Hasan CEMAL
Geçen nisan ayı sonlarında, Suriye Kürdistanı ya da artık daha kabul edilen adıyla Rojava’da dolaşırken, IŞİD adım başı duyduğum bir sözcüktü.
Irak Şam İslam Devleti’nin baş harflerinden oluşan IŞİD, El Kaide’yle bağlantılı olarak doğan, sonra ondan kopan radikal İslamcı bir örgüt.
Şiddet ve terörü siyaset aracı olarak kullanan IŞİD'in, üç yıllık Suriye İç Savaşı’nda kafa kesmek, hatta çarmıha germek gibi son derece vahşi yöntemlere başvurduğu ve adını duyurduğu da örnekleriyle biliniyor.
Nisan ayı sonlarında Erbil’den Rojava’ya gidip gelirken, Musul-Rabia (Til Koçer) sınır kapısı arasındaki 1,5 saatlik yolculuğumuz IŞİD nedeniyle epeyce heyecanlı geçmişti.
'Bu çeteler Türkiye'den yardım görüyordu'
İn cin top oynayan ve sadece birkaç ay önce IŞİD’den geri alınmış olan Til Koçer kapısından girdikten sonra da on gün boyunca her sohbetimizde IŞİD hiç eksik olmadı.
IŞİD, Rojava Kürtleri’nin dilinde DAİŞ.
Rojavalılar böyle diyor.
Ve her sohbette IŞİD’le Türkiye, IŞİD’le Erdoğan sözcükleri hep birlikte geçiyordu.
IŞİD’in yanı sıra bir de, El Kaide’nin Suriye kolu el Nusra vardı sık sık telaffuz edilen.
Derik’te evinde misafir kaldığım Bave Tarık’a sormuştum:
“El Nusra, IŞİD...”
Sözümü kesmişti:
“Tayyip Erdoğan!”

Biri şöyle yakınmıştı Serekani’de:
Biz (YPG-Rojava Halk Savunma Birlikleri) Serenaki’ye hakim olmadan önce sınır kapısı açıktı.
DAİŞ (IŞİD), çeteler vızır vızır girip çıkıyordu.
Kürtlere, YPG’ye karşı her türlü yardımı bu çeteler Türkiye’den görüyordu.
Yaralıları Türkiye’de tedavi ediliyordu.
Biz kazandık, sınıra YPG bayrağını çektik, sınır kapandı.
Bu Kürt düşmanlığı neden?..
'Kürtleri çetelere kırdırmak insanlık mı?'
Bir başkası şöyle yakınmıştı:
“IŞİD, El Nusra çetelerini sınırdan bırak, sok Rojava’ya, yardım et onlara. Kürtleri onlara kırdır. Sonra onlar yenilince, al içeri, kapat kapıyı... İnsanlık mı bu?..”
Kamışlı’da bir gece vakti üst düzeyde bir YPG komutanıyla uzun bir sohbet yapmıştık.
Türkçesi, Halk Savunma Birlikleri olan YPG, “Rojava Devrimi’nin ordusu” sayılıyor.
Komutan, Suriyeli bir Kürt’tü.
PKK saflarında da bulunmuştu.
YPG olarak IŞİD’le savaştıkları cepheleri şöyle özetlemişti:
Irak sınırına yakın, Türkiye’ye doğru 75 kilometre içeriye doğru Ceza...
Til Hemişi, Kamışlı’ya bağlı bir nahiye.
Til Berrak...
Kamışlı’nın 40 kilometre batısı, Türk sınırından 40 kilometre…
Haseki il merkezi...
Arapların, Ermenilerin yaşadığı bir yer, Türkiye’den 70 kilometre...
Mebruka...
Serekani’nin 35 kilometre batısı, Türkiye sınırında...
Bu arada Halep’te 500 bin Kürt yaşar.
YPG olarak en güçlü olduğumuz yer olan HalepRojava’nın İstanbul’u sayılır.
Bu arada Önder Apo en çok Halep’te çalışmıştır.
YPG olarak Halep’in kırsalında da DAİŞ’le (IŞİD) mücadele ederken, Halep’in içinde de rejim (Şam) güçlerine karşı Kürt mahallelerini koruyoruz.
Radikal İslamcı örgütlerle al takke ver külah
Nisan ayı sonlarında Rojava’da durum böyleydi.
