüzde “sürüden ayrılanlar”, hakkaniyet adına itiraz edenler hep “hain” ilan edilmişlerdir. Bağımsız düşünce adına sürüden ayrılmayı göze alabilen “gizli kahramanlar”ın demokrasi için ne kadar değerli olduğunu anlayabilmek için, sanırım günümüzün sahte kurtarıcıları haline gelen otoriter ve popülist liderlere bakmak yeterli olacaktır.
Bu konuda Taha Akyol’un yeni çıkan “Onlar da Kahramandı” kitabında güce boyun eğmeyen gizli kahramanların, aslında demokrasinin kalitesinin yükselmesinde ve de sürdürülebilir kılınmasında ne kadar önemli bir görev ifa ettiklerini daha iyi anlıyoruz.
Taha Akyol’un kitabında dünyada ve Türkiye’de yaşanmış somut olaylar ve kişiler üzerinden verdiği örneklerde de görüldüğü gibi, her türlü kaybı göze alarak doğru bildiklerini söyleme cesareti gösterebilenlerin ve itiraz eden aydınların, siyasetçilerin, hukukçuların sayısı çok da fazla değil. Bu örnekler içinde ABD başkanlarından John F. Kennedy’nin 1956’da yayımlanan “Fazilet Mücadelesi” kitabında sözünü ettiği Cumhuriyetçi Kansas senatörü Edmund Gibson Ross’un hikayesi, kuvvetler ayrılığının önemi açısından bugün bile ibret verici...
Hikaye özetle şöyle: Senatör Ross ateşli bir Cumhuriyetçiydi, Başkan Johnson’a şiddetle muhalifti, köleliğe öfke duyuyordu ve ömrü boyunca kölelikle mücadele etmişti. 5 Mart 1868 günü Senato’da Demokrat başkan Johnson için sorgulama ve yargılama (impeachment) müzakereleri başlamıştı. Senato’daki Cumhuriyetçi ve Demokrat dengesine göre, başkanın ‘suçlu’ ya da ‘suçsuz’ olmasını belirleyecek olan bir kritik oya ihtiyaç vardı. Senatör Ross’un seçmenleri “İhanet etme, suçludur diye oy kullan” şeklinde toplu imzalı dilekçeler, mesajlar gönderdiler. Ama o partizanca duygularla değil, denge-denetim ve kuvvetler ayrılığı prensiplerine göre hareket etti, Johnson için “suçsuz” oyu verdi.
Akyol’un kitabında bizim tarihimizden de benzer “fazilet kahramanları” hikayeleri yer alıyor. Mesela vatan şairi Namık Kemal’in yargılanması... Mahkeme başkanı Suphi Paşa, bu davada padişahın “emir kulu” gibi değil, bağımsız bir hukuk insanı gibi davranmıştır.
Padişah II. Abdülhamid bizzat eniştesi Mahmud Celaleddin Paşa’yı göndererek Suphi Paşa’dan “Şan-ı sadakate layık bir karar” vermesini, yani Namık Kemal’i mahkum etmesini ister. Suphi Paşa, “Merak etmeyin adaletin gereğini yapacağım” cevabını verir. Ancak mahkeme Namık Kemal’in beraatine karar verir. Kızı yıllar sonra Suphi Paşa’ya “Hünkardan korkmadınız mı” diye sorduğunda adalet tarihine altın harflerle yazılacak şu cevabı verir: “İki adalet vardır, padişahın adaleti ve Allah’ın adaleti… Yarın hünkarın da benim de huzuruna çıkacağımız adaletten korkarım ben…”
Maalesef Türkiye, 21. Yüzyılda bile özgürlükler ve hukukun üstünlüğü konusunda ideolojik kimliklerin, cemaatçi ve otoriten yapıların davranış kalıplarından kurtulabilmiş değil. Bu yüzden “itaat kültürü”nün dışına çıkarak bağımsız düşünebilen aydınlara, hukukçulara ve siyasetçilere her zamankinden daha çok ihtiyaç var.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
4.08.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
14.04.2025
9.04.2025
4.04.2025