Ahmet TAŞGETİREN
Başlıktaki soruyu CHP’nin eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT’deki mülakatta yeni CHP yönetimine yöneltti.
Aslında bu soru, herkesin sorusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da başından beri ana sancısı yüzde 50 artı 1’i bulmak. Onun için MHP’ye muhtaç oldu, onun için Cumhur İttifakı’nı koruyabilmek için özel itina gösteriyor. Ve biraz da onun için bir anayasa değişikliğinde Cumhurbaşkanı’nın seçilme oranını aşağıya çekmek gibi bir arayış var.
2023 seçiminde muhalefetin başını çeken CHP ve sonunda aday olan Kılıçdaroğlu, yüzde 50 artı 1 için “Millet İttifakı”nı oluşturmuştu. “Helâlleşme” söylemi de, CHP ile farklı toplum kesimleri, özellikle “muhafazakâr camia” arasındaki ilişkileri ısıtmak için geliştirmişti. İyi, DEVA, Gelecek ve Saadet Partilerinin CHP ağırlıklı Millet İttifakı içine girebilmesi böylece kolaylaşmıştı.
Kılıçdaroğlu ile girilen 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin kazanılabileceği düşünülüyordu, kaybedildi. Kayıpta adayın Kılıçdaroğlu olmasının etkisi üzerinde yoğunlaşıldı ve CHP’de Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel’in birlikte yürüttüğü “Değişim” kampanyası ile yönetim değişikliği gerçekleşti. “İmamoğlu ya da Mansur Yavaş olsaydı kazanılırdı” söylemi epey bir süredir CHP’nin gündeminde çünkü…
Özgür Özel genel başkan oldu, İmamoğlu da daha çok öne çıkmaya başladı. Encek tek değil. Çünkü kamuoyu araştırmaları “halktaki karşılık” noktasında İmamoğlu ile Yavaş’ı bir altta bir üstte gösteriyor.
Evet, 2023’te Erdoğan yeniden seçildi ama geçen 1.5 yıllık sürede sürdürülen ekonomi politikalar geniş kitleleri canından bezdirdi.
Bu sebeple, Cumhurbaşkanlığı seçiminin üzerinden bir yıl geçmeden yapılan yerel seçimlerde, CHP birinci parti oldu, Erdoğan ikinciliğe düştü. (CHP yüzde 37.81, Ak Parti yüzde 35.48)
Bu sonuç, İmamoğlu ve Yavaş’ın siyasi kredisini daha da büyütürken, CHP’ye de Cumhurbaşkanlığı seçiminde ipi göğüsleme ümidi verdi.
Olaya bir de iktidarın yürüttüğü ekonomi-politikasının daha da bunaltıcı hale gelmesi eklenince, “CHP bunca halk bunalmışlığına rağmen iktidara gelemeyecekse ne zaman gelecek?” sorusu, CHP dünyasını sıkıştırmaya başladı. O yüzden Özgür Özel’in seçimden birinci çıktıktan sonra “iktidar ile normalleşme” söylemi büyük tepki çekti. İktidarın “yargı ile siyaseti tanzim girişimleri” bu tepkileri büyüttü ve Özgür Özel de “normalleşme”yi unutarak, “bir an önce seçim” kampanyası yürütmeye başladı.
Halen o noktadayız. Ancak sorunlar var:
1.Seçim kararı nasıl alınacak? Meclis’te alınacak ve buna CHP’nin, hatta tüm muhalefetin oyu yetmiyor, hatta iktidarın oyu da yetmiyor.
2.Diyelim ki seçim kararı verildi, CHP’nin adayı kim olacak? İmamoğlu ve Yavaş’tan birisinin olması bekleniyor. Ama hangisi ve buna kim, nasıl karar verecek? Muhtemelen CHP’deki ağırlıklı görüş İmamoğlu’ndan yana ama bu, Mansur Yavaş küstürülmeden, ayrı baş çekmesine zemin hazırlanmadan, hatta Çağlayan’da olduğu gibi birbirinin elini havaya kaldırma görüntüsü içinde nasıl temin edilecek? “Parti içinde bir oylama”nın, iki ismi birbiriyle rekabete sokma riski var. Mansur Yavaş buna mesafeli. Hatta “aday seçimi” için vaktin erken olduğu görüşünde. Muhtemelen seçim kararı verilemeyeceğini de dikkate alıyor.
Bugün bu iş için Özel – İmamoğlu – Yavaş görüşmesi olacak, olabilirse… Sözün özü toplumdaki öfke itibariyle iklim muhalefet için müsait ama, muhalefet bütünlük içinde olabilirse…
3.CHP bile kendi içinde sıkıntılı. İmamoğlu – Yavaş ikilemi nasıl gelişecek, bir sıkıntı bu. İkincisi Kılıçdaroğlu’na yakın bir grup henüz Özel’i içine sindirmiş değil. CHP bunları aşsa bile, asıl Kılıçdaroğlu’nun sorduğu soru var: Yüzde 50 artı 1 nasıl bulunacak? CHP’nin eldığı en yüksek oy, yüzde 37.81. Kılıçdaroğlu 28 Mayıs’ta yüzde 48 oyu Millet İttifakı artı DEM’in destekleriyle almıştı. CHP şimdi yüzde 50 artı 1’i nasıl tamamlayacak? Kılıçdaroğlu bir bakıma “Ben Millet İttifakını kurdum ve yüzde 48 aldım, sizin henüz bir ittifakınız yok” demeye getiriyor. İktidarın, mesela “Öcalan’lı proje” ile muhalefeti bölmeye yönelik girişimleri de bu arada zikrediliyor.
Buna karşılık “Erdoğan o kadar yıprandı ki” diye başlayan ve “İmamoğlu da, Mansur Yavaş da CHP’nin ötesinde kitleleri etkileyen isimler, ittifaka gerek kalmadan seçimi alırlar, yeter ki bu ikili karşı karşıya gelmesin” gibi yaklaşımlar var. “Seçime doğru muhalefetin birliktelik arayışları olur” yaklaşımı var. Özgür Özel, “Muhafazakâr demokratların, milliyetçi demokratların, sosyal demokratların birlikteliği ile oluşacak Türkiye İttifakı” tarzında bir söylem geliştirmeye çalışıyor. Başka bir görüşe göre bu “Daldaki kuş” üzerine yapılan hesaplama…
Bugünkü “Üçlü görüşme” manzarayı biraz verir. Halktaki bunalmışlığa bakınca Erdoğan’ın durumu zor, ama CHP’nin de hatta tüm muhalefetin de işi kolay değil.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025