Adım başı IŞİD vardı, onun kadar güçlü ve etkin olmayan El Nusravardı.
Ve iki şey daha vardı:
(1) Bu radikal İslamcı örgütlerle Ankara’nın al takke ver külah bir ilişki içinde bulunduğu…
(2) Tayyip Erdoğan iktidarının, IŞİD’le El Nusra’yı bir yandan ‘Esad rejimi’ne, diğer yandan Rojava Kürtleri’ne karşı kullanarak bu örgütleri zaman içinde beslemiş, güçlendirmiş olması gerçeği…
Rojava’dayken sürekli kulağıma çalınan bu iki değerlendirmede hiç kuşkusuz gerçek payı var. O kadar ki, bu yüzden Ankara’yla Washington ilişkileri bir ara iyice gerilmişti.
Hatta Başbakan Erdoğan’ın geçen yıl mayıs ayındaki Washington ziyaretinde, Başkan Obama’nın Beyaz Saray’daki dar kadrolu toplantıda Ankara’yla IŞİD gibi İslamcı örgütlerin ilişkisi konusunda uyarıcı nitelik taşıyan bazı sözler söylediği de bilinmekte…
Ankara’nın IŞİD ve El Nusra’yla ilişkilerine son zamanlardamesafe koyduğuna dair işaretler yok değil.
Ama bu, galiba geç kalınmış bir politika değişikliği…
Musul’da dünden itibaren yaşananlar, ne yazık ki, bu acı gerçeğe ışık tutuyor.
İster inanın, ister inanmayın...
ürkiye’nin Beşşar Esad’a ve Rojava Kürtleri’ne karşı palazlandırdığı IŞİD, ister inanın ister inanmayın, nüfusu üç milyon civarında tahmin edilen Irak'ın ikinci büyük kenti Musul'u silahlı güçleriyle kontrol altına alıyor.
Ve Musul’daki Türkiye Başkonsolosluğu’nu basıyor, Başkonsolos dahil tam 49 kişiyi rehin alıp kaçırıyor.
Ayrıca, 31 Türk TIR şoförünü de rehin alıyor.
Şimdi o kadar çok soru var ki akla takılan.
Türkiye ne yapacak?
IŞİD'den Irak, Türkiye, Suriye
ve ABD'ye uzanan sorular
IŞİD, rehin aldığı Türklere karşılık Ankara’yla neyin pazarlığını yapacak?
Türkiye, IŞİD’e karşı harekete geçerse, bu örgüt Türkiye sınırları içinde Reyhanlı benzeri kanlı terör eylemleri koyabilme kapasitesine sahip mi?
Ankara ona karşı şu ya da bu şekilde harekete geçerse, IŞİD de Türkiye’nin canını terör eylemleriyle acıtabilir mi?
Musul’da, Kerkük’te yaşayan Türkmenler’in durumu bu gelişmelerden nasıl etkilenebilir?
Bağdat’ta ne olacak? Başbakan Maliki ne yapacak? Kendisini nasıl bir yakın gelecek bekliyor?
Amerika…
Bağdat’a, Maliki’ye yardım için savaş uçaklarını uçurabilir mi Başkan Obama?
Amerika, IŞİD’a karşı ortak cephe isteyebilir mi Türkiye’den?..
Şam’da Esad’ın koltuğu daha güçlenebilir mi? Halep’i de geri alabilir mi?
Bir başka soruyu da, IŞİD’in Musul’da ele geçirdiği çok sayıda ağır silah ve cephaneyi nerede kullanacağı, Rojava’ya, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi topraklarına kaydırıp kaydırmayacağı oluşturuyor.
IŞİD’ın Musul baskını, Türkiye’nin Rojava’ya bakışını nasıl etkiler?
Suriye'de iflas eden politika sürecek mi?
Nereden bakarsanız bakın, Ankara siyaseti ‘bayrak krizi’yle uğraşırken, Türkiye’ye de kolayca sirayet edebilecek büyük bir yangın güneyimizde patlamış durumda…
Erdoğan hükümeti, bakalım, Suriye’de iflas eden politikasının devamını mı getirecek, yoksa doğru yolu bulabilecek mi?
Yazı uzadı.
Noktayı şöyle koymak yerinde olabilir:
Başbakan Erdoğan’ın Suriye politikası Musul’da bir kez daha iflas etmiş oldu!
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024