Ali Saydam
Bayram tatili boyunca dört, beş üyeli ailelerin her birinin elinde bir akıllı telefonla aynı mekanda ancak birbirlerinden kopuk yaşadıklarını hayret ve üzüntü ile izledik.
Bunun üstüne dün refikimiz Kemal Öztürk’ün “Organik iletişimi keşfedin” başlıklı yazısı ilaç gibi geldi.
Öte yandan meslekî açıdan hafif yollu kıskandığımı da teslim etmeliyim… Bundan 12 yıl önce yayınlanmış olan kitabımız “Algılama Yönetimi”nde konuya değinmiş, hatta bir araştırmadan söz etmiştik: İnsanlara birbirleriyle en çok nasıl ilişki kurmayı tercih ettikleri sorulmuştu. Onlar da net bir tercih sıralaması yapmışlardı. 1. Yüz yüze görüşme 2. Telefonla görüşme 3. Islak imzalı not ya da mektup 4. El yazısı imzalı fax mesajı 5. E-mail…
Üniversitede derslerde ya da interaktif konferanslarda sıklıkla sorarım bu sıralamayı. Bugüne kadar bir tek Allah’ın kulunun bildiğine şahit olamadım… Herkes ne hikmetse e-posta’nın birinci sırada gelmiş olacağı tahminini ileri sürüyor…
Biz insanların birbirleriyle daha insanî, daha sıcak ilişki kurmayı tercih ettiğini söylemişiz; ancak çocuğun adını koymamış, “İşte buna Organik
İletişim denir” dememişiz. Bu kavramı ille de İngilizlerin bulması benim de ondan sevgili Kemal Öztürk vasıtasıyla haberdar olmam mukaddermiş…
“Buluşların kredisi onları bulanlara değil, onunla ilgili ilk yayını yapanlara verilir” sözünün doğruluğuna bir kez daha ikna oldum…
Bayram mesajlarındaki elektronik / dijital kullanımın gayri insaniliğine 24 Haziran’daki yazımızda biz de değinmiş, “Kopyala yapıştır standart mesajlar yollamayın” diye ricacı olmuştuk. 23’ünde de Öztürk değinmiş aynı konuya. Dünkü yazısında şöyle demiş:
“Bayram için öneriler’ yazımda (23 Haziran 2017), bayramlaşmak için toplu mesaj atmayın dedim ya, mesaj yerine ulaşmış. Bu bayram hiç aramayan birçok dostum telefonla aradı. Seslerimizi duyduk, mutlu olduk.
Ben sözümü tuttum. Toplu mesajla gelen hiçbir bayram tebriğine cevap yazmadım. Sosyal medyaya girmedim. İnternet kullanımını en aza indirdim. Aile büyüklerimi, sevdiklerimi bizzat ziyaret ettim ya da aradım. Güzel oldu. Organik yaşamaya, organik iletişim kurmaya gayret ettim yani. Size bu konuda yeni önerilerim var.
‘Organik iletişim’ kavramı, Oxford Üniversitesi’ndeki bilimsel araştırmalar sonucu bulundu. Dijital çağın insan üzerinde yarattığı tahribatlara karşı, bir grup bilim adamı uzun süredir yoğun çalışmalar yapıyor. Onlar buldu kavramı. Yüz yüze, doğal yollardan iletişim kurmak anlamına geliyor.”
Bu işin profesyoneli arkadaşlara ve de iletişim ve ilişki yönetimi konusuna kafa yoranlara yazının devamını okumalarını tavsiye ediyorum. Belki bir de şu makaleye göz atabilir arkadaşlarımız, özellikle de İngilizce bilenlerimiz: https://goo.gl/a8A8oy
Organik İletişim, siyasî iletişim boyutunda da AK Parti tarafında birinci sırada öncelikli olarak ele alınmış bir konudur. Referandum öncesinde, bir hayli geç de olsa CHP’liler de uyanmışlardı olaya. Genlerinde karşılığı pek bulunmadığından olsa gerek halkla ‘organik’ iletişime pek girme refleksleri yoktu…
Bir de kendilerince, pek de kolay telaffuz edilemeyen sözlükte ‘siyasi parti üyelerinin kapı kapı dolaşarak bölge sakinlerinden oy istemesi’ şeklinde açıklanan Canvassing diye bir kavramı ‘yeniden’ bulmuşlardı… Şili’den getirdikleri, CHP’yi anlayamadığını ifade eden reklamcıları Francisco Garcia Ferrada bey mi önermişti, yoksa kendileri mi bulmuştu; pek belli değildi…
Şimdi bence onlar da rahatlayacaklar… Organik İletişim, deyip geçecekler, bir güzel… Bu yürüyüşte de Canvassing yaptıklarını düşünüyor olmalılar…
‘iDisorders’ denen, Türkçesi ‘iBozukluğu’ diye karşılanabilecek durumlara düşmemek için de bir panzehir olan Organik İletişim meselesinde araştırmalar, bizim yıllardır ifade etmeye çalıştığımız bir konuya daha açıklık getiriyor: Siyasi iletişimde analog ya da dijital medyanın rolünün abartılması. Bu inorganik yapı, 1950, 1983 ve 2002 seçimlerinde kontrolü ellerinde tutanların hiçbir işine yaramamıştı. Hedef kitleyle organik iletişim kurabilenler ipi göğüslemişlerdi, medyayı elinde tutanlar değil…
Bunu da zaman zaman hatırlamakta yarar vardır…
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları

































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.09.2020
15.10.2019
24.09.2019
12.09.2019
10.09.2019
25.06.2019
7.05.2019
11.04.2019
4.02.2019