Hasan CEMAL
Bir kez daha vurguluyorum:
Akan kanın bir numaralı sorumlusu, Saray’daki Sultan’dır.
Türkiye’de yeniden oluk gibi kan ve gözyaşı akmaya başlamışsa, bundan sorumlu olanların en başında, hiç kuşkunuz olmasınTayyip Erdoğan vardır, başkası değil.
Çünkü, Erdoğan 7 Haziran yenilgisini kabullenmemiştir.
Çünkü, Erdoğan tekrar seçim yolunu açmak için Türkiye’nin önünde cehennem çukuru kazmaktadır.
Oysa, Türkiye bu kanlı kaosu yaşamak zorunda değildi.
Erdoğan’ın tekrar seçim inadıdır, Türkiye’ye bu kaosu yaşatmakta olan.
7 Haziran’la birlikte bir büyük koalisyon kurulsaydı, kendimizi bu kan gölünün ortasında bulmazdık.
AKP ile CHP liderleri, hiç gecikmeksizin ortak bir hükümette ellerini taşın altına koysalardı, Türkiye’yi hiç kimse bugünkü savaş ve şiddet ortamına çekemezdi.
Türkiye’nin önünde normalleşme kapısı aralanırdı.
Yumuşama ortamı uç verirdi.
Koalisyon hükümetine dönük uzlaşma, ister istemez, siyasal istikrar zeminini beslerdi.
Ateşkes devam ederdi.
İnişli çıkışlı da olsa, çözüm süreci bozulmazdı.
Dış politika ve ekonomi alanında taşları yerine oturtabilecek, zarar kontrolü yapabilecek adımlar atılabilirdi.
Türkiye’nin morali düzelmeye yüz tutardı.
Hiçbiri olmadı.
Kan gölü büyüyor!
Ne yazık ki öyle.
İç savaş ortamı..
İngiliz The London Times gazetesi dünkü haberinde, “Uzmanlar şimdi Türkiye’nin daha geniş çaplı bir savaşla karşı karşıya olduğunu düşünüyor” dedi ve ekledi:
“Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü’nden Michael Stephens, ‘İç savaş demek istemiyorum ama durum kontrolden çıkıyor. Türkiye için kaygı verici bir dönem…Ve bununla nasıl başedecekleri belirsiz’ diyor.”
Elbette silah çare değil…
Şu hâle bakın.
İç savaş ortamı!
Türkiye’de durum kontrolden çıkıyor!
Ekonomideki gelişmeler de iyi işaretler vermiyor.
Durumun özeti böyle.
Elbette silah çare değil.
Elbette şiddet, terör çare değil.
Aklı başında hiç kimse, vicdan sahibi hiçbir insan, her gün medyanın manşetlerine oturan kan gölünü, şehit haberlerini içine sindiremez.
İsyan eder.
Büyük koalisyon kurulsaydı…
Ama soğukkanlı düşünmek zorundayız.
7 Haziran’ın hemen ertesinde bir büyük koalisyon kurulsaydı, gitgide büyümekte, derinleşmekte olan bu kan gölünü yaşar mıydık?
Hayır.
Kendimizi bu kaosun, bu cehennem çukurunun içinde bulur muyduk?
Hayır.
Anaların gözyaşları bu kadar akar mıydı?
Tek kelimeyle hayır.
Tekrar yazın bir kenara:
7 Haziran’ı ya da ‘halkın iradesi’ni içine sindiremeyen Saray’daki Sultan’dır, kan gölünün bir numaralı sorumlusu.
Korkuyor!
Bütün korkusu, yolsuzluk ve rüşvet dosyalarının açılmasıdır.
Kendisinden hesap sorulmasıdır.
Bu nedenle tekrar seçim istiyor.
Bunun için Türkiye’yi uçurumun kenarına itiyor.
Bu yalın gerçek -öncelikle AKP’de- kafalara dank etmeden Türkiye bu kan gölünden kurtulamaz.
Ve hiç kuşkunuz olmasın:
Bu kan gölü erken seçim yolunda daha da büyür, derinleşir.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024