Hasan CEMAL
Sayın Kılıçdaroğlu; “CHP neden kaybediyor, Ak Parti niçin kazanıyor?” sorusunu ciddiyetle araştırmak yerine, kabahati önce halkta aramak hiç yakışık almadı
Stockholm sendromu... Kendisine eziyet edeni sevmek diye tarif edilebilir.
Anlaşılan o ki, Kılıçdaroğlu partisinin yetkili organında, Ak Parti’nin yüzde 50 oyundan söz ederken, ‘Stockholm sendromu’ benzetmesi yapmış...
Ama nasıl yapmış, AK Parti’ye oy verenleri hangi bağlamda böyle bir illetin kurbanı olduklarını öne sürmüş, pek o kadar belli değil.
Bu konuda Kılıçdaroğlu kampından tek tük tevil çabaları da görülüyor.
Ancak inandırıcı olmaları güç.
CHP Genel Başkanı’nın böyle bir benzetme yapabilmiş olması gerçekten vahim.
Bilinçaltındaki bir şeylerin dışavurumu da olsa, bilinçli de olsa vahim...
Her şeyden önce bu benzetmede seçim sandığına dönük bir güvensizlik, halkın oyuna dönük inançsızlık söz konusu.
Halk benim partime oy verirse iyi, vermezse kötü zihniyetiyle demokrasi bağdaşmaz.
Bu millet 1950’lilerden beri kendisine eziyet edenlere mi seçim kazandırdı, oy attı?
Kılıçdaroğlu bunu mu ima ediyor?
Türkiye’de askeri darbeler hep seçim sandığına güvenmeyenler tarafından yapıldı.
Bu milletin ne zaman ‘demokrasi’ye layık olacağı konusunda kendisini yetkili gören askeri cuntalardı darbeleri yapan, muhtıraları veren.
2000’li yılların darbe tertiplerinde, Sarıkız gibi darbe tezgâhlarında hep bu zihniyet rol oynadı.
“Türkiye henüz demokrasiye hazır değil; baksanıza her seferinde sandıktan irtica çıkıyor; önce bir mıntıka temizliği yapalım, sonra zamanı gelince seçime gideriz” diyenler, ülkede darbe ortamını oluşturmak için olmadık fırıldaklar çevirdiler.
Ergenekon’un özü budur.
Balyoz’un özü budur.
Komuta kademesinde yukarılara doğru sirayet etme sinyalleri veren ıslak imza ya da ‘İrticayla Mücadele Eylem Planı’nın özü budur.
“Baykal CHP’si”nin selam durduğu 27 Nisan E-Muhtırası’nın da özü bundan farklı değildir.
Halkın oyunu umursamayanlar, hatırlayın, 2007 genel seçimlerinden sonra da Ak Parti’nin yüzde 47’sini küçümsemişlerdi.
Cahil halk demişlerdi.
Bidon kafalı demişlerdi.
Eğitimsiz halk demişlerdi.
Göbeğini kaşıyan adam demişlerdi.
Sayın Kılıçdaroğlu;
Siz de şimdi biraz incelterek, belki biraz entelektüel sos katarak Stockholm sendromu dediniz.
Yazık!
“CHP neden kaybediyor, Ak Parti niçin kazanıyor?” sorusunu ciddiyetle araştırmak yerine, kabahati önce halkta bulmak, halkta aramak hiç yakışık almadı.
Sayın Kılıçdaroğlu;
Bu öylesine bir tavır ki, Baykal’ın 27 Nisan’ı sahiplenmesiyle ya da yine Baykal’ın ‘Ergenekon avukatlığı’na soyunmasıyla sizi, özünde, aynı çizgiye getirip bırakabiliyor.
Ali Bayramoğlu dün köşesinde şu isabetli satırları yazmıştı:
“Bir siyasi yapı neden krize düşer?
İhtiyaçları farklılaşan, yapısı karmaşıklaşan bir toplumun yenilenen, artan, nitelik değiştiren taleplerine yanıt vermeyi reddederse düşer.
Yani bu talepleri ve talep sahiplerini sisteme entegre edebilecek sosyal, kültürel, siyasi önlemlere yanaşmazsa düşer.
Yani değişimi hastalıklı bir gelişme olarak görürse düşer...
Çünkü bu durumlarda, toplumsal gidişatı göremez, yönlendiremez hale gelir.
Bu durum kuralsızlığa, ilkesizliğe, hepsinden önemlisi otoriterleşmeye hız kazandırır.
Baykal’ların, Sav’ların gemi azıya aldığı, iktidar mücadelesi havasına girmiş bir CHP’de, sosyal demokratlara düşen ilk iş düşünmek, yaşadığı ülkeyi hatırlamak, tanımaktır.” (Yeni Şafak, 21 Haziran 11, s.3)
CHP ne zaman ciddiye alınır sorusunun yanıtlarından biri de bu satırlarda yer alıyor.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024