Ali Türer
Evet, 31 Mart 2024 Yerel seçimlerinde, bu sosyolojik yasanın geçerliliği, bir kez daha test edilmiş oldu.
Çok kültürlü bir yapı içinde demokrasi geleneğini geliştirememiş Türkiye’de, Türkçülük yerine son yirmi iki yıldır Partili Cumhur Başkanlığı gibi otoriter bir yapı içinde siyasi birlik güçlendirilmeye çalışılıyor. Galiba bu denemenin de sonuna gelindi.
Aynı şey, aynı coğrafyada, Osmanlıcılık temelinde siyasi birliğin güçlendirilemeyeceği görülünce 1976’dan itibaren II. Abdülhamit tarafından denemişti. AKP, elde ettiği krediyi, II. Abdülhamit’in kullandığı zamanın aşağı yukarı yarısı gibi bir zaman dilimi içinde tüketti.
Bu otoriter yapılar, yukarıdan aşağıya baskı, zor kullanarak, biat kültürü işleterek istikrarı tesis etmeye çalıştılar. Karmaşayı, merkeziyetçi yapıyı güçlendirerek, yetkileri tek elde toplayarak kontrol altında tutmaya çalıştılar. Fakat Çevre den Merkeze sağlıklı geri besleme olmadığı için, yetki oranında sorumluluk dağıtılmadığı için, sistem kendini yenileyemedi. Sistemde karmaşa (entropi) daha fazla arttı, sistem işleyemez hale geldi.
Bu yapıda bütün ipler (yetkiler) liderin elinde olmalıdır. Çevrede işler, vekâleten görülmelidir. Bu işleyiş inanç sistemi ile daha da katı hale gelir. Lider enerjisini, kendisine rakip çıkaracak koşulların önünü kesmek için kullanmaya başlar. Sistemi güvenli halde tutmanın tek yolu olarak bunu görür.
Fakat bu durumda, sadece, gölgenizde yetişenlerle, koruyup kolladıklarınızla iş çevirmek zorunda kalırsınız. Biat edenin yalnız başına kalınca elleri, ayaklarına dolanır. İnisiyatif kullanamaz, gereğini nasıl yerine getireceğini bilemez. Her olayda, koruyucusunun ağzına bakandan iyi ekip çalışanı çıkmaz.
Dolayısı ile başta güçlü gibi görünen bu yapı eskimeye başlar. O anı daim yapı, birden bire elinizin altında işe yaramaz, hantal, kullanışsız hale geliverir. Onunla ne yapacağınızı bilemez hale gelirsiniz.
Partili Cumhurbaşkanı, bugünlerde AKP ile ilgili böyle duygular besliyor olabilir?
Öte yandan medyada düşünce beyan eden kanaat önderleri, Youtuberler da, CHP’nin başına geçen Özgür Özel’in beş aylık performansından pek de tatmin olmuş görünmüyorlardı. O doğal, babalanmadan konuşan tutumunda bir zayıflık vardı. Anlı şanlı, esip gürleyen, konuştuğu zaman ağzına baktıran partili cumhurbaşkanı karşısında hafif kalıyordu sanki. Aslında otoriter anlayış içinde zayıflık olarak görünen bu hal, Özgür Özel’in güçlü olan yanıydı.
Özgür Özel’in yaptığı en güzel iş, belki de CHP’yi bir siyasi örgüt olarak kendine gelmeye, kendine güvenmeye davet etmesiydi. Örgütüne öz güven aşıladı. Ona sahip çıktı. Ekip arkadaşlarına, örgütüne düşüncelerini dayatmak yerine, onları dinlemeyi, onlara güvenmeyi seçti. Onlardan birbirleri ile dayanışma içinde çalışmalarını istedi. Her büyük şehir belediye başkanı adayından, bölgesindeki her ilçeye göz kulak olmasını, bölgesinde liderlik etmesini istedi.
31 Mart Yerel Seçimlerinde CHP’de kampanyayı yürütenler, partinin büyük şehir belediye başkan adayları, özellikle de Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş oldular.
Erdoğan ise Yerel Seçimi bir devlet görevi yerine getirir gibi, bakanlar ile birlikte götürdü. Özne kendisiydi, belediye başkan adayları seçim kampanyasını sanki vekâleten yürüttüler. Erdoğan İstanbul’a, Ankara’ya atama yaparken, sözünden çıkmayacak, ileride kendisine de rakip çıkmayacak aday aradı.
Balıkesir Merkez Karesi Belediye’sinde yerel yöneticilerin seçiminde belirleyici güç Çarşı esnafıdır. Bunu yerli halktan herkes bilir. AKP’nin eski Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı, 31 Mart seçimlerinde yeniden aday Yücel Yılmaz, çarşı esnafına, bana oy vermez iseniz bunun hesabını sonra sizden sorarım, anlamına gelecek tehditler savurdu. Bir kente beş yıl başkanlık yapacaksın, o kentte esnafının ruh hali hakkında en küçük bir bilgin olmayacak. Pes doğrusu. Böyle bir densizliği, ancak halka tepeden bakan, halkla gönül bağını yitirmiş, bağışlanmış bir güç ile zehirlenmiş, dengesini yitirmiş, her türlü fütursuzca davranış beklenecek biri yapabilir. Balıkesir’de Büyük Şehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın Yücel Yılmaz’a 10 puan fark atmasında bence bunun da payı var.
Ekrem İmamoğlu İstanbul’da Mansur Yavaş Ankara’da yerel siyasi mücadele içinde çekirdekten yetiştiler, piştiler. Bölgelerinde derde derman olmaya çalışarak halkın güvenini kazandılar, giderek birer bölgesel lider haline geldiler. Diğer illere de ilham oldular, model oldular. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde İstanbul’a, Ankara’ya yeniden belediye başkanı olma hakkını böyle, bileklerinin hakkı ile elde ettiler. Onlara kimse adaylık bağışlamadı.
CHP 31 Mart’ta seçim kampanyasını kolektif liderlik içinde yürüttü, yönetti. AKP ise yerel seçimi devletin bakanları ile yönetti.
Sonuçta otoriter yapı kendini tüketirken kazanan demokrasi oldu.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2024
3.12.2024
26.09.2024
2.09.2024
5.08.2024
7.07.2024
4.05.2024
1.04.2024
26.03.2024
9.03.2024