Melih ALTINOK
Ankara'da gazetecilik yaparken izlediğim Meclis açılışlarından bu kadar hoşlanmıyordum. Şimdi yanıma çayımı kahvemi alıyorum, Oscar töreni misali izliyorum.
Kimi meslektaşlarımda da gözlediğim bu hali, siyasetin heyecanının azalmasına ya da ciddiyetinin kaybolmasına bağlayanlar olabilir.
Ben aynı fikirde değilim. Hatta parlamentoya giren vekillerin kişisel özellikleri- farklılıkları üzerinden tartışılan bir siyasetin klişelerden ağırlaşmış politik atmosferi kuş gibi hafifleteceğini düşünüyorum. Bu ayrıca, seçilir seçilmez büyüyen, ciddileşen, sıkıcılaşan ve hayali bir ömür boyu "sayın bakanım" kalmak olan kimi vekillerimize de iyi gelir. Ne dersiniz?
Elbette siyasetçilerin seçimler öncesi açık oturumlarda söylediklerinden çok giysileriyle, jest ve mimikleriyle, saç stilleriyle ya da esprileriyle tartışıldığı ABD tarzı bir ortamın çok uzağındayız. Ama biz de fena gitmiyoruz bence.
Ama yine de batıya giden bir gemide yüzünü doğuya dönmüş yolcu misali, ayrıldığı limanı yaşayanlar çoğunlukta hala. Onların bu ısrarları yaş ortalaması 30 olan, yeni iletişim kanallarının ve onların yeni dilinin hakim olduğu kıpır kıpı bir dünyada ve tabii ki Türkiye'de nafile çaba.
Dün HDP Milletvekili Leyla Zana'nın yemin etmek için kürsüye çıktığı dakikalarda ve sonrasında yaşananlar da zamanı ana uymayanların kusursuz resmini yansıtıyordu.
24 yıl önce, Diyarbakır'ın efsanevi belediye başkanlarından Mehdi Zana'nın 14 yaşında evlendiği eşi olarak tanındığı günlerde Meclis kürsüsünde beliren, toyluğu, samimiyeti ve takır tukur Türkçesiyle "eylem koyan" Leyla Hanım yine aynı sahnedeydi.
Faili meçhullerin vakai adiyeden sayıldığı, 5 bin köyün yakılıp milyonların göçe zorlandığı, her gün onlarca şehidin geldiği o karanlık günlerde Zana bir çıkış yapmıştı.
Başındaki sarı kırmızı yeşil bantla, Türkçe başladığı yemini Kürtçe olarak şu sözlerle bitirmişti. "Bu yemini Türk ve Kürt halklarının kardeşliği adına ediyorum."
Aman Allah'ım ne tantanaydı ama! Meclis ayaklandı, basın ayaklandı, ülke ayaklandı. Sonrasında o cezaevi senin bu cezaevi benim yıllarca dolaştı Zana vekil arkadaşlarıyla.
Naifliğiyle tanınan DEP vekili Orhan Doğan'ın yıllar sonrasındaki ölümünde o günlerde çektiği acıların da payı olduğu söylenir. Kesin olansa, yemin krizini çıkartan vekilleri Meclis'e sokan dönemin SHP'sinin ve Murat Karayalçın'ın siyaseten bir daha bellerini doğrultamadıklarıydı.
Köprünün altından çok su aktı. Bugün 53 yaşında yeniden vekil olarak meclise giren Leyla Hanım tarihi tekerrür ettirdi. Bu kez daha şıktı, sesi eskisi gibi titremiyordu. Yeminin başında Kürtçe "Onurlu bir barışın umuduyla" dedi.
1973'te en genç vekil olarak girdiği Meclis'in dünkü oturumunu bu kez "en yaşlı üye"sıfatıyla yöneten Deniz Baykal Zana'dan yemini düzeltmesini istedi. Deniz Bey'in itirazı Kürtçe ifadelerden ziyade Zana'nın "Büyük Türk milleti" yerine "Büyük Türkiye milleti"demesiydi.
Baykal Leyla Hanım'dan yemini tekrar temsini istedi, o ise yeniden kürsüye gelmedi.
Kimse ölmedi.
Leyla Hanım uygun bir zamanda gelip yemini kurallar'a göre okuyacaktır. Çünkü yasama faaliyetlerine katılması için bu gerekiyor.
Bence çok takılmayalım. Takılmadıkça Leyla Hanımlar da ancak 90'larda anlamı olan bugünün Türkiye'sinde ise ajite bir çıkıştan fazlasını ifade etmeyen bu restlere başvurmaz.
Kaldı ki 7-8 Ekim'de sokak çağrısı yapıp onlarca insanın ölümüne yol açan kurallara uygun yemin etti de ne oldu?
Evet, Meclis'te geleceğe dönsün artık.
Yazarlar
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2022
17.05.2021
11.05.2019
10.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
22.04.2019
17.04.2019
8.02.2019