Cafer Solgun
Kamplaşma, kutuplaşma, siyasi ve toplumsal gerginlik, yüksek tansiyon bir iktidar partisinin iktidarda kalmak için esas aldığı bir politik strateji olursa ne olur? Bir siyasi parti ve özellikle de onun lideri, kendi kaderini ülkenin kaderi olarak görür ve ‘ben yoksam tufan’ anlayışıyla hareket ederse, elinde tuttuğu devletin gücünü yönettiği toplumu bir arada tutmak için değil de adeta birbirine düşürmek için seferber ederse ne olur? O parti ve onun ‘üst aklı’, kendisini iktidara getiren ve 13 yıl boyunca iktidarda tutan ‘milli irade’nin verdiği dersi anlamazdan gelir ‘bunu saymıyorum’ derse, ‘ben yoksam ülke karışır, ona göre’ tutumu içine girerse, dediği gibi de yaparsa ve ‘derin dondurucuya kaldırdım’ dediği ‘süreç’ bir anda ‘evlatlarımızı feda etmemiz’ gereken bir kaos planıyla yer değiştirirse, ne olur?
Daha da uzatmak mümkün olan bu soruların cevabı, maalesef bugün ülkemizin içerisinde bulunduğu durum. AKP, 13 yıllık iktidar sürecinde, yola düşerken ortaya koyduğu demokrasi, hak, hukuk, adalet, barış ve özgürlüğe dair ne kadar iddia varsa hepsini bir ‘tek adam’ rejimi oluşturma hırsına kurban etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Dağlıca’daki saldırı haberinin şokunu yaşadığı gün katıldığı TV programında, bir soru üzerine, “Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya bir anayasayı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok farklı olurdu” dedi. 7 Haziran’dan sonra bu içerikte açıklamaları birçok AKP sözcüsü yaptı. Seçmene apaçık şantaj anlamına gelen bu yaklaşım, bu sefer, “yanlış yansıtıldı, algı operasyonu yapılıyor” yalanlamalarına ve ‘Tayyip’in askerlerinin’ harekete geçmesine neden oldu.
Malum, AKP İstanbul Milletvekili Abdurrahim Boynukalın’ın başını çektiği bir grup, Hürriyet gazetesi binasını bastı. Erdoğan’ın sözleri Dağlıca olayı ile ilgili değilmiş. Erdoğan’ın “çok farklı olurdu” sözlerini bize kim tercüme edecek peki? Tabii savcılar da hemen harekete geçti ve soruşturma başlattı. Zorbalar için değil, Hürriyet’in haberi için. Oysa İpek Koza Grubu baskına uğradığında ‘ölü taklidi’ yapan tutumuyla tebrik ve kutlamalara mazhar olmuşlardı.
Belirtmeden geçmek eksiklik olur: Adı geçen AKP Milletvekili ve aynı zamanda AKP Gençlik Kolları Başkanı delikanlı, gazete binası önüne topladığı gruba, “1 Kasım’da ne çıkarsa çıksın seni başkan yapacağız” açıklaması yaptı, alkışlandı. Bu sözlerin açığa çıkardığı kafa yapısının ciddi bir demokrasi terbiyesine ihtiyacı var diyeceğim ama bir yararı olur mu, emin değilim.
Uzun süredir HDP, Erdoğan ve AKP sözcüleri tarafından ‘terör örgütünün işbirlikçisi, uzantısı’ olmakla itham ediliyor. Düne kadar süreci birlikte yürüttüğü, legal, yasal bir siyasi partiyi ne oldu da şimdi siyaseten linç ediyorlar diye sormayacağım. Nedeni, malum. Sonuçta bu kampanya ‘sonuç’ vermeye başladı; son iki gün içerisinde çok sayıda HDP il ve ilçe örgütüne saldırılar düzenlendi. Üstelik bu saldırılar, “HDP binasını yaktık, şehitlerimize sahip çıktık” sözleriyle sosyal medyada resimlerle birlikte paylaşıldı. Bir Kürt genci Kürtçe konuştuğu için 6 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Kürt işçilere saldırılar oldu.
Kutuplaştırma ve gerginlik siyaseti çökerken toplumsal bütünlüğümüz de tedavi ve telafisi her geçen gün daha da güçleşen ağır yaralar alıyor…
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTAlbayrak’ın Gelgitleri.. 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBen Şüheda Sena Öğütalan; masumiyetim tek teminatımdı, kâbusum oldu… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset arenasında birileri hesabını yanlış yapıyor 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolErdoğan ve Trump 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYoksa bu gelen hukuk ve demokrasi mi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci‘Orta Sınıf’ bu kez kazanıyor… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanÖzgür Özel sol medyanın gazına gelmedi 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKaan’ın motorları ve bir soru: Türkiye’nin F-35 alması şart mıdır? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSumud tecrübesi bize neler söylüyor? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruş: Barışın ve Özgürlüğün Ahlâkî Politik Çığlığı... 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANFotoğraflar tarafsız değil 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUBir fotoğrafın bana düşündürdükleri… 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMeşruiyet ve toplumsal cinsiyet: Eşbaşkanla tokalaşılmadı 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025