Akif BEKİ
Olacak şey değil, parodi haber sandım ama gerçekmiş. RTÜK Başkanı, TV’lere hükümetin koronayla mücadeleyi ne kadar başarılı yürüttüğünü anlatma görevi emrediyor.
Hükümetin başarısını nasıl takdir ve tebrik edeceklerini de TV’lere bırakmıyor Ebubekir Şahin. Talimatnameye benzeyen yazılı açıklamasında, cümle cümle dikte ediyor. Bir yanlışlık olmasın, eksik gedik kalmasın diye.
Direktife uymayacakları cezalandırma tehditlerini de ihmal etmeyerek...
Yumurtaya şöyle bir de kulp uydurmuş: “Uyarılarımıza rağmen, bazı yayıncılarımızın devleti milletiyle ayrıştıran tutum sergilemeye devam etiğini ve bunu alışkanlık haline getirdiklerini gördük. Kanundan aldığımız yetkiyle bazı kanallara cezai müeyyideler uyguladık...”
FOX, Halk ve Tele1’e karşı son icraatlarını, ‘şakamız yok elimiz ağır’ anlamında, kararlılıklarına örnek gösteriyor.
Başkan Bey, devletle milleti bir ve aynı şey zannediyor. TV’leri de RTÜK’ün askeri, memuru...Emir yağdırarak komuta etmeye kalkar mıydı yoksa?
Daha bir gün öncesinde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ölüm yıldönümününde rahmetli Özal’ı bir sözüyle andı: “Devlet millet içindir, millet devlet için değil.”
Devletle milleti ayırdığı için, Bakan’a karşı İçişleri Bakanlığını göreve çağırmaz umarım.
Takdir edilmesini istediği Bakan’ın tivitlerini takip etmiyor hadi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da mı kulak vermez?
Dolmabahçe’deki son Ombudsmanlar Konferansı’nda ilan etmedi mi Cumhurbaşkanı, “Sorgulanamayan, hesap sorulamayan devlet eskide kalmıştır” diye.
Eski Türkiye’de bile açıktan böyle talimatnameler yayınlanamazdı. Tek parti döneminden örnek bulunabilir mi bilmiyorum. Ondan da geriye, ta meclis ve cumhuriyet öncesine, mutlak iktidarla hüküm sürülen epeskiye bakmak gerek sanki.
Başkan’ın skandal bildirisini kendi laflarıyla özetlersek, haberlerde şuna dikkat edilmesini istiyor:
Türkiye sağlıkta, ekonomide, gıdada tüm dünyadan öngörülü ve hazırlıklı çıkmış, devlet vatandaşı için her türlü tedbiri zamanında ve yeterince almış, gelişmiş Avrupa ülkelerinin bile yardımına koşmuş, başarısı her yerde görünür olmuş, hepsinin takdirini kazanmıştır. Süper güçlerden bile daha iyiyiz. Endişeye mahal yok, iyi yönetiliyor süreç, koronaya karşı en güçlü mücadeleyi devletimiz veriyor...
Gerekli ve yeterli tedbirin alınıp alınmadığını sual eden nankörlere de veryansın kızıyor haliyle.
Dünyada parmakla gösterilip parmak ısırtan başarıları nasıl olur da hayranlıkla anlatmazsınız! Üstelik sorgulamaya kalkarak devletle milleti ayrıştırmak haddinize mi!
Siyasi fırsatçılık ve vicdansızlıkla suçladığı bazı yayıncılara, Başkan’ın çektiği son ihtar bu. “Kapatırım bak ha” ihtarnamesi.
“Devletimizin milletimizle beraberliğini güçlendirmesi yayıncılarımızın en önemli vicdani sorumluluğudur” buyuruyor.
İceriklerde vicdan denetimi, siyasi ve partizan olmayan hangi somut kriterlerle yapılacak acaba? TV’lere vicdan polisliği yapma görevini hangi kanundan alıyor RTÜK?
Şimdiye dek ölçülü olma çabasında görmüştüm Başkan’ı. Müdahalenin ucunu bu kadar ölçüsüzce kaçırmaya ne zorladı!
CHP’li belediyeler de fazla mı oluyor ne!
Rahat durmuyorlar; illa hizmet yarışına katılacak, illa ikilik çıkaracaklar. AK Partili Mahir Ünal çözdü, ayrı baş çekme sevdasındalar.
AK Parti’ye, şu korona günlerinde ağız tadıyla tek başına bir hizmet yaptırmadılar.
Ünal’ı dinlerseniz sormanız gereken şu: Madem, paralel devlet yapılanması girişiminin odağı haline geldi adeta bu belediyeler. Niye kapatılmazlar, devlet neyi bekliyor?
Bir hizmet birimine çevirip bağlarsınız valiliğe, onun başına da atarsınız il başkanını. Üçü bir arada. Alın size mis gibi tek devlet, tek millet uygulaması.
Geçmişimizde görülmemiş şey de değil. Yüzyıl öncesinden filan emsal alınacak bir suimisal bulunur muhakkak.
Baştan kovdukça, yeni bir icatla çıkıyorlar ortaya. Çekilecek kahır mı, ne uğraşacaksınız.
Hayır, AK Partili belediyelerle teşkilatların yaptığı güzel hizmetlere de gölge ediyorlar.
Yok, Kayseri Büyükşehir’in araçları göstere göstere dolaşıp ekmek dağıtabiliyormuş da, Mersin Büyükşehir’e niye yasaklanmış!
Yok, Adana Büyükşehir’in sahra hastanesiyle Eskişehir’in aşevine niye çelme takılmış!
Yok, Ankara’yla İstanbul’un yardım kampanyaları niye engellenmiş!
Yok bilmemne!...
Bitmiyor baş ağrıtmaları.
Bir de sorgulatmıyorlar mı güzel hizmetleri!
Sokağa çıkma yasağında, gazeteler kendi ring araçlarıyla gazete dağıtabilmişler. Genelgede özel izin verilmiş. Onlar yapınca devlet içinde devlet olmuyor da...Kamu kurumu belediyelere bedava ekmek dağıtma izni verilince mi sakınca doğuyormuş?
Hem CHP’li başkanları hizmet yarışına sokturmamak, onları seçtiği için milli iradeyi cezalandırmak ve halkı rekabetin avantajlarından mahrum bırakmak değil miymiş?
Üstelik, iktidar belediyeleriyle koordine olup onlara boy gösterme hakkı verebilen valilikler, muhalefet belediyelerinin görünürlüğüne niye koordinasyon fırsatı tanımıyormuş?
Demokratik bir hukuk devletinde, tahammül edilip katlanılacak şey sanki istedikleri.
Neyse ki ‘devletimiz bu fitneyi niye durdurmuyor’ terörü, bütün şiddetiyle estirilmeye başladı.
Tam CHP’li belediyelerden bunalmışken bir ferahlık hissetmediniz mi siz de?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025