Zekeriya Kurşun
ABD ve Rusya’nın inatlaşmasıyla İdlib’te çıkması muhtemel çatışma gündemi altında Yemen adeta unutuldu. Oysa üç yıldır, bütün dünyanın gözü önünde Yemen’de devam eden savaşta on binlerce masum insan hayatını kaybetti. On binlercesi yaralandı ve milyonlarca insan da bu ahlaksız savaştan etkilenerek açlık ve hastalıklarla yüz yüze kaldı. Hatta Yemen, İsrail kuşatması altındaki Gazze’den daha vahim bir hal aldı. Nihayet üç yıl sonra BM burada insanların yaşadığını fark ederek, geçen hafta bir rapor yayımladı. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ortaklığındaki koalisyon, okul yolunda kırka yakın çocuk öldürmemiş olsalardı belki bu rapor da yayımlanmayacaktı.
BM’NİN RAPORU: SAVAŞ SUÇU OLABİLİR
BM raporuna göre, “Suudi Arabistan ve BAE halkın hayatlarını geçirdikleri alanlara (okul, pazaryeri, hastahane, kamp vs.) saldırarak pek çok sivilin hayatına mal olan savaş suçu işlemiş olabilirler. Aynı şekilde Kuzey Yemen’i (Sana’yı) kontrol eden Husiler de çatışma içinde oldukları bölgelerde benzeri savaş suçları işlemişlerdir.” Hem nalına hem mıhına kabilinden olan bu rapor, eski bir İngiliz subayı olan Charless Garravay’ın yorumundaki “hiç kimsenin elinin temiz olmadığı” beyanıyla da meşrulaştırılmıştır. Son çocuk ölümlerinden dolayı kısmen özür dileyen koalisyon önderlerinin, BM raporuna itiraz etmedikleri daha doğrusu aldırmadıkları görülmektedir. Bu vurdumduymazlık Suriye’de bile yaşanmamıştır. BM veya diğer uluslararası kuruluşlar Esad’ın açık savaş suçlarına karşı düzenlediği rapor veya beyanlara Suriye derhal karşı gelerek inkar yoluna giderken; koalisyonun bu rapor karşısında “olabilir veya ne olmuş?” gibi pişkin bir hava takınmasını anlamak oldukça güçtür.
Diğer taraftan, BM raporunun garabeti bir yana, Trump’ın hala Yemen’de savaşan koalisyona (gerçekte Muhammed b. Selman ve Muhammed b. Zayed’e) desteğinin sürdüğünü açıklaması aslında bu şımarıklığın arkasındaki gerçekleri ortaya koymaktadır.
Uluslararası sistem ve bölgenin en önemli müttefiki ABD’nin insan ölümleri ile ilgilenmediği apaçıktır. Açıkça görünen, insancıl hak ihlalleri karşısında “biz söyledik” kabilinden timsah gözyaşları akıtılırken, diğer taraftan bölgeye askeri malzeme ve silah yığınağının yapılmaya devam ettiğidir. Bu raporun mahcubiyeti ve ABD başkanının cüretkar açıklamaları savaşın arkasında silah endüstrisinin olduğunu açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Başka bir ifade ile BM’nin kimi sponsorları ve ABD, bu savaşın sadece destekçisi değil, ana suçlularıdır.
Peki, sözde İran Şiî Hilalini engellemek isteyen ve başlangıçta Sünni koalisyon süsü verilen yapının hiç mi suçu yoktur? Elbette sahada görünen suçlular da onlardır. Şu ana kadar iddialarının hiç birini gerçekleştiremedikleri gibi, kendi elleri ile İran’a Körfez’de eskiden olduğundan fazla toplumsal kabul kazandırmışlar; ayrıca istihbarat işbirliği gerekçesiyle İsrail’i bugüne kadar olmadığı oranda bölgenin iç işlerine karıştırmışlardır.
Koalisyon önderi iki ülkenin bu rapor karşısındaki pişkinliklerinin bir başka nedeni ise Yemen’de süren savaş şeklinin de gayr-i ahlaki olmasıdır. Suudi Arabistan Mısır’dan askeri danışmanlık ve muhtemelen üst düzey subay desteği, Sudan’dan asker alıp sahada savaştırırken; BAE de dünyanın en tehlikeli paralı asker gurubu olarak ortaya çıkan eli kanlı Blackwater’ın lejyonerlerini kullanarak bu savaşı sürdürmektedirler. Bu iki aktör yapılan veya yapılacak suçlamaları bu guruplara havale ederek işin içinden çıkabileceklerini düşünmektedirler.
KİM SAVAŞTIRIYOR?
Savaşın gerekçeleri, kuruluşundan itibaren Suudi Arabistan’ın yayılma emellerine uygun olduğu kadar, BAE’nin bölgede cürmünden büyük güç olma hayallerine de uyumlu olduğu bir hakikattir. Fakat savaşın bu arka planını ve tarihten gelen bazı bölgesel sorunları dışarıda tutarsak; meselenin asıl sebebinin silah endüstrisinin tamahkarlığı yanı sıra uluslararası enerji siyaseti, daha doğrusu avcılığının bir sonucu olduğunu da söylemek mümkündür.
İran bu meselenin merkezinde yer almaktadır. Ama kanaatime göre, iddia edildiği gibi Husilere verdiği destek ve Yemen’de kurmayı hayal ettiği nüfuz iddiaları ile değil, bilakis Körfezi ve dünyayı korkutan abartılı söylemi ile işin merkezindedir. Anlaşılan İran’ın yıllardır yaptığı Hürmüz’ü kapatma tehdidi maya tutmuştur. Bunu yapabilme kapasitesi tartışmalı olsa da dünya enerji sektörünün bu tehdidin etkisinde olduğu ve bu riski göze alamadığında kuşku yoktur.
Dünyayı endişelendiren bu durum karşısında, Körfez petrolünün sevk edileceği Hürmüz’e alternatif yolların aranması ve alternatif güzergahın Yemen üzerinden yine Arap Denizi’ne ulaşacak bir boru hattının olması bu ahlaksız savaşın ardındaki gerçeklerden biridir. Nitekim son zamanlarda ortaya çıkan, Suudi Arabistan’ın Yemen’in Mahra limanından Arap Denizi’ne uzanacak boru hattı projesi haberleri de bu tezimizi doğrulamaktadır. Aynı şekilde, bu projenin dışında kalmak istemeyen BAE de Yemen’in Aden bölgesinde tahkimat yapıp, üs kurarak bu ortaklığı sürdürme emelindedir. Her iki devletin bugünkü davranışlarının sadece kendi yayılma stratejileri ile izah edilmesi mümkün değildir. İşte bu yüzden Yemen’de üç yıldır sürdürdükleri savaşta bütün yaptıklarına karşılık, BM raporu cılız kaldığı gibi, bu ahlaksız savaşa Trump’ın desteği de devam etmektedir.
Diğer taraftan, Kudüs meselesinde öne çıkan ve dayanışma sergileyen İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Yemen meselesinde aynı hassasiyeti gösteremiyor olması; hatta sessiz kalması dikkatlerden kaçmamaktadır. Yemen’de ölen her masumun kanında yukarıdaki faillerin kanlı elleri olduğu gibi, sessiz kalanların da büyük sorumluluğunun bulunduğu unutulmamalıdır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.02.2019
18.03.2019
18.02.2019
4.02.2019
10.01.2019
3.02.2019
17.12.2018
22.11.2018
12.11.2018
18.10.2018