Tuncay TOP
Konuyu biliyorsunuz… Yaygın medyada yer aldığı kadarıyla, milletvekili Osman Çakır emekli olabilmek için, bir zamanlar Nedim İşgören’in yanında bakkal çıraklığı yaptığını beyan ederek kıyak emekli olmuş ve 13 bin lira civarında prim borcunu yatırarak 140 bin lirayı cebe indirmişti.
Osman Çakır’ın boy boy resimlerinin altına ‘’Vay uyanık vekil!..’’ manşetlerini iliştiren büyük gazetelerin haberlerini görünceye kadar, aslında hiç birimiz bu meselenin iç yüzünü uyanamamıştık.
Sonra mesele daha net ortaya çıktı. Vatandaştan esirgenen ve sadece milletvekillerinin yararlanabildiği bir kıyak yasaya göre, milletvekillerinin vekillik öncesinde çalıştıkları günler emekli olmalarına yetmiyorsa, yani kendilerini emekli edecek çalışma günleri eksikse, sayın vekiller vakti zamanında bir yerlerde işçi olarak çalıştıklarını beyan ederek, eksik günleriyle ilgili prim borçlarını toptan ödeyip kıyak emekli olabiliyorlarmış.
Yani ‘’ben falancanın yanında işçi olarak çalıştıydım’’ demek milletvekillerinin emekli olması için yeterliymiş, bunu öğrendik.
Buraya kadar mesele biraz anlaşılır da, haberi okuyanlarda ‘’bu meselenin içinde bir bit yeniği var’’ duygusunu uyandıran birkaç nokta var.
Birincisi, sigorta primlerinde geriye doğru borçlanmayı mümkün kılan hiçbir torba yasa çıkmadı bildiğim kadarıyla. Nasıl oluyor da böyle bir hak sadece milletvekillerine tanınıyor. Emekli olmayı bekleyen milyonlarca ihtiyaçlı yurttaş dururken, geriye dönük borçlanma hakkının, maaşları 17 bin lira civarında olan milletvekillerine tanınıyor olması hakkaniyetli değildir.
İkincisi, şayet bu bir hak kullanımı ise, neden sadece vekil beyanı esas alınıyor. Bunun yerine vekillerin geçmişte işçi olarak çalıştığını gösterir bir belge zorunluluğu gerekmez mi?
Yani vekilimiz 1982-87 döneminde Nedim İşgören’in yanında çalıştığını; sigorta girişi, ücret bordrosu ve işyeri işe giriş bildirgesi olmadan, sadece ben çalıştıydım demekle nasıl kanıtlar. Bu durum milletvekillerinin yalan beyan veriyor olma şüphesini güçlendirmez mi?
Üçüncüsü şu… Şayet Osman Çakır Nedim İşgören’in yanında çırak olarak çalışmışsa bu durumdan İşgören’in nasıl haberi olmaz. Osman Çakır’ın, Erzurum’da okuduğu 5 yıl boyunca, aynı zamanda Nedim İşgören’in yanında çalışmış olduğunu söylemesi, ne yazıkki akla ve izana sığmıyor.
Dördüncüsü tam bir bit yeniği. Osman Çakır’ın doğum günü 2 Eylül 1964’müş. Yasadan faydalanmak için 18 yaşını doldurması gerekli olduğundan, nasıl bir tesadüfse tam da 18 yaşına girdiği gün; yani 2 Eylül 1982’de işe başlamış.
Osman Çakır’ın ulusal medya tarafından ‘’avantadan emekli’’ olduğunun imâ edildiği günlerde, bir sosyal paylaşım sitesinde kendi sayfasına ‘’Önemli olan sigorta primlerini ödemektir. Yoksa bakkalın çakkalın yanında sigortalı çalışmışsın çalışmamışsın önemli değil’’ açıklamasını yaptığı yazıldı.
Avantadan emekli olma suçlamasına karşılık kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapamayan Osman Çakır’ın başının siyaseten ağrıyacağı çok açık.
Bugüne kadar ‘’cemaatin üyesi’’ olmakla, işgüzarlık ve torpille iş tutması suçlamalarıyla tartışılan vekilin, bu saatten sonra da ‘’avantadan emekli’’ olması ve haksız kazanç edinmesi meseleleriyle birlikte anılacağına hiç şüphe yok.
Kendi partisinin ildeki bazı temsilcileriyle kavgalı olduğu bir süreçten geçen Osman Çakır, sadece Düzce’de 7.000 üyesi olan Türkiye’nin en büyük sendikasının il başkanının düşmanlığını kazandığı bir dönemde şansını yeterince zorlamışken, bir de bu bakkal çakkal mevzusuyla gündeme gelince, vekilliğe aday gösterilmeyecek gibi görünüyor.
Önümüzdeki günlerde ilginç olaylara tanık olacağız anlaşılan.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.12.2014
12.09.2014
2.04.2014
15.11.2013
29.07.2013
19.07.2012
8.07.2012
7.06.2012
7.02.2012
19.01.2012