Mehmet YILDIZ
17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla birlikte,ilerici çevrelerde bir iyimserlik duygusu oluştu. Yıllardır İslamiyet’isuiistimal ederek iktidara gelen ve ülkeyi ortaçağ karanlığına mahkum eden AKP hükümetinden kurtulma şansının ortaya çıktığına inanıyorlardı. 30 Mart Yerel Seçimleri bu fırsatı sağlayacaktı. Büyük bir hayal kırıklığına uğradılar. Seçmen tüm kirli çamaşırları açığa dökülmüş AKP hükümetini destekledi. Rüşvet, yolsuzluk, hukukun ayaklar altına alınması, kriminallerin kolluk kuvvetlerini yargılaması bir sorun olarak görülmedi.
Ana akım Türk toplumu tarihsel davranışına uygun bir tutum ortaya koydu. 1000 yıllık tarihinde ilerici hiçbir hareket olmayan bir halkın, teknolojinin de yardımıyla hükümetin tüm kirli çamaşırlarının bu kadar net açığa çıkarılmış olmasına tamamen kaygısız kalması yine de şaşırtıcı oldu. Türk toplumunun gerçek karakterini görmeyip, onun hakkında hayaller besleyen yazarlar seçim öncesinde 'halk bunlara hakkettikleri tokadı atacak' diyorlarken, seçimden sonra 'seçmen AKP'nin yolsuzluk yaptığına inanmadı' demek zorunda kaldılar. Yani seçmenin karakterinde bir sorun yoktu; sorun yalnızca ikna olmamasından kaynaklanıyordu. 1000 yıllık tarihinde ilerici hiçbir hareket olmayan bir halkın karakterindeki feci karanlık böyle gizlenmeye, meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Türk seçmeni muhafazakar değildir, Türk seçmeni dinci değildir, Türk seçmeni ırkçı da değildir. Muhafazakarlıkta, dincilikte, ırkçılıkta bile bir seviye vardır. Türk seçmeninde hiçbir ölçü yoktur. Ölçüsüzlük gericiliğin en korkuncudur. Bu gerici güruhla aynı toplumda yaşamak zorunda kalanlara sabırlar diliyorum.
Dersim AKP’nin seçim kazanamadığı sayılı illerden biri oldu. Bu durumu Kırmanclar zaferleri olarak ilan ettiler ve coşkuyla kutladılar. Aşiretçiliğe karşı, Kureyşan hegemonyasına karşı 'modern', Kürtçü, Apocu Dersimliler kazandılar. Ovacık'ta da TKP'li Dersimliler kazandı. Böylece Ovacık Kuzey Kore'ye kardeş oldu.
Yeni Dersim tarihsel Kızılbaş Dersim olmadığını, Şafii Kürtlerin Dersim'i olduğunu ortaya koydu. Arada Bingöl ve Elazığ da olmamış olsaydı, renklerdeki coğrafi bütünlük de sağlanmış olacaktı. Mevcut Dersim Şafiilere, Şafiiler Dersime çok yakışıyor.
PKK Apo'ya yönelik en masum eleştirileri dahi 'Halkımızın değerlerine saldırılıyor' diye kabul edilmez ilan ediyor. Bu nedenle 'yırtık' sıfatına bir açıklama getirmemiz gerekir. Kendisini 'yırtık'olarak tanımlayan Apo'dur, 'Sayın Öcalan'dır. Konuşma İmralı'da havalandırmada PKK'lı mahkum B. Kaymaz'la yapılmıştır. Tapesi vardır, montaj olduğuna dair bir açıklama da yapılmamıştır.
Apo: Yırtık bir adamım, bana yaklaşmayın. Ama kadın daha çok bağlanıyor... Kadın özgürleştiği için bana daha çok bağlanıyor. Kadınların elinden alındığını duydu mu bir erkek korkunç olur değil mi. Benim yanıma gelen kızlar ve erkekler kendilerini boşanmış hissediyorlar.
B.Kaymaz: Bizim bazı gösterilerde, toplantılarda diyorlardı, Başkan Apo’nun her şeyini çok seviyoruz, fakat bu kadınları ellerimizden alması...
Apo: Felaket. Tamam anladık da, boşanmış hissi yarattım. Bu güzel bir şey... Bu boşanmalar şundan güzel, kadın yine senin olsun, ben senin karını ne yapayım. Zaten ben yüzüne bile bakmam. Benim estetik algılarım çok farklıdır ama pratikte yaşadığı sürekli boşanma halidir.
Tayyip'in de, Apo’nun da tapeleri hükümsüz kaldı. Türkiye'de Tayyip, Dersim'de Apo kazandı.
Yazarlar
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2014
26.08.2014
15.08.2014
6.08.2014
15.07.2014
22.06.2014
12.06.2014
9.06.2014
7.06.2014
20.05.2014