Cafer Solgun
Öncesi bir yana son iki yıl içerisinde AKP iktidarı en geniş manada hak ve özgürlüklerimizi sınırlandıran, kısıtlayan, tehdit eden çok sayıda uygulamaya imza attı. Bunların tek bir anlamı vardı ve o da ülkede bir ‘tek parti’, bir ‘tek adam’ rejiminin temellerini atmak. MİT kanunu, İç Güvenlik Yasası, yargıyı teslim alan uygulamalar ve devlet bünyesinde giriştiği hukuksuz, keyfi tasfiyeler ancak bu bağlamda anlamını buluyordu.
Bu keyfi ve zorba yönetim anlayışına ‘sivil darbe’ diyenler oldu. Ancak bu kavram o kadar ucuzlatıldı ki ben bu tanımlamayı yapmaktan şu ana değin imtina ettim. ‘Bir yerde dururlar’ diyordum, ‘daha ileri gidemezler’ diyordum. Biliyorum ki bu AKP’nin anti-demokratik uygulamalarından rahatsız olan birçok kişinin hissiyatıydı.
Açıkçası, yanıldım. 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarıyla bozulan kimyalarının AKP’ye neler yaptıracağını doğru öngöremedim. Ele geçirdikleri devlet gücünü bir ‘tek adam’ rejimi inşa edebilmek için ne kadar ve nereye kadar bir ‘silah’ gibi Türkiye’nin geleceğine doğrultacaklarını kestirebilmek zordu. Yaşayarak öğreniyoruz…
7 Haziran seçimleri ile iktidarın hiç de ‘cepte keklik’ olmadığını anladıkları zaman, bozulan dengeleri iyiden iyiye şaştı. Ülkeyi kanlı bir kaosun içerisine sürüklemekten çekinmediler. Yeter ki iktidarda kalabilsinler ve yeniden iktidar olabilsinlerdi…
Artık adını dosdoğru koymak gereği var. AKP, bir ‘sivil darbe’ gerçekleştirmiştir.
1 Kasım seçimlerine sayılı günler kala muhalif medyanın ekranlarını kararttılar. Birçok TV kanalını televizyon platformlarından çıkartarak ekranlarını karartmak istediler. ‘Olmayacak şey’ idi, yaptılar.
Ancak bu medyayı bütünüyle susturmak istiyorlardı. Bu yüzden de ekranlarını karartmak, seslerini kısmak, ekonomik baskı altına alarak çökertmek ‘yeterli’ değildi. Aceleleri vardı.
‘O kadar da değil’ diyenleri yine yanılttılar. Hukuk ve adalet ile alakaları bulunmayan savcı ve ‘proje’ mahkemeler aracılığıyla bünyesinde etkili medya kuruluşları bulunan İpek Koza Holding’in yönetimini gasp ettiler.
İpek Koza Holding, uzun süredir AKP devletinin yoğun baskısı altında. Sayısız kez denetimden geçirildi. Herhangi bir yasadışılık tespit edilemedi. Bir türlü bulunamayan ‘gerekçe’ icat edildi: Türkiye’de hiçbir şirket bu kadar ‘kusursuz’ olmazdı, bu ‘şüpheli’ bir durum idi…
İpek Medya Grubu bünyesinde bulunan Bugün ve Millet gazeteleri, dünkü nüshalarında “Demokrasimiz, özgürlüğümüz ve Türkiye için kara bir gün” manşetiyle çıktılar.
Yaşadığımız durumu özetleyen gerçek tam olarak budur. İpek Koza Holding’in yönetiminin haksız, hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi sadece bir sermaye grubunu hedeflememektedir. Bu zorbalıkla düşünce ve ifade özgürlüğüne darbe vurulmuştur. Özgür medyaya darbe vurulmuştur. Halkın haber alma hakkına darbe vurulmuştur. Muhalefete darbe vurulmuştur. Mülkiyet hakkına darbe vurulmuştur.
Yani demokrasimize, hak ve özgürlüklerimize darbe vurulmuştur.
Bu nedenle sorun, hepimizin sorunudur.
Darbeye karşı direnmek meşru bir haktır ve seçimlere 4 gün vardır…
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTAlbayrak’ın Gelgitleri.. 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSiyasi değil sosyolojik, hatta psikolojik 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomideki Gelişmelerin Değerlendirilmesi 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBen Şüheda Sena Öğütalan; masumiyetim tek teminatımdı, kâbusum oldu… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAGerçek sanık sandalyesinde 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENSiyaset arenasında birileri hesabını yanlış yapıyor 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolErdoğan ve Trump 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer balkonuna havuz yapılan rezaletin perde arkası! Buna nasıl izin verildi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYoksa bu gelen hukuk ve demokrasi mi? 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveci‘Orta Sınıf’ bu kez kazanıyor… 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Kim bu Devlet Büyükleri?” 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBirinci Yılında Süreç: Olanlar, Olmayanlar 7.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’dan sonra AKP dağılır 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİYapıttan Yapana: Zatî olana yolculuk 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanÖzgür Özel sol medyanın gazına gelmedi 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKaan’ın motorları ve bir soru: Türkiye’nin F-35 alması şart mıdır? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSumud tecrübesi bize neler söylüyor? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Trumpizm’in güç gösterisi nereye kadar? 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞ“DEVLETİ ZENGİN”,”VATANDAŞI AÇ VE YOKSUL” ÜLKE… 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye’nin sosyal devletin rolünün yeniden inşası kaçınılmaz 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEller Bağlı Duruş: Barışın ve Özgürlüğün Ahlâkî Politik Çığlığı... 6.10.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraDevlet Millet Kucaklaşması 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNGazze Planı: Bölgesel teslimiyete giriş 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANFotoğraflar tarafsız değil 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayOVP’nin iç çelişkileri ve stratejik yönelimi 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUBir fotoğrafın bana düşündürdükleri… 5.10.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTCumhurbaşkanı, “muhalefet”, “Kürtler” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ile Batı arasındaki “sözleşme” bozuluyor mu? 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMeşruiyet ve toplumsal cinsiyet: Eşbaşkanla tokalaşılmadı 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇ“Siyasette zorlama yoktur!” 4.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRDEMOKRATİK TOPLUM VE "YILIŞIK" FOTOĞRAF 4.10.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
14.09.2025
5.09.2025
29.08.2025
22.08.2025
17.08.2025
10.08.2025
1.08.2025
25.07.2025
19.07.2025