Ahmet TAŞGETİREN
Dün eğitimi yazdım, bugün sporu yazacağım. Fatih Hoca’nın Star’ın sorularına cevap vermeme riskini göze alarak ve Bekri Mustafa’nın “Dünyada ne var ne yok diye sorarlarsa Bekri Mustafa Ayasofya’ya imam oldu de, gerisini anlarlar” demesine benzetmeyeceğinizi umarak..
Az buçuk sporla ilgilenmişliğim olduğunu söylemeliyim öncelikle. Maraş’ın Mağralı mahallesinin sokaklarında ham deriden yapılmış yemenilerle içine kıl doldurulmuş minik kayış toplarla oynadığımız günler oldu.
Öyle kaptırırdık ki, akşamın olduğunu unutur, akşam eve babamızdan sonra gelmek zorunda kalır ve bir ton azar işitirdik. Onun için babamızın namazda olduğu saati beklerdik eve girmek için, çünkü babamız, namazdayken eve girmişsek bir şey söylemezdi, bir de yemek sırasında...
Maraş İmam Hatib’in ve İstanbul Yüksek İslaml Enstitüsünün futbol ve voleybol takımlarında oynadım. Bir kere bileğimi kırmışlığım vardır, bir de dirseğimi. En son 40 yaşlarında bir piknik sırasında top oynarken yere düşüp dirseğimi kırdıktan sonra futbol oynamayı bıraktım.
İnternet ortamındaki öz geçmişimde güreşle uğraşmışlığım yazılır ama iyi bir seyirci olmak dışında öyle ahım şahım bir güreş geçmişim yoktur.
Futbol, voleybol, basketbol, güreş... Her türlü spor yarışmasını seyrederim. Akıl yürütürüm. Bunu en azından iyi bir şef olmamalarına rağmen yemeğin kalitesinden anlayan insanların durumuna benzetebilirsiniz. Seyrederim ve milli maçlarda, takımlarımızın yabancı takımlarla yaptığı maçlarda heyecanlanırım.
Ele güne muhtaç olduğumuz önceki geceki maçları da, evde, oğullarımla birlikte, Macaristan’ın attığı gollere sevinerek, İtalya’nın yediği gole üzülerek seyrettim. Orada da “Elden gelen öğün olmaz, olsa da vaktinde bulunmaz” özdeyişini hatırladım. Sevgili Fatih hoca, nasıl, bu yorum yerinde mi?
Çok mu kendimden bahsettim. Öyleyse yurdum insanının özellikle futbola, genel anlamda da tüm sporlara yönelik ilgisine geçelim.
Çeklerle maça çıktığımız gece, Sayın Cumhurbaşkanı’nın iftarındaydık. Gece boyunca herkesin aklının maçta olduğuna kalıbımı basarım. İstanbul’a gitmek üzere Esenboğa’ya geldiğimizde herkes TV’lere kilitlenmiş vaziyette idi. Eminim sayın Cumhurbaşkanı da ikinci gol atıldığında havalara uçmuş, etrafındakilerle çak yapmıştır.
Hala Anadolu sokaklarında kayış topla oyun oynayan çocuklar vardır.
Cumhurbaşkanımız gençliğinde futbol oynamıştır, şimdi de Fenerlidir.
Daha acayibini söyleyeyim, “Bölücü” terör örgütünün lideri bile, “yerli ve milli” bir takımımızın fanatik bağlısıdır. Çekleri yendiğimizde Avrupa sokakları albayrak şölenine tanık oldu.
Daha ne olsun.
Dün yazdım ya, ilk ve ortaöğretime giden çocuk-genç nüfusumuz 17 milyon. Türkiye nüfusunun yarısı, evet yarısı 30 yaşın altında.
Herkesin aklına aynı soru gelmiyor mu, İstanbul kadar, Ankara kadar nüfusu olmayan ülkeler çakı gibi top oynuyorlar da neden biz kıvranıp duruyoruz?
Bunun milli takımımızı emanet ettiğimiz Fatih Hoca’da bir cevabı olmalı. Ya da futbolcularımızda, ne bileyim, spor yazarlarımızda, yorumcularımızda... Ömer Üründül’de... Atilla Gökçe’de... Uğur Meleke’de...Ali Sami Alkış’ta...
Gençlik ve Spor bakanlarımızda...
Ak Parti iktidarları, diyorum, geçen 14 yılda dünya şampiyonasında finali oynayan bir futbol takımı çıkarsaydı, basketçi, voleybolcu, güreşçi, jimnastikçi çocuklarımız olsaydı katar katar, bunun için yatırım yapsaydı, projeler geliştirseydi...
Aynı şekilde fikir adamları, bilim adamları yetiştirmek için de seferber olunabilirdi.
Diyorum ya, eğitim, kültür, spor gibi insana yatırım alanlarında ciddi zaaf söz konusu.
İnsan sermayemizin “özgül ağırlığı”nı büyütme noktasında çok geri kaldık.
Şimdi son umudunu “elden gelecek öğünler”e bağlamış milyonların, bir İtalya bir Macaristan maçına gidip gelmesini ve sonunda yaşanan hüznü düşünün...
Sayın cumhurbaşkanımızdan dün “Eğitim” için liderlik talebinde bulundum. Bugün de “Spor” için, “Kültür” için liderlik talebinde bulunuyorum. Bence insan böyle böyle “Fiili Başkan” olur.
Fatih Hoca, kızma, insanlarımız bunca bunaltı içinde başarıya o kadar açlar ki...
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025