Melih ALTINOK
Geçen gece Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı’nın kitap fuarındaki kavga görüntülerini izlerken “ucuz atlatmışız” diye düşündüm.
Öyle ya davetlerine falan giderdik bu arkadaşların. Hatta dershane tartışmasının ilk çıktığı günlerde davet edildiğimiz bir yemek sonrası tartışmıştık kendileriyle. Demek yumuşak taraflarına gelmişiz de hırpalamamışlar bizi.
Sevinmekte haksız mıyım? Baksanıza, şunun şurasında 1-2 yıl önce ortalıkta hoşgörü, diyalog diye gezen, her şeye ve herkese “evet” diyen mülayim abiler, ablalar şimdilerde birer alikıran baş kesene dönüştüler.
Kamuoyunda itibarları sıfırlandıkça, köşeye sıkıştıkça agresifleşiyorlar. Küfürler, yalanlar, hakaretler eşliğinde en iğrenç karakter suikastlarının altına imza atıyorlar. Yetmiyor gazetelerinin ağır başlı bildiğimiz yayın yönetmeni kendisine soru soran muhabiri hırpalıyor.
Savunmaları ise komik: “Muhabire Ekrem Bey tokat atmadı, koruması vurmuş!”
Görüntüleri herkes gibi ben de izledim. Muhabir, Dumanlı’nın yanına gelip geçtiğimiz günlerde verdiği bir röportajıyla ilgili sorular soruyor. Dumanlı, Cemaat’in seçimlerde HDP’ye verdiği (ki kendi ifadeleridir) destekle ilgili soruya bozuluyor. Ardından onlarca yandaşı ve korumasının çevrelediği muhabire “münafıklık etme” diyor.
Tabii bu “komutu” alan yandaşları muhabiri hırpalamaya başlıyorlar. Başka ne olacaktı ki?
Derken biri, Dumanlı’nın koruması olduğu söyleniyor, gazeteciye tokadı yapıştırıyor. Dumanlı da muhabirin yakasına yapışıp gömleğinin düğmelerini kopartıyor. Meğer kavgayı ayırıyormuş.
Meslektaş tepkisi: Dövenlerin eline sağlık!
Olacak iş değil! Ortada muhabirin ne bir hakareti var ne de saldırısı. İşini yapıyor, sadece soru soruyor. Fakat anında savunmaya geçen Cemaat medyası bu açık şiddete gerekçe bulmak için muhabire yükleniyor:
“O da sağlam pabuç değilmiş!”
Oysa öğreniyoruz ki, aynı çevreler ve bizzat Dumanlı’nın yönettiği Zaman, henüz bir yıl önce aynı muhabire ulusalcılar saldırınca “acımazsızca linç ettiler” haberleri yapmış.
Saldırıya en ajitatif bahane ise, bir internet sitesinin yöneticisinden geliyor. 17-25 Aralık döneminde demokrat yazarlara mesaj atıp “bu paralelleri kim durduracak ağabey” diye dert yanan ancak sonradan Cemaat’e iltica eden “gazeteci” şöyle buyuruyor:
“Akit gazete olmadığına göre o soruyu soran kişi de gazeteci olmuyor. Provokatöre de gereken cevabı vermişler. Ellerine sağlık.”
Baki eleştirilerimiz gözümüzü kör etmesin
Dünden beri, meslektaşının dövülmesini yüreğinin yağları eriyerek anlatan bu gazetecinin twiti RT ediliyor. “Ak-İt”ler havada uçuşuyor.
Her fırsatta ortalığı ayağa kaldıran basın meslek örgütlerinden, muhalefetten şu ana kadar tık yok. Dün bir tek Medya Derneği’nin kınamasını gördüm, o kadar.
Hadi bu çevrelerin çifte standardına alışığız da, demokratlar niçin suspus, asıl şaşırtıcı olan bu değil mi?
Sanırım saldırıya uğrayan muhabirin kurumuna karşı kızgınlıkları tepki vermelerini engelliyor.
Evet, Akit ve özellikle habervaktim isimli site pek çok skandala imza attı. Cemaat’in paralelinde bir çizgide, Baykal’a yapılan operasyonda rol almaları hafızlarımızda hâlâ diri. Ali Bayramoğlu ve Hilal Kaplan gibi demokratları yargısız infaz ettiler. Çözüm Süreci’ne verdiğim destekten ötürü ben de zaman zaman “PKK’lı” diye hedef tahtasına oturtuldum.
Ama mevzu bu değil. Bu konulardaki eleştirilerimiz baki. Ne var ki, basın özgürlüğü ve gazeteci hakları konusunda diğerleri gibi çifte standarda düşmemek için, şimdi şiddete karşı kategorik tavır almak zorundayız.
NOT: Akit’ten konuştuğum pek çok isim, habervaktim isimli internet sitesinin gazeteyle alakası olmadığını, kısa bir süre önce de yeni sitelerinin devreye girdiğini söylüyorlar.
Yazarlar
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları












































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019