Mehmet TIRAŞ
BDP’ li Milletvekillerinin Karadeniz gezisinde Sinop ve Samsun illerinde çıkan olaylar bu ülkede milliyetçiliğin ne kadar tehlikeli bir boyutta olduğu tüm çıplaklıyla ortaya çıkarttı.Bu toplum bu kadar patlama noktasına nasıl geldi?
Kitapsız öğrenen insanları dinlediğinizde;siyasetçiden akıl almaya,tarihe yolculuk etmeye,kütüphaneye gitmeye ve arşiv taramaya gerek yok.Boşuna dememişler eskiler öfkeyle kalkan zararla oturur,rüzgar eken fırtına biçer..Devlet aklını evrensel hukukla bağlamayanın hakkından olaylar ve sorunlar geliyor ama bedelini de ağır ödetiyor.
Gerçekten bu olaylar neden böyle bir öfke patlamasına dönüştü?
Aslında BDP milletvekillerine gösterilen tepki ve linç girişimi çokta şaşırılacak bir olaylar değil,biraz hafızamızı zorladığımızda böylesi tepkilere ve katliamları çok yaşandı,kısa tarihimizde.
Tarihten birkaç örnek verelim hatırlatma babında,Kürdistan coğrafyasında 29. isyan PKK isyanı değil mi?
1938 dersim katliamında 50 bin kişi ölmedi mi,1955 de 6-7 eylül olayları,kanlı Pazar, Muğlalı Mevlüt paşa olayı diye hatırlanan katliamda 33 Kürt vatandaşı kurşuna dizilmedi mi,77 kanlı 1 Mayıs olarak tarihe geçen 34 kişinin ölümü aydınlandı mı,Kahramanmaraş ta alevi-Sünni çatışması adı altında 110 kişinin katledilmesi,Sivas ta 34 kişinin yakılması,Çorum olaylarında 16 kişinin öldürülmesi sağ-sol çatışmasında,üzerinden 15 ay geçmesine rağmen 34 kişinin katledildiği askeri uçaklarla bombalarla öldürülen Uludere olayının dumanı dahi kaybolmadı ama devlet katilleri ortaya çıkartamadı –mı,çıkartmıyor mu?
Yukarıda sıraladığımız olayların hepsinde devlet eliyle ve tezgahıyla yapılmış katliamlar değil mi?.
Devlet böyle yapar da bu devleti kendisine idol seçen vatandaş boş geçer mi?
BDP’lerin saldırıdan ve katledilmeden kıl payı kurtuldularsa, anaları kutsal bir günde doğurmuş onları yoksa, devletin yaptıkları yapacaklarının teminatıdır,hiç şikayetçi olmasınlar yaşadıklarına şükretsinler.
Başbakan devletin resmi politikasının değişmez politikasını hep uygulaya geldi ve BDP’li milletvekillerine karşı kullandığı dili, hatırlayalım..
Başbakandan Seçmeler:
-PKK ile BDP arasında fark yok.
-BDP terör örgütünün iradesinin temsil ediyor.
-BDP ölmeyi ve öldürmeyi teşvik içinde.
-BDP’nin terörün uzantısı olarak Meclis çatısı altında olmasını kabul etmiyoruz.
-BDP terör örgütüyle organik bağ içinde..
-Ben olsaydım Öcalan’ı asardım.
-İdam tekrar gündeme gelmeli,halkın böyle bir talebi var.
-Yargıya talimat verdim BDP’lileirn dokunulmazlığının kaldırılması gerek.
-Kürt sorunu yok Kürt kardeşlerimin sorunu var.
-Kendisine oy vermeyen Kürt seçmenler için Zerdüşt bunlar Zerdüşt.
Bunları ekranlardan canlı yayınlarda ve yazılı medyada da altına basa basa açıklayacaksın,ardında;Sinop ve Samsunda ki tepkilere karşı da demokrat kesileceksin…
BDP’lilerle Erdoğan ne zaman görüştü?ABD Başkanı Obama Ahmet Türk ile TBMM görüştükten sonra görüşmeye başladı.
-“Beğen beğenme,seçilmiş milletvekillerine saygı göstereceksin” diye de demokrasi dersi vereceksin.
Bu tepkiler bir günde ortaya çıkmadı,yıllarca izlenen bir politikanın sonucu bu.
Eski Genel Kurmaya Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ; sert ve tehdit kokan konuşmalarından birinin Trabzon da Oruç Reis firkateyn’inde yapmıştı ve ardından da;buradan konuşmamın özel anlamı var demiş ve milliyetçiliğe gönderme yapmıştı.
Karadeniz de kısa tarihimizde neler olduğuna da bir göz atalım;Trabzon da Rahip Santor’a cinayeti,TAYAT’lılara linç girişimim,Hırant Dink katillerinin planlandığı bir yöre olması,Samsun da Ahmet Türk’ün yumruklanması ve burnunu kırılması,tesadüf ola bilir mi?
Milliyetçilik bizim devletin değişmez ilkelerinden biridir,altı ok Kemalizm’in ordu ideolojisi değil mi?Herkes bu ülkede “Türk,Müslüman ve Sünni” değil mi?Irk milliyetçiliği var da,din milliyetçiliği yok mu?3Temmuz 1993’de Sivas Madımak otelinde 34 aydını sanatçıyı,diri diri yakmadılar mı, tek bir getirerek!.Her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına alıyorsan sayın Başbakan, her türlü din milliyetçiliğini de ayaklarınızın altına alırsanız inandırıcı olursunuz!.
Kamuoyunun İmrallı süreci,diye bildiği, Başbakanın adına çözüm süreci dediği,gelişmeler geçmişte Erdoğan’ın Kürt sorunu üzerine yaptığı konuşmalarına takılmadan desteklenmeli,bu çok önemli bir adım, çatışmasız ortamını yaratıp siyasi müzakerelere dönüşmeli ve bir an öce iç barışı sağlamalıyız; ama her şeyin de kısa bir süreçte biteceği umuduna da kapılmayalım,sakin ve sabırlı olalım bu süreç her an provokasyona açık bir süreç, geçmişte bunun çok olumsuz örneklerini yaşadık.
Biz, Osmanlının hem bakiyesiyiz hem de aynasıyız bildiğiniz gibi!.Osmanlıdan kopalı bir asır bile olmadı..
” Osmanlı da oyun bitmez.”
Yazarlar
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025
14.07.2025
7.07.2025
30.06.2025
23.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025