Ahmet TAŞGETİREN
Biz “Belki yarın belki yarından da yakın” diyoruz. Adını koyduk: Barış Pınarları Harekatı.
Ankara dahil herkesin merak ettiği şey Amerika’nın nasıl tavır takınacağı idi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da biliyor ki Amerika’da iki Amerika var. Birisi Trump’ın Amerikası, onunla ilişkiler iyi görünüyor. Ama Erdoğan’ın ifadesince “Trump’ın yanındakiler talimata uymuyor.”
Ama Türkiye harekâtta kararlı olunca dün Erdoğan’la Trump bir görüşme daha yaptı. Haber bizde sadece “telefon görüşmesi yapıldığı” tarzında verildi. Washington ise daha detaylı bir açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
“Bugün Başkan Donald Trump, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefonda görüştü. Türkiye, Suriye’nin kuzeyine uzun zamandır planladığı operasyonu yakın zamanda başlatacak. ABD Silahlı Kuvvetleri bu operasyona dahil olmayacak ve ABD güçleri bölgedeki IŞİD “halifeliğini” yendiği için bahsi geçen bölgede yer almayacak.
ABD, tutuklanan IŞİD’lilerin savaşçılarının çoğunluğunun geldiği Fransa, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerine vatandaşlarını geri almaları için baskı yaptı, ancak onlar bunu istemedi ve reddetti. ABD onları uzun yıllar sürebilecek bu süreçte tutmayacak, bu ABD’li vergi mükelleflerine büyük bir yük olabilir. Şimdi, IŞİD’in yenilmesinin ardından son iki yılda bölgede yakalanan IŞİD savaşçılarından Türkiye sorumlu olacak.”
Açıklamadaki bilgileri yeniden sıralayalım:
-Türkiye Suriye’nin kuzeyine yakında bir harekat yapacak. ABD askerleri bu operasyona dahil olmayacak. Yani operasyonda Türkiye ile yan yana durmayacak.
-ABD orada IŞİD’le savaşıyordu, “IŞİD halifeliği”ni yendi, o bölgede misyonu bitti.
-Şimdi orada ABD’nin tutukladığı IŞİD militanları var. Bunlar buraya Fransa, Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinden gelmişler. Onlara vatandaşlarınızı geri alın dedik, almıyorlar. ABD de onlara Amerikan vergi mükelleflerinin cebinden harcama yapmak istemiyor. Açıklamanın bundan sonrası kelimesi kelimesine şöyle: “Şimdi, IŞİD’in yenilmesinin ardından son iki yılda bölgede yakalanan IŞİD savaşçılarından Türkiye sorumlu olacak.”
Beyaz Saray’ın açıklamasından sonra Trump’ın “ABD’den bu kadar” üslubunda tweetleri geldi. O da özetle Amerikan askerlerini Suriye’den çekeceğini, Kürtler’in başının çaresine bakması gerektiğini ve IŞİD’ı Türkiye, Avrupa, Suriye, İran, Irak, Rusya ve Kürtler’e bıraktığını bildiriyor,
Görüldüğü kadarıyla Amerika, operasyon için yolu açarken Türkiye’nin önüne bir “IŞİD’li esirler dosyası” koyuyor. Açıklamalara baktığımızda Amerika, Türkiye’nin IŞİD’lilerle ilgili sorumluluğu alacağından emin gözüküyor. Acaba ne kadardır bu esirler, bundan sonra onlarla ilgili sorumluluğun çerçevesi ne olacaktır, Suriyeli mültecilerden sonra bir de IŞİD’li esirler yükünü çekmek durumunda mı olacağız? Nasıl bir pazarlığın sonucu olmuştur IŞİD’lilerin sorumluluğunu almak? “Harekata geçin, bizimle karşılaşmayın, ne yanınızda ne karşınızda olalım ama siz de şu IŞİD’li yükünü taşıyın.” Bu mudur Trump’la “yanındakiler” arasındaki farkın kapanmasına Türkiye’nin katkısı, diye soracakken, akşam üzeri Trump’tan evlere şenlik bir tweet daha geldi. İşte çılgınlığın son raddesindeki o tweet:
“Daha önce de güçlü bir şekilde söylediğim ve yinelemem gerekirse, eğer Türkiye benim muhteşem ve eşsiz bilgeliğim dahilinde limitler dışında kabul edilecek herhangi bir şey yaparsa Türkiye ekonomisini tamamen yok ederim, mahvederim. Kaldı ki bunu daha önce de yapmıştım.”
Bu durumda “Trump’ı al yanındekilere vur, yanındakileri al, Trump’a vur…” demez misiniz?
Fırat’ın doğusuna yapılacak harekatın Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra gerçekleşen en kapsamlı dış müdahale olduğu söylenebilir. “Zeytindalı’ndan ve Fırat Kalkanı’ndan daha kapsamlı” anlamında kullanıyorum bu ifadeyi. 460 kilometre uzunluğunda ve 30-32 kilometre derinliğinde bir yabancı ülke toprağı… Karşıda ABD’nin daha bir hafta öncesine kadar binlerce TIR’lık silah – mühimmatla donattığı ve bugün Türk Askerinin önüne attığı bir örgüt var. Amerika her tavrıyla ikircikli duruyor. Rusya, İran, belki Şam rejimi bir dönem için göz yumma tavrında; Suriye’nin toprak bütünlüğü şerhini düşerek…
Askeri açıdan PYD-YPG’nin Türkiye karşısında durması, direnmesi imkansız. Buna rağmen asimetrik ve uzun sürme ihtimali bulunan bir savaş yönünden kaygılar yok değil.
Harekât’ın önemi, orada ne kadar kalınacağı, bölgeye mülteci iskânının nasıl yapılacağı, bu noktada karşılaşılacak riskler, bu süre içinde asayişin nasıl seyredeceği, bölgenin elde tutulma döneminde Rusya - İran – Şam tarafından nasıl tavır takınılacağı gibi başlıklarla daha da artıyor.
Bölgede bir terör yapılanması Türkiye için “beka sorunu” idi. Tüm şu başlıklar da “beka sorunu”nun yeni boyutları olarak devreye giriyor. Bir tür girdaba dönüşme riski… Hayırlısı diyelim hayırlısı olsun.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025