Cafer Solgun
Ankara kulislerinde konuşulan koalisyon seçenekleri içerisinde öne çıkan ihtimalin AKP-MHP koalisyonu olduğu görülüyor.
AKP açısından net bir durum var: AKP, iktidarı terk etmek istemiyor. Ülke yeni bir seçime gidecekse bile bunun kendisi iktidarı terk etmeden olmasını istiyor. Çünkü kısa bir süre için bile iktidarı terk etmesi halinde Saray ve AKP kurmayları parti içerisindeki şimdilik bastırılmış ‘çatlak’ seslerin çoğalacağından ve hatta partinin bölüneceğinden endişe ediyorlar.
‘Parti’ olarak kendilerine güvenleri yok. Bu, kendisini iktidara mahkûm ve mecbur hisseden bütün devlet ve statüko partilerinde görülen bir özellik. Ve mesele ‘biz olmazsak memleketin hali nice olur’ filan değildir genellikle; sözcüğün en gerçek manasında iktidar nimetlerinden mahrum olmak korkusudur. O nimetlere ve yönetmeye alışmışlardır; başka türlü nasıl siyaset yapılır, particilik yapılır, unutmuşlardır ve hatırlamak dahi istememektedirler. Bu korkuya genellikle iktidarın hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet gibi işledikleri suçları örtmeye yarıyor olması hassasiyeti eşlik eder.
AKP için iktidardan düşmek kâbus gibi. Kendilerine, partilerine, ‘davalarına’, siyasetlerine güvenleri yok. İktidar varsa varız, yoksa ANAP gibi, DYP gibi dağılır gideriz noktasında duruyorlar. Bu nedenle de yegâne sorunlarının iktidarı bir gün bile terk etmemek kararlılığı olduğu anlaşılıyor.
Ve bu hassasiyetlerine ‘uygun’ düşen en ‘uyumlu’ seçeneğin HDP’yi kayıtsız şartsız reddeden, CHP’nin önerilerine kapılarını kapatan MHP olduğunu düşünüyorlar. MHP ile yakınlaşmalarını mümkün kılacak en önemli ‘kozları’ ise, çözüm süreci. Malum, çözüm sürecinin altından ellerini de gövdelerini de çektiler uzun süredir. Çözüm sürecinden vazgeçmek, MHP’yi ikna etmek kozu. MHP’nin süreci ‘ihanet projesi’ gören hamasetine taviz verirken fazla zorlanmayacaklar yani.
Çözüm sürecini MHP’nin önüne atarken Rojava’daki son gelişmeleri de gündeme getireceklerini havuz medyasının “PYD, IŞİD’den daha tehlikeli” yayınlarından anlıyoruz. “Kuzey Suriye elden gidiyor” diyerek MHP’yi ‘devlet görevine’ davet edecekler...
MHP buna tav olursa, ne âlâ... Diledikleri bakanlıkları da önce pazarlık yapar gibi yapar sonra da verirler; yeter ki ipler ellerinde Saray başlarında olsun...
Ahmet Hakan gibi rahatlıkla “Olmaz, MHP kabul etmez” diyemiyorum.
Ancak uyarmak, yazıyor olmaktan kaynaklanan bir sorumluluğumuz.
MHP, taraftarlarına “İktidar olamadık ama ortak olduk, çözüm sürecini ülke gündeminden çıkardık” demeyi önemsiyor olabilir. Ama bunun sonuçları ülke için de MHP için de yıkıcı olur.
Çünkü AKP, çıkarları söz konusu olduğunda bukalemun gibi kabuk ve ağız değiştirme yeteneği olan bir parti. Elinde tuttuğu devlet ve medya gücüyle MHP’nin milliyetçiliğini gölgede bırakması işten bile değil. Gücünü arttırmayı MHP’yi eriterek deneyecektir ve bunu öncesi bir yana seçim kampanyasında yapmaya çalıştığına da tanıklık ettik.
Bu tür bir koalisyonun ülkenin hiçbir temel sorununu çözmeyeceği, aksine daha da ağırlaştıracağı bir görünen köydür. Ülkemizin geçmişinde Milliyetçi Cephe (MC) hükümetleri deneyimi var.
Öğrenmesini bilene...
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTAlbayrak’ın Gelgitleri.. 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBen Şüheda Sena Öğütalan; masumiyetim tek teminatımdı, kâbusum oldu… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset arenasında birileri hesabını yanlış yapıyor 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolErdoğan ve Trump 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYoksa bu gelen hukuk ve demokrasi mi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci‘Orta Sınıf’ bu kez kazanıyor… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanÖzgür Özel sol medyanın gazına gelmedi 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKaan’ın motorları ve bir soru: Türkiye’nin F-35 alması şart mıdır? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSumud tecrübesi bize neler söylüyor? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruş: Barışın ve Özgürlüğün Ahlâkî Politik Çığlığı... 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANFotoğraflar tarafsız değil 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUBir fotoğrafın bana düşündürdükleri… 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMeşruiyet ve toplumsal cinsiyet: Eşbaşkanla tokalaşılmadı 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025