Akif BEKİ
Siz misiniz yatay geçişi usule uygun muydu, denklik şartlarını karşılıyor muydu diye zorlama bir tartışmayla İmamoğlu'nun 30 yıllık diplomasını iptal ettiren....
'Haydi öyleyse, herkes diplomasını çıkarıp masanın üstüne koysun, kimin nesi var, kimin nesi yok görelim' demeyecek de ne diyecekti CHP!
İBB Başkanlığını ikinci kez alıp CHP'nin cumhurbaşkanı adaylığına koşmasa, Erdoğan'a karşı kazanma şansı da olmasa kim dönüp İmamoğlu'nun fi tarihindeki yatay geçişi ve diplomasıyla uğraşırdı?
Üstelik 'yatay geçişi usulsüzdü ama okuyup aldı' dediğiniz gerçek diplomayı siz iptal ettirirken bir de yönettiğiniz sistemde bir çetenin parayla sahte diploma dağıttığı anlaşılmasın mı!
Sahte diploma skandalıyla ortalık çalkalanırken paravan üniversitelerden alınan uyduruk diplomalara da döner tabii gözler. Dönmez mi...
Tam zamanlı kamu görevi yaparken diploma üstüne diploma toplayıp profesör olanlar göze batar, bunu nasıl başardıkları da ayrı merak konusu olur. Olmaz mı...
Peki, haksız yere şaibe altında kalanlar, okka altına gidenler bulunmaz mı, onlar da bulunur.
Şu şüpheden hepsinin payına bir hisse düşer: Ya kamudaki görevinizin hakkını vermemişsinizdir ya da topladığınız o diplomaların ve akademik unvanların. İkisi bir arada gerçekçi mi, insan üstü bir kapasite gerekir.
İşte böyle herkesin diploması kazınmaya başlayınca... Altından Attila İlhan'ın tabiriyle ne kemal-i rezaletler, ne dört dörtlük rezillikler çıkmasın mı!
Okumadan parasıyla edinilmiş işporta malı diplomalar, hak edilmemiş akademik unvanlar sırıtıyor şimdi. Kimi ifşa oldu, kimi sırada.
AK PARTİLİ FİDAN'LA CHP'Lİ TAN'I NASIL BİLİRİM?
CHP'ye gün doğdu. 'Diploma savaşı mı istiyordunuz, alın size diploma savaşı' hissiyatıyla abanıyorlar. Haksızlar mı?
Deyimi bile var; sırça köşkte oturan, komşusuna taş atmamalı. Eviniz camdansa başkasının camına taş atmazsınız, altında kalabileceğinizi bilirsiniz.
Çürüme mi, dersiniz artık; bozulma mı... Karşımızda devasa bir cam enkazı duruyor şimdi. Kırıklar her yeri kapladı.
CHP'nin Dışişleri'nden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Namık Tan da bu ortamda Hakan Fidan'ın peşine düştü.
Maryland Üniversitesinin Almanya uzantısından aldığı lisans diplomasına takmış. Fidan'ın diplomasına nasıl denklik verildiğini YÖK'e soruyor. Oradan hareketle Bilkent Üniversitesinde yaptığı yüksek lisansla doktorayı da sorguluyor.
Dışişleri Bakanı Fidan'ı Başbakanlık Sözcülüğü zamanımdan tanırım, TİKA Başkanı'ydı. Sahte diplomaya tenezzül edecek, ihtiyaç duyacak karakterde de değildir donanımda da. Kabiliyetleri, kapasitesi, kariyeriyle University of Maryland diplomasından fazlasıdır.
Beğenir beğenmezsiniz, sever sevmezsiniz ama şurası bir gerçek; Hakan Fidan itibarını, okuduğu okulun prestijinden alacak aşamayı çoktan geçti, bulunduğu görevlerde kendini ispatladı.
Zaten okumadan aldığı, diplomasının gerçek değil sahte olduğu, paravan bir okuldan edindiği filan söylenmiyor. Denklik şartlarından üstüne gidiliyor. İmamoğlu'na benzetilebilir o yüzden.
Namık Tan'la tanışıklığım da eskiye gider, ben 90'ların sonunda Kanal 7'nin Washington Temsilcisiyken o büyükelçilik sözcümüzdü. 28 Şubat askeri vesayet dönemiydi, Kanal 7'ye iç tehdit ve düşman muamelesi yapılıyordu. Namık Tan'ın ne bir ayrımcılığını gördüm ne ötekileştirmesini. Ülkesine hizmet eden, partizanlıktan uzak, sağduyulu, siyaset üstü bir diplomattı. AK Parti iktidarında büyükelçilik, Dışişleri Sözcülüğü derken emekliye ayrılmıştı. Sonra CHP'den siyasete atıldı.
Demem o ki Hakan Fidan'ı da Namık Tan'ı da dürüst, çalışkan, hak hukuk bilir, kurallara saygılı profiller olarak tanıdım.
Dış politika tercihlerinde ayrışmaları, Tan'ın Fidan'ı bunun için eleştirmesi gayet doğal. Biri iktidar, diğeri muhalefet. O kadarı olacak ama onları diploma konusunda bile karşı karşıya getiren konjonktür utansın!
Siyaset buraya inmemeliydi baştan, Pandora'nın Kutusu'nu bir kere açmayacaktınız. Ne dokunulmazlığı, ilişilmezliği, hiçbir diplomanın pırıltısı kalmadı velhasıl.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025