Ahmet TAŞGETİREN
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, aynı zamanda “parti genel başkanı” olarak Ak Parti'yi 2019 sınavına hazırlama hamleleri devam ediyor. Partililerle buluşuyor ve onları ateşlemeye çalışıyor.
Bu arada oluştuğunu seslendirdiği “Metal yorgunluğu”nu aşmak için parti teşkilatlarını yenilemek üzere il il görüşmeler, değerlendirmeler yapıyor.
En son İstanbul teşkilatına konuştu. İstanbul'da referandumda alınan sonucu problemli gördüğü açık. Problemli çünkü “Hayır” üstte çıktı. Ankara'nın da “Hayır”la sonuçlandığı bilindiğine göre problemin İstanbul'la sınırlı olmadığını değerlendirdiğini de peşinen var sayabiliriz. Yerel yönetimler seçiminde Ak Parti'nin önüne bir “Büyük şehirler” problemi çıkacağı muhakkak ki, muhtemelen içi ister fiziki yorgunluk olarak, ister ahlak - kişilik - gönül yorgunluğu olarak doldurulsun, “metal yorgunluğu”nun en çok belediyeler planında var olduğu da toplumun yaygın kanaati.
Parti kadrolarında önemli değişiklikler olacak.
Muhtemelen yerel yönetim adaylıkları için “yıpranmamış” isimler aranacak.
Ama neresinden bakarsak bakalım işin öyle çok kolay olduğunu söylemek mümkün değil.
Şundan dolayı ki, Ak Parti 15 yıldır iktidarda, 2019'a doğru bu, 17 yılı bulmuş olacak, gerek parti gerek hükümet kadroları olarak tanınmayan sima neredeyse yok. Mesela Hükümette değişiklik yapıldı, “Yeni” denecek isim var mı, Parti üst yönetiminde değişiklik yapıldı, “Yeni” diye işaret edilecek hani şöyle heyecan verici bir isim mevcut mu?
Kolay değil “yenilenmek.”
Bir husus var, halen bile Ak Parti'nin alternatifi görünmüyor. Tayyip Erdoğan için ilk turda yüzde 50 artı 1 zor ise de, henüz karşısına çıkacak bir Cumhurbaşkanı adayı bile mevcut değil.
İnsanlar bunu görüyor, ama eleştirileri de var. Belki yapılması gereken, destekleyen - karşı çıkan tüm toplum kesimlerinin eleştirilerini derlemek ve önümüzdeki iki yılda, hem kadrolar hem icraat planında onların giderildiğine dair bir güven oluşturmak.
Belki de kimilerimizin Ak Parti adına “kuruluş hassasiyetleri”ni yeniden hatırlama gereğine işaret etmeleri bu yüzden. Benim “erdemliler hareketi” diye yola çıkışa işaret etmemin sebebi de bu. Bunun kuşkusuz kişilerle ilgili bir boyutu var, ama daha önemlisi “Erdem”in kalıcı bir davranış - dil - politika - yönetme tarzı olmasında, yani “erdemsizliğe”ilkesel olarak, refleksif olarak karşı çıkıldığını göstermekte.
Uzunca bir zamandır “Kibir”den yakınıyor Ak Parti'nin liderliği... Bir ara ben yolsuzluk suçlamaları sebebiyle “Ahlaki üstünlüğün kaybedildiği”ni yazmıştım. Evet, ahlaki üstünlüğün her halükarda korunması lazım... “Biz en ahlaklıyız” gibi ahlaki derecelendirmede bir yere sahip çıkmak yerine “Biz ahlaklıyız, bunu politikanın olmazsa olmazı görüyoruz” diyebilmek lazım.
Bunun üstünde genişçe durabiliriz, ama burada 2019'a giderken en büyük yoğunlaşmanın Cumhurbaşkanı Erdoğan üzerinde olacağını ifade etmek istiyorum. İşin tabiatı da böyle, Tayyip Bey'in iş tutma tarzı da böyle, muhalefetin tepkileri odaklaştırma stratejisinin onun üzerinde olacağını tahmin de zor değil.
Erdoğan taraftarlığı – Erdoğan karşıtlığı.
Başka faktörler de olsa bile ana eksen böyle şekillenecek.
Hele Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu çok daha keskin bir eksen haline gelecek.
O zaman “Cumhurbaşkanı” ve “Ak Parti Genel Başkanı” sıfatlarıyla toplum önüne çıkacak olan “Tayyip Erdoğan profili” iletişimpolitikaları, sosyolojik, psikolojik boyutlar bakımından değerlendirmeye tabi tutulmalı.
Belki bunu yaparken bile, Ak Parti ile yola çıkarkenki değerlendirmeler dikkate alınabilir. Şu an rakipsiz bir iktidar konumu söz konusu, o zaman, kendini topluma sunan ve kabul görmek isteyen bir siyasi hareketin öncü kadroları hüviyeti söz konusu. O zaman kendinizi arz ediyorsunuz, bugün hükmediyorsunuz. İktidar olan güç kullanır. Bu kaçınılmaz. Güçlü iken hakkaniyetli olabilmek...
Bu kolay değil. “Mağrur olma Padişahım, senden büyük Allah var” hatırlatması böyle bir iç disiplin oluşturma hassasiyetidir. Bence üzerinde yeniden çalışılmalı.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025