Hasan CEMAL
Fethullah Gülen Hocaefendi acaba kibir, Kürt sorunu, Suriye ve İsrail gibi konularda Başbakan Erdoğan’la ilgili olarak ne düşünüyor olabilir?
Yeni Şafak gazetesinde geçen hafta Yusuf Kaplan’ın bir yazısını (12 Ekim) okudum.
İlginçti.
Amerika’da, Pennsylvania’da bir grup gazeteciyle birlikte Fethullah Gülen Hocaefendi’ye yaptıkları bir ziyaretten edindiği izlenimleri aktarıyordu.
Hocaefendi, anlaşılan, daha çok yazılmaması kaydıyla konuşmuş.
Belki de, Tayyip Erdoğan ve güncel siyasetle ilgili düşüncelerini satır aralarında yansıtmaya özen göstermiş.
Olabilir.
Örneğin kibir konusuna değinmiş. Ama değinirken herhangi bir isim zikretmiş değil.
Fakat Hocaefendi’nin aşağıdaki sözlerini okurken, insanın aklına ister istemez Tayyip Erdoğan’la bir ilinti var mı, yok mu sorusu takılıyor.
Yusuf Kaplan’ın yazısından:
“Ve tane tane konuşmaya başlıyor. İlk kurduğu cümleler, ‘Müslümanların meşveretle, istişareyle halledemeyeceği hiçbir mesele yok. Müslümanlar, meşvereti yitirdikleri zaman, dünyaları çöktü,’ şeklinde oluyor. Sonra, kibir‘den, kibrin insanları nasıl derin uçurumların eşiğine sürüklediğinden bahsediyor.”
Hocaefendi, kibir meselesinden sonra sözü ‘Kürt sorunu’na getirmiş.
Dikkatli bir dille konuşmuş.
Ama yine Erdoğan iktidarına karşı eleştirel bir hava damga vurmuş sözlerine.
Aynen şöyle diyor:
“Beş yıl önce Kürt meselesi konusunda bölge halkıyla bütünleşmeyi, hemdert olmayı, insanlarımızın gönüllerini fethetmeyi sağlayacak bir öneride bulunduk hükümetimize. Bu öneriler dikkate alınmış olsaydı, mesele, Allah-u a’lem, bu noktalara gelmeyebilirdi.”
Şöyle devam etmiş:
“Zaman, kırıp-dökme, yakıp-yıkma zamanı değil. Bir Mevlânâ, bir Yunus, bir Yesevî gibi gönülleri fethetme zamanı. Husûmetleri, nefretleri kaşıma, celbetme zamanı değil. Ateşe körükle gitmemek lazım. Meselelere ve insanlara sevgiyle, şefkatle, hizmet aşkı ve şevkiyle yaklaşılmalı,’ diyor.”
Hoca-efendi’nin sözleri çok açık. Geçmişte kendi önerilerinin iktidar katında kabul görmediğini, Başbakan Erdoğan’ın Kürt sorununa ilişkin mevcut politikalarını doğru bulmadığını itinalı bir üslupla belirtmekten kaçınmıyor.
Fethullah Gülen Hocaefendi acaba Türkiye’den gelen gazeteci grubuyla Ak Parti hükümetinin Suriye politikasını, İsrail’le ilişkilerini gündeme getirdi mi?
Bilemiyorum.
Ama aksini de düşünemiyorum.
Benim edindiğim izlenimler öyle ki, Hocaefendi bu iki konuda eleştirel bir tutum benimsemiş durumda.
Mavi Marmara sonrası İsrail’e karşı Türkiye’nin daha temkinli bir tavır almasının doğru olacağını belirtmiş, Başbakan Erdoğan ise tam aksi bir yola sapmıştı.
Suriye’ye gelince...
Hocaefendi, izleyebildiğim kadarıyla, Türkiye’nin bugünkü Suriye politikasına da mesafeli duruyor.
Başlangıçta olumlu bulduğu Suriye politikasının şimdilerde Türkiye’yle birlikte bölgenin de başını belaya sokabileceğini düşündüğü söylenebilir.
Ali Bulaç, üç gün Zaman’daki köşesinde Suriye’de hatalar başlığını taşıyan üç yazı yazdı.
İlgiyle okudum.
Ali Bulaç, hükümetin inanılmaz hatalar yaptığına işaret ettiği bir yazısında, ‘silahlı mücadele’nin yanlışlığını belirttikten sonra, şöyle bir paragrafa da yer veriyordu:
“Kişiselleştirilmiş dış politika yürümez. İsrail’de ‘Ya Netanyahu gidecek, ya gidecek!’ Suriye’de ‘Ya Esed gidecek, ya gidecek!’ Bu akıllıca değil.” (15 Ekim tarihli Zaman’dan)
Ali Bulaç Erdoğan’ı eleştiriyor. Bu sözleri, Hocaefendi’nin hissiyatını da yansıtıyor olabilir mi?
Bilmiyorum.
Ama Fethullah Gülen Hocaefendi’nin de, Yusuf Kaplan’la Ali Bulaç’ın yazılarının muhtevasına, kibir meselesi dahil, pek öyle itiraz edeceğine ihtimal veremiyorum.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024