Tuncay TOP
‘’Kardeş Belediye’’ protokolünü imzaladık :
Gezimizin üçüncü gününde Arpaçay’daydık. Bu gün resmi işlemlerin yapılacağı gündü. Öncesinde olduğu gibi sonraki günlerde de gezimize devam edecektik etmesine ama, bugün iki belediye başkanımızın imzalayacakları ‘’Kardeş Belediye’’ protokolüne tanıklık edecektik.
Kimler yoktu ki aramızda; İstanbul, Bursa, Düzce ve Akçakoca Karslılar Derneği yöneticileri… Arpaçay belediyesi çalışanları, Kars’tan bazı konuklar, Kars’ın TV ve gazete çalışanları ve Akçakoca’dan gelen beş ayrı ajans ve gazete temsilcisi arkadaş…
Çok sayıda konuğumuz ve bina dışında bulunan kalabalık bir meraklı topluluk, içeride iyi bir şeyler olduğunu sezinlemiş, sonucu merak etmektelerdi.
Nihayet imzalar atıldı, kardeş belediye olundu. İyi niyet temennileriyle dolu bir çok söz çıktı konuşmacıların ağzından. Herkes hayırlı bir işin; Türkiye’nin iki farklı ucunda bulunan belediyelerin aralarında kurdukları kardeşlik köprüsüne şahitlik etmenin haklı gururunu taşımaktaydı orada.
İmza töreni sonrasında Arpaçay sokaklarında dolaştık bir süre. Başkan Enver Akkaya, yürüyüş boyunca kentin tarihi ve doğal özelliklerini anlattı misafir gelenlere. 3 Bin nüfuslu küçük bir ilçenin kültürünü tanımaya çalıştık. En ilginç şeyi ise küçücük bir tamir atölyesini işleten mavi gözlü ve sarışın insanları tanıdığımızda yaşadık: Bu kişiler Malakanlar’mış.
Rusça’da süt içenler anlamına gelen Malakanlar’ın Ortodoks Kilisesi'nden ayrılmış bir tarikata mensup olduklarını ve 1876-1877 Osmanlı-Rus Savaşları´nın ardından, Ruslar tarafından Kars´a yerleştirilen gruptan olduklarını öğrendik.
Çıldır Gölü’ne yolculuk :
Arpaçay sokaklarında gezimizi tamamladıktan sonra Çıldır Gölü kıyısında bulunan bir tesiste balık yemek üzere ilçeden ayrıldık.
Yaklaşık 50 km. uzakta bulunan Çıldır Gölü’ne giderken doluya tutulduk, hem de temmuz ayında…
Çıldır’ın adının göl olduğuna aldanmayın sakın, bildiğimiz Umman… Karadeniz’e de ne çok benziyordu Çıldır. Hani bir kıpırtı gördüğümüzde su yüzeyinde sanki hamsi ya da palamut atlayacakmış gibi geliyordu bize. Kocaman bir göl değildi sadece Çıldır, etrafında insan boyunda başakların boy verdiği, kaz sürülerini otaran yalın ayaklı kız çocuklarının kıyısında gezindiği bir saklı cennet gibiydi adeta…
Yer yer koyunlar, keçiler gördük göl boyunca. Bazen de kuş sürüleri eşlik etti yolculuğumuza…
Issız Çıldır; Işığın ilk doğduğu bu kadim toprakların uzun saçlı perisi, şavkını en güzel biçimde suya veren bu doğa harikası, kendisine her baktığımızda, arsız bir çıplak kadın edasıyla gülümsüyordu bize. Her bir fotoğraf karesinde ayrı bir kartpostal güzelliği sunan Çıldır’ın kenarında mola verip toplu resimler çektirdik sık sık.
Ve nihayet resimler çektirmekle uzattığımız Çıldır yolculuğumuzu tamamlıyoruz. Arpaçay belediye başkanı Enver Akkaya’nın misafirleri olarak güzel bir balık lokantasında yemek molası veriyoruz.
Yemekte bildiğimiz garnitür ve zeytinyağlılardan çokça var ama biz her zamankinden daha bir aç oturduğumuzdan mıdır nedir, balığı beklemeden yemeye koyuluyoruz.
Sarmanın, pilakinin, çoban salatanın tadına bakıyoruz. Kars’ın peynirleri, kaşarı, çeçili ve tereyağını sürüyoruz lavaş ekmeğimize.
Buranın balığı kendini yedirir :
Merakla beklediğimiz balıklarımız da geliyor sonra. Bizim masaya düşenin 11 kiloluk bir balığın parçaları olduğu söyleniyor bize.
Yediklerimizin, Göl’den tutulan sarı bir balık türü olduğunu öğreniyoruz çalışanlardan. Çok lezzetli geliyor bize balıklar ve istemeden önümüze konan her yeni porsiyondan biraz daha alarak yiyoruz.
Tam ‘doyduk artık istemiyoruz!’ diyecekken taze kuzu etleri servis ediliyor bu kez. Nasıl hem bu kadar tok olup hem de yemeye devam ettiğimizi anlamaya çalışıyoruz hep birlikte. Havasından olsa gerek derken birileri, tesis işletmecisinin sesi duyuluyor yüksek perdeden: Buranın balığı kendini yedirir!..
Ziyafetin ardından küçük bir sürpriz yaşatıyor bize ev sahipleri. Mahallî aşıklar giriyor salona ve türküler çalıyorlar bize. İstek veren konuklar bir yandan, türkülere eşlik edenler diğer yandan hep birlikte eğleniyoruz.
Aşıklardan biri belediye başkanlarına methiyeler düzerek bahşişi de kapıyor kapmasına ama, uzun zamandır söylemediğimiz bir çok türkü ve marşı ‘’Kardeşlik Korosu’’ olarak, hep bir ağızdan söylüyor ve inletiyoruz Çıldır’ı… ‘Aldırma gönül aldırma’, ‘Oy dere Kızıldere’ ve ‘Nurhak sana güneş doğmaz’…
Yemek ve müzik ziyafetinden sonra Çıldır kıyısında tekrar resim çektirmeler… Fotoğraf makineleri ve kameralar durmadan çalışıyor. Dönüşe hazırlık ve toparlanmamızı ağırdan alıyoruz. Sanki birleri bu gece burada kalın diyecek ve bizde bu teklife atlayacakmışız gibi, herkesin yüzünde belirsiz bir bekleme hali var. Güzelden vazgeçilmiyor tabii.
Akşam saatlerinde dönüş yolundayız artık. Günü burada tamamladıktan sonra istirahate çekileceğiz ve ertesi günkü Melik köyü yaylasındaki şenliklere katılacağız.
Yol boyunca Çıldır’ın manzarasını dikkatlice izleyerek yemekleri konuşuyoruz yanı başımızdaki arkadaşlarla. Temmuz ayında aniden bastıran bir doluyla yolun iki tarafı beyaza bürünürken bu sürprize alışık insanlar gibi ‘’burada olur böyle şeyler’’ falan diyoruz.
Kars sınırlarına girdiğimizin henüz üçüncü günündeydik ama, sanırdınız yüz yıllık Karslıydık.
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.12.2014
12.09.2014
2.04.2014
15.11.2013
29.07.2013
19.07.2012
8.07.2012
7.06.2012
7.02.2012
19.01.2012