Hasan CEMAL
Tayyip Erdoğan’ın seçim meydanlarında Doğan Medya Grubu’na, Aydın Doğan’a, Hürriyet gazetesi ve yazarlarına yönelik saldırıları utanç vericidir.
Demokrasi adına utanç vericidir.
İfade özgürlüğü adına utanç vericidir.
Siyasal etik adına utanç vericidir.
46 yıllık gazeteciyim.
Seçim meydanlarında bugüne kadar pek çok parti lideri izledim.
Ama Tayyip Erdoğan kadar siyasal etik çıtasını yerlerde süründüren, böylesine utanç verici bir söylem ve üslupla seçim meydanlarında dolaşan bir lider hatırlamıyorum.
Üstelik, Tayyip Erdoğan seçim meydanlarında anayasayı çiğneyerek nutuk atıyor.
Cumhurbaşkanı olarak partiler üstü kalması gerekirken, anayasayı hiçe sayarak AKP’ye oy istiyor.
Akıl alır gibi değil.
Gerçekten öyle.
Sadece Saray soytarıları ile rahat ediyor
Erdoğan’ın gözünde kendisi düşünmeyen herkes darbeci...
Herkes satılmış...
Herkes hain...
Herkes komplocu...
O, sadece kendi sesini duymak istiyor.
Sadece kendisine aşk ilan edenleri çevresinde görmek istiyor.
Sadece kendisine güzelleme yapanları etrafına topluyor.
Sadece Saray soytarıları ile rahat ediyor.
Tam Saray’daki Sultan gibi...
Bu kafayla özgür medya da olmaz.
Bu kafayla ifade özgürlüğü de olmaz.
Bu kafayla hukuk devleti de olmaz.
Bu kafayla bağımsız yargı da olmaz.
Bu kafayla kuvvetler ayrılığı da olmaz.
Bu kafayla laiklik de olmaz.
Bu kafayla kadın-erkek eşitliği de olmaz.
Kısacası:
Bu kafayla demokrasi hayaldir.
Türkiye: Demokrasi mi?
Geçen hafta birkaç günlüğüne Sao Paulo’daydım.
Brezilya’nın eski sosyal demokrat devlet başkanı Fernando Henrique Cardoso’nun kendi adıyla kurduğu vakfın davetlisi olarak Cengiz Çandar’la birlikte biri vakıfta, diğeri bir üniversitedetartışma toplantılarına katıldık.
İki toplantının da başlığı aynıydı:
Türkiye: Demokrasi mi?..
“Evet, Türkiye bir demokrasi” diyene rastlamadık. Bütün değerlendirme ve sorular olumsuzdu.
Hepsinde ortak bir taraf vardı:
Erdoğan, 2011 genel seçimleriyle birlikte nasıl bu kadar değişti, Türkiye nasıl oldu da demokrasi sularından böylesine uzaklaştı?..
Geçen hafta Amerika’nın güneyinde hava böyleyken, kuzeyinde de farklı değildi.
Washington’dan, New York’tan Tayyip Erdoğan’ı hedef alan eleştiri oklarının gitgide çoğaldığı dikkati çekiyordu.
'Türkiye'deki atmosfer karanlık ve korku verici'
Amerikan Temsilciler Meclisi’ne sunulan bir karar tasarısında şu ifadeler vardı:
Türkiye’deki ifade özgürlüğü ve insan haklarına saygı gösterilmesi…
Evrensel insan haklarına, özellikle ifade özgürlüğüne saygı, demokratik, açık bir toplumu sürdürmek için esastır.
İfade özgürlüğünün Cumhurbaşkanı Erdoğanve AKP’nin altında aşınmasından duyulan endişe...”
Erdoğan’a bir başka eleştiri New York Times’ın başyazısındangeldi:
Sayın Erdoğan’ın Türk medyasına gözdağı vermek konusundaki mazisi biliniyor. Ancak bu hafta karşı çıktığı bir başlıktan ötürüHürriyet gazetesinin ve internet sitesinin yöneticilerine yönelik yapılan suç duyurusuyla yeni alarmlar çaldı.
Türkiye geçmişte de çetin siyasi kampanyalar görmüştü.
Ama bu seferki özellikle tehlikeli ve atmosfer alışılmadık biçimde karanlık ve korku verici.
Sayın Erdoğan doğruyu söyleyenlere karşı giderek hasmane bir tavır takınıyor gibi. ABDve Türkiye’nin diğer NATO müttefikleri, onu bu yıkıcı yoldan geri döndürmeye çalışmalı.
IPI: Erdoğan ve AKP'yi kınıyoruz
Erdoğan’a geçen hafta içinde ciddi bir eleştiri de, kısa adı IPI olan Uluslararası Basın Enstitüsü’nden geldi. Yayımlanan bildirideşöyle denildi:
Türkiye’de Doğan Medya Grubu’na veHürriyet’e karşı sürdürülen karalama kampanyasının derhal durdurulmasını talep ediyoruz.
Biz aşağıda imzası bulunan IPI Yürütme Kurulu üyeleri, Doğan Medya Grubu’ndaki ve Hürriyet’teki meslektaşlarımızla dayanışma sergilemek üzere bu bildiriyi yazıyoruz.Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’nin onları hedef alan son karalama kampanyasını kınıyoruz.
Erdoğan, medyada istediği
biat düzenini kuramayacak
Aydın Doğan’ın dün grubunun Yayın Kurulu’nda yaptığı konuşmasında altını çizdiği bağımsız ve tarafsız yayıncılık, Tayyip Erdoğan için tam bir kâbus.
O, ne tarafsız, ne bağımsız, ne de özgür yayıncılık istiyor.
Medya deyince onun tek derdi, kendisine tam biat etmiş bir medya düzeni ve kendi sözünden çıkmayacak tetikçiler tayfası…
Ama şu iyi biline:
Medyada böyle bir biat düzeni kuramayacak Erdoğan!
Bu açıdan 7 Haziran Erdoğan için sonun başlangıcı olacak.
Artık kendi saflarında da kıpırtılar su yüzüne çıkmaya başladı.
AKP içinde 7 Haziran sonrası, “Biz dememiş miydik?” diyen seslerin yükselmesi yakın ihtimal gibi gözüküyor.
Nitekim, seçim araştırmalarından şu günlerde gelen can sıkıcı haberler artık gizlenemiyor.
Uzun lafın kısası:
Erdoğan’ın yalnız başkanlık hayali değil, tek başına iktidarihtimali de suya düşüyor gibi...
Görünen o ki, Erdoğan’ı demokrasi adına utanç verici bir çizgiye sürükleyen de bu durum, yani hayallerinin tükeniyor olması…
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024