A.Turan ALKAN
“Kaçınılmaz hata”, yargı kararına geçti. Öyleyse en azından bir hata var demektir. Nedir o hata? Devletin meşrû silahlı güçleri tarafından, üç-dört saat düşünüp taşındıktan sonra 34 sivil vatandaşın öldürülmesi!
Kararda operasyonun başından nihayetine kadar askeri mantığın nasıl işlediğini, hangi safhalardan geçildiğini, nerelerde tereddüd edildiğini okuyabiliyoruz; görmediğimiz tek şey sivil mantığın bu operasyonun neresinde olduğu...
Askeri mahkeme ancak asker kişilerin eylemlerini konu edebilir, bu doğru. Öyleyse, “Ölenler sivil, öldürenler hata ile olsa bile asker; bu davânın askeri mahkemede ne işi var?” diye sormamız gerekmez mi?
Gerekmez.
O yol kapanmış ama çoktan. Kısa hikâyesi şöyle: Önce TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu araştırıyor hadiseyi ve raporunda kasıt olmadığını karara bağlıyor ve yargıya havale ediyor. Diyarbakır C. Başsavcılığı, kendine gönderilen dosyaya hakkında Haziran 2013’te görevsizlik kararı verip dosyayı askeri yargıya gönderiyor.
İşte o meşhur “Kaçınılmaz hata” kararı askeri mahkemeye ait. Kararın Askeri Yargıtay’da temyizi mümkün ama, iç hukuk yolu fiilen tüketilmiş gibi görünüyor.
Ee, sivilin kabahati yok, askerin kabahati yok, yürütmenin kabahati yok. “Kabahat ölende” diyecekler, ayıp olur diye söylemiyorlar herhalde.
Roboski, milli hudutların dışında. Hudut ötesi askeri harekâtların karar mekanizması farklı; nitekim mahkeme, nihai kararın Genelkurmay başkanı tarafından verildiğini belirterek askeri yargının kapsam sınırında duraklıyor. Bu karar asker kişileri ilgilendiriyor ve zaten sanık listesinden böyle olduğunu anlıyoruz: Bir kurmay albay, iki tuğ, bir kor, bir de tümgeneral. Askeri mantık, olayın kendisiyle ilgili kısmına bakıyor.
Eleştiriler, askeri yargı mantığıyla ilgili değil: Böyle önemli bir karar, siyasi otoriteden bağımsız ve habersiz icra edilemeyeceğine göre 34 kişinin ölümünden “Kaçınılmaz hata” ile de olsa sorumlu tutulacak bir mercî daha olması lâzım değil midir?
O mercî siyâsî kişilerdir, yürütmedir, hükûmettir. Askeri yargının “oldu bir hata; gitmeyelim üstüne” tarzındaki kararı hükûmeti kapsamıyor ve kapsayamaz, o suali askerî olmayan yargı soracak. Askeri olmayan yargı çoktaan ellerini yıkayıp kurulamış bile.
Bana göre “Kaçınılmaz hata” bizatihi budur; siviliyle askeriyle Roboski dramında yargının tutumu hatalı; üstelik öyle sıradan kaçınılmaz filan değil, bal gibi kaçınılabilir bir hata!
34 kaçakçının öldürülmesini kaçınılmaz hataya bağlamak, emri icra eden askeri personeli kurtarabilir de operasyonun siyasi sorumluluğu hâlâ ortada. En azından, “Kenar-ı Dicle’de bir kurt kapsa koyunu/ Gelir de adl-i İlâhi Ömer’den sorar onu!” mısrâlarıyla İslâmi edebiyata giren efsâne böyle gerektirir; öyle zannediyorum ki şiirdeki hadiseye bizim mahkemeler bakmış olsaydı, “Kurdun hatâsı yok, koyunun da hatâsı yok; Ömer hepten hatasız; bu olsa olsa kaçınılmaz bir hatadır” deyip dosyayı dürüp büker ve Kenar-ı Dicle’ye atardı.
Hangi mahkeme neye hükmederse hükmetsin; mazlumların ve mâsumların âhını külleyip ind-i İlâhi’de kimse ortadan kaldıramaz ve bu iş “Yolsuzluk iddiaları Beytülmâl’i ilgilendirmiyor; öyle olsaydı çok fena yapardık” tarzındaki laga-lugalarla kamuoyunu kandırmaya benzemez. Kul hakkıdır; ateşte yanmaz, suya batmaz.
Ben kaçınılmaz hata kavramıyla gönlünü ferahlatanların yerinde olsam, bu hesâbı, öteki dünyaya bırakmazdım!
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016