Kurtuluş TAYİZ
Yakın tarihe ilişkin bildiğimiz pek çok şeyin aslında palavradan ibaret olduğunu düşünüyorum. Siyasi hayatı darbelerle, derin operasyonlarla dizayn edilen bir ülkede, tarih yazımının da şeffaf olmasını beklemek zaten yanlış. KCK’nın yeni eşbaşkanı Cemil Bayık’ın, Milliyet’ten Mithat Sancar’a yaptığı açıklamaları da bu kapsamda değerlendiriyorum.
Cemil Bayık, etkileri hâlâ süren 28 Şubat müdahalesinin en önemli gerekçelerinden birinin, dönemin başbakanı Erbakan’ın, Öcalan’a gönderdiği üç mektup ve örgütün o dönem bu mektuplara güvenerek almış olduğu çekilme kararı olduğunu söylüyor. Mektuplarda Erbakan, örgütün silahları susturup güçlerini sınır dışına çekmesi durumunda bir çözüm süreci başlatacağını ve Kürt meselesine dair bazı adımlar atacağını belirtiyor.
Bu konuda tek kaynak Cemil Bayık değil. 1999’da Türkiye’ye teslim edilen Öcalan’ın ifadelerinde de bu bilgiler yer aldı. Bu görüşmelere aracılık eden Suriye Devlet Başkan Yardımcısı Abdulhalim Haddam’ın açıklamaları da Bayık’ı doğruluyor. 29.04.2011’de Hürriyet’e verdiği mülakatta Haddam, o trafiği şöyle anlatıyor: “1996-1997 arasında Başbakan olan Necmettin Erbakan, danışmanları vasıtasıyla Lübnan’da faaliyet gösteren ve başkanlığını Faysal Mevlevi’nin yaptığı Sünni hareketi olan ‘Cemaat-i İslami’ ile ilişkiye girerek Türkiye ile PKK konusunda arabuluculuk yapmamızı istedi. Hükümet nezdinde değerlendirerek sorunun çözümü için gerekenin yapılması kararlaştırıldı. Ben de Öcalan’ı çağırtarak kendisine durumu anlattım ve Türkiye’den ne istediğinin sorulduğunu, bunu mektupla bildireceğimizi söyledim. Öcalan Türkiye’den toprak istemediklerini, PKK’nın Türkiye topraklarının dışına çekilmesini kabul ettiğini söyledi. Elindeki dosyada bu istekleri yerine getirmek için hazırlanan planlar ve bilgiler yer alıyordu. Bu bilgiler çerçevesinde o yıllarda Ankara Büyükelçimiz olan Abdülaziz Rifai vasıtasıyla Başbakan Erbakan’a iletilmesi için bir mektup gönderdik.”
Erbakan, Öcalan’ın mektubunu teslim alırken, “Ancak Genelkurmay Başkanı’yla görüşmem lazım” deme ihtiyacı hissetmişti. Ve bir süre sonra da mektubu aynen geri iade etmişti.
28 Şubat müdahalesinin arkasında Erbakan’ın Kürt sorununa “demokratik çözüm” arayışının olduğu bugün daha açık bir şekilde ortaya çıkıyor.
Asker ve medya işbirliğiyle yapılan müdahalenin görünür gerekçeleri arasında “rejim tehlikede”, “hayat tarzımız tehdit altında”, “şeriat gelecek” gibi sloganlar bulunuyordu. Oysa asıl gerekçe gizliydi; sivil iktidarın, ülkenin en önemli meselesine ilişkin başlattığı çözüm arayışı, post-modern müdahaleye kapı aralamıştı.
Erbakan’ı deviren sürecin arkasında kuşkusuz Genelkurmay Karargâhı vardı; ama medya da hiç olmadığı kadar askerle birlikte bu müdahalede yer aldı. Bunu Hasan Cemal’in TBMM’de kurulan 28 Şubat Komisyonu’na verdiği ifadeden öğrenebiliriz. Hasan Cemal komisyona, medyanın 28 Şubat’ta Erbakan’a karşı “psikolojik savaş” yürüttüğü bilgisini vermiş.
Erbakan’ın medyanın yayınlarına ilişkin şikâyetine karşı yine Hasan Cemal’in o tarihte verdiği cevap ilginç; Hasan Abi, bu şikayetleri “basın özgürlüğüne müdahale” olarak değerlendirip “Erbakan’ın rejimi tehlikeye düşürdüğünü ve başbakanlığına karşı olduğu Hoca’nın gitmesi gerektiğini” yazmış.
Hasan Cemal nedense Öcalan ile diyaloğa girerek örgütü Türkiye toprakları dışına çıkarmaya ikna eden üç başbakana da aynı türden “gitmelidir” yazısı döşemiş. Bu üç başbakandan Ecevit ve Erbakan siyasi operasyonla devrildi; Erdoğan ise daha şiddetli bir operasyona rağmen ayakta durmayı başardı. Ha unutmadan şu “tesadüfe” de dikkat çekmek isterim; Hasan Cemal’in, Erbakan ile Erdoğan’a karşı kaleme aldığı ve “artık gidin” dediği yazılar, birbirinin kopyası gibi ve başlıkları da aynı: “Allah akıl fikir versin!”
Tarihi, darbe yapanlar ile siyasi operasyonlara katılanlar yazarsa, toplumun geçmişini doğru öğrenme şansı olmaz. Yakın siyasal tarih “kopya operasyon” örnekleriyle dolu, bunu görmek için sadece bakmak yeterli.
Yazarlar
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019