Ufuk COŞKUN
Kendilerine aydın süsü veren bir grup insan, “halkların kendi kaderlerini tayin etme haklarının” olduğu hatırlatarak “buna self-determinasyon” da diyorlar Kürtlerin bağımsız bir devlet kurabileceklerini savundular.
Küresel servetin yüzde 50’sini tekelinde tutan medya, teknoloji ve silah pazarına hükmeden bir çetenin iki büyük dünya savaşı çıkartarak cetvelle sınır çizdiği, bölünmedik ülke parçalanmadık toplum bırakmadıkları bir dünyada Kürtlerin kendi iradeleriyle bağımsız bir devlet kurabileceklerini iddia ediyorlar. Erbil sokaklarında İsrail bayraklarının dalgalandığı, Siyonistlerle Kürtlerin birlikte halay çektikleri bir ortamda da buna inanmamızı bekliyorlar.
Oysa gerçekte İsrail’in ve ABD’nin kurduğu bu devlet, Kürtlerin değil Barzani’nin kukla Kürdistan’ıdır. Ve bir proje çerçevesinde hayata geçirilecektir.
Bakınız İsrail’in Türkiye’nin azınlık ve etnik sorunlarıyla ilgilenmeye başladığı tarih 1983 yılıdır. PKK terör örgütünün de ortaya çıktığı ve Barzani’nin izniyle Kuzey Irak’a yerleşmeye başladığı tarihler… Kürdistan projesinin fikir babalarından Ariel Şaron’un o dönem Büyük İsrail projesi kapsamında söylediği şu söz önemlidir: “Türkiye bu proje çerçevesinde ilgi alanımız içerisindedir.”
Barzani’nin Abdullah Öcalan’a “kardeşim” hitabıyla gönderdiği mektuplarda da bu plandan söz edilmiştir. 2012 yılında “İki Ekmek Bir Ortadoğu” adlı kitapta dönemin eş başkanlarından Emine Ayna şöyle diyordu: “ABD ve İngiltere 1920-1930 yıllarında Kürtlere devlet kurma hakkı vermedikleri için pişman bile olmuşlardır. Çünkü bugün gelinen noktada bir Kürt devleti onlar için kullanıma daha açık bir devlet olurdu.” Alın size self-determinasyon!
Geçenlerde Leyla Zana da yaptığı bir açıklamada bu çağrıyı yineledi. “Artık Kürt halkına karşı sorumluluklarını yerine getirmelerini ve tarihsel borçlarına sahip çıkmaları gerektiği “söyledi. Demek ki geçmişten itibaren ABD’nin Kürtlere bir devlet borcu var! Ve bu devletin sınırları ülkemizin doğu ve güneydoğu illerini de kapsamaktadır.
Bölgeden önemli haberlere imza atan Bölge Postası’nın yaptığı bir analize göre; ABD Silahlı Kuvvetler Akademisi Stratejik Araştırmalar Merkezi, önümüzdeki 10 yılda kendi menfaatleri açısından oluşabilecek riskler ve bunlara yönelik müdahale yöntemlerine ilişkin metotların incelendiği kapsamlı bir rapor hazırladı.
Bu rapora göre; Önümüzdeki 10 yılda yaşanacağı öngörülen ve ABD için tehdit olduğu belirtilen 23 farklı gelişme için 8 farklı müdahale yöntemi tavsiye edildi. Bu beklentilerden bir tanesi de Türkiye'de etnik temelli bir iç savaşın yaşanması durumudur.
İsrail medyasının duyurduğu bir habere göre Trump ve Netanyahu “Büyük İsrail Projesi” kapsamında el sıkıştı. Kuşkusuz bu sürpriz bir anlaşma değil. İsrail merkezli Begin Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi uzmanı Edy Cohen ise Rudaw’a 'İsrail'in bağımsız Kürdistan'a ihtiyacı var' başlıklı bir yazı kaleme aldı. Cohen; “Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra kazanan güçler, Kürtlere bağımsızlık sözünü verdi ancak bu söz yerine getirilemedi şimdi bunun zamanı geldi” diyordu.
Anlayacağınız 1995’de Washington Crystal City Sheraton Otel’in balo salonunda bir Nevruz günü Molla Mustafa Barzani’nin resminin asılı durduğu salonda başlayan halay hala devam ediyor. Barzani’nin “ABD’nin 51.Eyaleti olmaya hazırız” demesinin ardından çok zaman geçmedi. Büyük plan adım adım gerçekleşiyor.
Kürdistan projesinin nihai hedefi Türkiye’dir. Başından beri ikili oynayan ABD’nin bizi bölgede eli kolu bağlı bir ülke durumuna getirmek istediği ortada. Bu sebeple İran ve Rusya ile olan ittifakımızı sağlamlaştırmamız elzem. Ortada çok büyük bir tezgâh var.
Arap Baharı'nın Türkiye’ye sıçramamasından kaynaklı tıkanan sürecin önünü açmak için de fırsat kolluyorlar. İslamcı maskesi takan ajanların self-determinasyon sakızıyla Kürdistan propagandası yapması tam da bu noktada önem arz etmektedir. Buraya dikkat edilmeli.
Bu plana içerden destek verenler Büyük İsrail projesinin bir parçasıdır ve ihanet içerisindedirler. Küresel çete, Kuzeyde bir Kürt devleti ortada bir Sünni ve güneyde de bir Şii devleti olacak şekilde emelini gerçekleştiriyor. Bir sonraki hedef topraklarımız olacaktır. Bu bakımdan bilhassa şu sıralar ülkemizin bekasından taviz vermeyen, yerli ve milli duruş sergileyen hemen her kesimden insanlarla birlik olmanın yollarını aramalıyız.
Yazarlar
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.06.2019
19.06.2019
14.05.2019
2.05.2019
8.02.2019
22.03.2019
7.02.2019
25.02.2019
21.02.2019
18.02.2019